| Katherine Hale'in cep telefonu kasabanın orta yerinde yeniden açılmış. | Open Subtitles | هاتف كاثرين هايل الخليوي عاد للعمل وموقعه في منتصف البلدة |
| Dr. Hale'in tüm bilgileri, tüm video kayıtları, hepsi gitmiş. | Open Subtitles | جميع بيانات دكتور هايل جميع مراقبات الفيديو خاصتها جميعها فقدت |
| Tamam, Katherine Hale son olarak burada; | Open Subtitles | حسنا, اذن كاثرين هايل تمت رؤيتها هنا لأخر مرة |
| Garcia'yı arayıp Katherine Hale'in kredi kartı öldükten sonra kullanılmış mı diye soracağım. | Open Subtitles | سأتصل بغارسيا و ارى ان كان ايا مما تمتلكه كاثرين هايل استخدم بعد وفاتها |
| Pekala, devam edin. İyi yolculuklar. - Heil Hitler! | Open Subtitles | ـ تم التحقق, يمكنك ان تكمل, رحله طيبه ـ هايل هتلر |
| Cate Hale sara hastasıydı, ve onu kaçıran her kimse ilaç alması gerektiğini bilmiyordu. | Open Subtitles | كايت هايل مصابة بالصرع و أيا كان من اختطفها لم يعرف انه يجب أن يأخذ الدواء |
| Son 2 yılda, Hale cinayetine benzer suçları aramanı istiyoruz | Open Subtitles | نريدك ان تتحققي من الجرائم المشابهة لمقتل آل هايل في اخر عامين |
| Garcia Cate Hale'i sardıkları battaniyedeki saçla eşleşme yakaladı. | Open Subtitles | غارسيا حصلت على تطابق من نسيج شعرة في البطانية التي قام الجناة بلف كايت هايل فيها |
| Cate Hale elbise ve alüminyum folyo dolu bir dolapta kapalı kaldığını söylemişti. | Open Subtitles | كايت هايل تتذكر انها حبست في خزانة محاطة بالملابس و القصدير |
| Hale ya da Dyson evlerinde oyalanacak birini bulacaktır. | Open Subtitles | يُمكن أن يستعملك هايل أو دايسون كحيوان أليف في المنزل |
| Hale gitti, tatlım. Hayatı için yalvarırken deri pantolonuna işedi, seni terketti, ne korkak ama. | Open Subtitles | لقد غادر هايل ، بلل سرواله الجلدي عندما كان يتوسّل لإنقاذ حياته ، تركك كالجبان |
| Hale, bana, güvenlik kamerası görüntülerini haftalık yedeklediğini söylemişti. | Open Subtitles | هايل قالت لى أنها تقوم بعمل نسخ احتياطيه أسبوعيه من مراقبه الفيديو خاصتها |
| Dr. Hale'i bulduğumuzda, kameraları Stella'ya yönlendirdiğimi fark ettim. | Open Subtitles | عندما وجدنا الطبيبه,هايل لاحظت أننى قدت الكاميرات مباشره الى ستيلا |
| Peki, temel ihtiyaçlarla ilgili onu eğitmeye devam edebilirsin. ve güvende tut. Hale ve ben Bo'yu bulacağız.. | Open Subtitles | يمكنك تثقيفها عن ضروريات الحياة و حفظها بأمان ، أنا و هايل سنعثر على بو |
| Hale şimdi gidiyor. Ama Kenzi, konuşmamızı bitirmedik. | Open Subtitles | يجب أن يغادر هايل الآن لكن كينزي لم ننهي حديثنا |
| Tamsin birşeyler hatırlıyor olabilir. Doğru mu? ve üstelik, Hale seninle birşeyler hakkında konuşmak istiyor. | Open Subtitles | قد تتذكر تامزين شيئا و بالإضافة هايل يريد أن يخبرك بشيء |
| En kötü yanı ise sanırım sadece Hale'i öpmek istemiştim. | Open Subtitles | وأسوأ ما في الأمر أني أريد تقبيل هايل فقط |
| Hale! Bir şeyler dönüyor, tehlikedeyiz, Una Mens yapmış olabilir. | Open Subtitles | هناك طارئ هايل نحن في خطر من الممكن أنهم رجال الأونا |
| İptal edin. Heil Hitler. | Open Subtitles | ـ أنت موقوف ـ هايل هتلر |
| Konu kapanmıştır. Heil Hitler! | Open Subtitles | ـ أنت موقوف ـ هايل هتلر |
| Yaşasın Hitler! | Open Subtitles | هايل هتلر |