Biraz önce birisinin Bu etkinliğe faith hill saldırısı yapacağını duyduk. | Open Subtitles | لقد تحصلنا لتونا على كلمة من شخص يحاول تخريب هدا الحدث |
Ve Bu haftaki şu sıfır müsamahayla her şeyimi aldı. | Open Subtitles | و نظراً لسياسة عدم التسامح هدا الأسبوع أخد كل أغراظي |
Hey, Bu kartta yazıyor zaten. BURGERLER, MAYMUN KIÇ KILI İÇEREBİLİR. | Open Subtitles | هاي, هدا كله مكتوب البرغر يمكنها الإحتواء على شعر مؤخرة القرود |
Bugünden sonra Bunu biliyorsundur artık. | Open Subtitles | اعتقد انك تعلمت عنهما الكتير بعد ما جرى هدا اليوم |
Bunu yaptığıma inanamıyorum. Bunu yaptığıma inanamıyorum! | Open Subtitles | لا اصدق انني فعلت هدا لا اصدق انني فعلت هدا |
Bu tarz şeyler kendiniz dışında başkalarına bir şey ifade etmez. | Open Subtitles | هدا النوع من الأشياء صوته أجوف من أي شخص و لكنك |
Denizaltısı Bu civarlardaydı değil mi? | Open Subtitles | غواصته كانت موجودة حول هدا المكان، أليس كذلك؟ |
Bir bakıma buna seviniyorum, çünkü Bu hayal onu kaderimizden uzak tutuyor. | Open Subtitles | نوعا ما، أنا مسرور أن هدا الوهم يبعدها عن حقيقة مأزقنا. |
Bu senin sorunun değil, ama daha önce dediğim gibi, Bu bir iş. | Open Subtitles | لا أي من هدا من شأنك. ولكن اخبرتك من قبل, هذا عمل |
- Bu benim bahisçim. | Open Subtitles | هدا سمسار المراهنات الذي أتعامل معه إيفن |
Evet, o gün ileri gitmiştim... sonra ilk gerçek çıkmamızda yapmıştım, yani hatırlamak istediğim şekliyle Bu. | Open Subtitles | نعم ، لكني أخدت علاوة على دلك اليوم بعكس الموعد الأول، لدلك هدا ما أحب أن أتدكر |
Bu bir ergen. Ve onlara olanda Bu. | Open Subtitles | هدا الدب قريب من البلوغ وهدا ما يحدث لها |
Bu ayı onu öldürmeden önce, uzun süre burada yapmak istediğini başarmıştı. | Open Subtitles | كان متقدما على زمانه الى ان حانت اللحظة التي وصلت اليه أقدار هدا الزمان |
Ben ve Bu güzel tilki Timmy, tüm kamuoyuna sesleniyoruz: | Open Subtitles | باسمي وباسم هدا الثعلب الجميل أدعو الناس |
Ve bende Bu yavru tilkinin yasını tutuyorum. | Open Subtitles | سأكون في حداد على وفاة هدا الثعلب الصغير الرائع |
Biliyorum alttarafı hava durumu ve onun gibi şeyler, ve Bu... | Open Subtitles | اعرف انه هدا الطقس 'الملعون' او شيء من هدا القبيل |
Seni tanıyorum düşünüyorum, ben biliyorum Bu yüzden derinlerde istiyorsun doğru olanı yapmak ve onları hastaneye onu atalım. | Open Subtitles | أنا أعتقد أنك تعرف هدا لهذا السبب أعلم أنك بالداخل تريد أن تفعل الشيء الصحيح . و سوف تدعهم يأخذوه إلى المشفى |
Hayatında hiç böyle bir şey olmayacak yani Bunu şimdiden öğrenmelisin, tamam mı? | Open Subtitles | هدا ما سيحصل في حياتك,عليك أنتتعلمي الان. 79 00: 06: |
Millet lütfen! Eğer Bunu atlatacaksak derin bir nefes alıp odaklanmamız lazım. | Open Subtitles | أرجوكم جميعا, إدا كنا سنتجاوز هدا علينا أن نأخد نفسا عميقا و نُركز |
- Hareket edemiyorum. - Bunu görmeliydim. O kadar netti ki. | Open Subtitles | كان علي أن أتوقع هدا, اللعنة , كان ذلك واضحا ماذا كنت أفعل بحق الجحيم ؟ |
Ama artık Bunu yapmıyor gibi görünüyorsun ve sorun değil. | Open Subtitles | لكن على ما يبدو انكم لا تقومين به و هدا شئ جيد |