| - Kullanıp kullanmadığını soruyorum. - Aman Tanrım! İşte orada. | Open Subtitles | أنا أسئلك إذا ما منت تتعاطى يالهى , ها هى |
| - İzliyorum. Bir zeytin alıyorum, şu bardağın içine atıyorum, ama işte burada. | Open Subtitles | أخذ زيتونة وألقى بها فى تلك الكأس ولكن ها هى |
| Tek kişilik iki odayı tutalım. Pekala efendim. İşte anahtarlar. | Open Subtitles | حسنا, سنأخذ الغرفتين المفردتين حسنا يا سيدى, ها هى |
| Ah, işte o... kayıp halka gerekçeyi anlatmama yardım edecek tanık. | Open Subtitles | وأسمحوا لى بالقول جرب كل الوسائل ها هى ... الحلقة المفقودة |
| -Evet, o günkü bütün randevular burada işte. | Open Subtitles | هل أنت متاكد ؟ ها هى كل مواعيد ذلك اليوم |
| Ah, işte o... kayıp halka gerekçeyi anlatmama yardım edecek tanık. | Open Subtitles | وأسمحوا لى بالقول جرب كل الوسائل ها هى ... الحلقة المفقودة |
| Acilen akort edilmesi gerekiyor. Dinle, işte sana biraz onun müziği. | Open Subtitles | انه يحتاج للضبط والتنظيف انظر, ها هى بعض من موسيقاها |
| İşte size uzanıp uyuyabileceğiniz boş bir tane. | Open Subtitles | ها هى كابينة فارغة حيث يمكنك ان تتمدد و تنام |
| İşte. İşte belediye başkanından aldığım takdirname. | Open Subtitles | هنا, ها هى الشهادة التى اعطاها العمدة لى |
| İşte bandajlar, burada, ve aletler, kullanmak gerekebilir. | Open Subtitles | ها هى الضمادات و الأدوات ، اذا كان عليك اٍستعمالها |
| İşte aldığım ödül, 10 ryo. Hâlâ yalan söylediğimi mi düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | ها هى المكافأة أمازلت تعتقد بأنها كذبة ؟ |
| İşte evlat. Hepsi iş görür. | Open Subtitles | ها هى يا بنى , انها جاهزة شكراْ جزيلاْ لك |
| Ve işte hayatımı kurtaran tatlı sevgilim. | Open Subtitles | حسنا , ها هى الحبوبه الصغيره التى انقذت حياتى |
| - Harika! İşte böyle. Bin dolar değerinde pullar. | Open Subtitles | ها هى أمامك ، شعر بقيمة ألف دولار ماذا أفعل به ؟ |
| Ayaklandırmak gerekiyordu ve işte şimdi bu! | Open Subtitles | لقد كنت بحاجة إلى وقوفها على قدميها و الآن ، ها هى |
| - İşte para. - Bugün baya jeton satmışsın. | Open Subtitles | ها هى الأموال لقد بعت اليوم الكثير من العملات |
| İşte fikir. Sen sunumunu yapana kadar ben çocuklara bakacağım. | Open Subtitles | ها هى فكرة ، انا سارعى الاطفال الان اثناء وجودك بمقابلة العمل |
| İşte senin problemin burada. Sen tamircilerle konuşuyorsun. | Open Subtitles | ها هى مشكلتكِ, بالضبط أنكِ تتحدثين مع الميكانيكى |
| İşte oldu. Bana dayanmazmış gibi geliyor. | Open Subtitles | حَسناً، ها هى لكنى مازلت أعتقد أنها لن تتحمل |
| İşte geliyor bebek. Maymunu hisset. Maymunu oyna. | Open Subtitles | ها هى قادمة ياصغيرتى اشعرى بالقرد قلدى القرد |
| Affedersin anne, biraz uzun sürdü. Al, gözlüğün. | Open Subtitles | آسفة أننى قد تأخرت كثيراً يا أمى ها هى نظارتك |