"هؤلاء النسوة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bu kadınlar
        
    • bu kadınları
        
    • Bu kadınlardan
        
    • o kadınlar
        
    • O kadınlara
        
    • O kadınların
        
    • bu kadınlara
        
    • kadını
        
    • şu kadınları
        
    • bu kadınlarla
        
    • kadınlardan birine
        
    • bu kadınların
        
    Bu kadınlar seninle aynı şekilde davranılmayı hak etmiyorlar mı? Open Subtitles هؤلاء النسوة يستحقون بان يعاملوا بنفس الطريقة التي عملتي بها؟
    Bu kadınlar ilk yardımı ve kendi anayasal haklarını öğreniyorlar. TED هؤلاء النسوة هنا يتدربن على الاسعافات الاولية ويتعلمن عن حقوقهم الدستورية.
    Altı ay sonra bu kadınları, kredi veren ve kendi toplulukları içinde yerel girişimciler haline gelebilecekleri piyasalarla tanıştırdık. TED بعد ستة أشهر مكنا هؤلاء النسوة من الإقتراض والنزول إلى الأسواق حيث يصبحن رائدات أعمال محليين في مجتمعاتهن
    Bu kadınlardan birisinin cinayeti işlemiş olma ihtimali çok yüksek. Open Subtitles لذا فإنّها فرصة جيّدة حقاً أنّ أحد هؤلاء النسوة قتلته.
    Bence ikiniz bu işi yazının ötesine götürseydiniz o kadınlar hala hayatta olabilirlerdi. Open Subtitles اعني انا افكر انه لو صرحتما بحبكما ربما هؤلاء النسوة كن سيبقين على قيد الحياة
    Evet, ama Bu kadınlar ateşteler, ve yardımımıza ihtiyaçları var. Open Subtitles لكن هؤلاء النسوة يشعرن بالحر ويريدون ان نساعدهم
    The Sunday Comet soruyor, Bu kadınlar şimdi nerede? Open Subtitles 'صحيفة كوميت الأحد تسأل: 'اين هؤلاء النسوة الآن ؟
    Şaşmam. Bu kadınlar gizlenmeyi bilir. Open Subtitles حسنا هذا ليس مفاجئا هؤلاء النسوة يعرفن كيف يكن متحفظات
    Bu kadınlar... akrabalarının kaybolmasında parmağı olanlarla... köylerindeki sokaklarda karşılaşıyorlar. Open Subtitles هؤلاء النسوة يصادفون أولئك الذين كانوا السبب في اختفاء أقربائهن يصادفونهم في شوارع قراهم
    Bu kadınlar... bize, birinin yaşamsal olduğunu... ispatlayan çeşitli gerçekler sunmakta. Open Subtitles هؤلاء النسوة قمن بتزويدنا بحقائق مختلفة واحدة من تلك الحقائق قد ثبتت صحتها
    Bu kadınlar sadece kardeş değiller kardeş-eşler. Open Subtitles هؤلاء النسوة ليسوا فقط أخوات إنهم زوجات أخوات
    Sorunuzun cevabı evet dedektif, katil bu kadınları parçalayamıyor. Open Subtitles الجواب على سؤالك ايها المحقق,هو نعم هذا القاتل غير قادر على تقطيع هؤلاء النسوة
    bu kadınları alıp götürüyormuşuz gibi değil. Open Subtitles لاينبغي الشعور ان هؤلاء النسوة اخذن بعيدا
    Yasal durumlarını anlamak için bu kadınları bir yere kapatmam gerek. Open Subtitles عليّ نقل كلّ هؤلاء النسوة إلى منشأة إحتجاز حتى نعرف وضعهن القانوني.
    Bu kadınlardan birisinin cinayeti işlemiş olma ihtimali çok yüksek. Open Subtitles لذا فإنّها فرصة جيّدة حقاً أنّ أحد هؤلاء النسوة قتلته.
    Bu kadınlardan birinin yüzüne baktım ve yüzünde, doğal merhametin gerçekten hissedildiği anlarda ortaya çıkan gücü gördüm. TED لقد نظرت الى اوجه هؤلاء النسوة ورأيت في وجوههن القوة التي نتجت عن وجود التعاطف الحقيقي حولهم
    Eğer adamlar yaşıyorsa, o kadınlar cellat olmaktan kaçınacaklar. Open Subtitles إذا كان هؤلاء الرجال علي قيد الحياة، فلن تواجه هؤلاء النسوة عقوبه الإعدام
    O kadınlara zarar vermek için bir sebebim yoktu. Open Subtitles ليس لديّ أسباب لأذيت هؤلاء النسوة.
    O kadınların evine nasıl baktıklarını gördün mü? Open Subtitles هل رأيتي كيف ينظرن هؤلاء النسوة الى منزلك؟
    Senin aksine, bu kadınlara sanatsever pozu vermek işime gelmiyor. Open Subtitles على خلافك، أنا لدي متعة فى لعب دور الهاوية مع هؤلاء النسوة.
    Sonunda bu kadar çok gözkamaştırıcı kadını nasıl tavladığını buldum. Open Subtitles لقد اكتشتف الان كيف تستطيع ان تأتي بكل هؤلاء النسوة الجميلات
    Ekselansları, şu kadınları kilisenin bodrumunda bulduk. Open Subtitles سيادتك وجدنا هؤلاء النسوة مختبئين بالسرداب
    Koç bu kadınlarla gri minibüsünde yaklaşırken durup seyrettim ve adeta rahat bir odaklanma içinde dışarı çıktılar. TED وقفت و شاهدت المدرب قاد هؤلاء النسوة في هذه الشاحنة رمادية اللون، و خرجوا بهذا النوع من التركيز الذي يخلو من التوتر.
    Son beş yılda bu kadınların her biri California yakasında . Open Subtitles خلال أخر 5 سنوات كل من هؤلاء النسوة إختفت من حديقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more