"هديتكِ" - Translation from Arabic to Turkish

• hediyeni
• hediyen

Sana ne vereceğini öğrenip kendi hediyeni ona göre ayarlaman gerekir.
أنتي يجب أن تكتشفي مالذي سيعطيكِ وأنتي يجب أن تطابقي هديتكِ وفقا لذلك

Sen hediyeni aç, ben bu omuzlarda çalışayım. Tamam, nefes al, rahatla, tavuğunu ye.
افتحي هديتكِ بينما أدلك كتفيكِ حسنًا، تنفسي فحسب، استرخي، تناولي دجاجكِ

Çok güzeller, ama sana hediyeni vermek için sabırsızlanıyorum.
هذه الهدية رائعة، لكن لا أستطيع الإنتظار حتى أعطيك هديتكِ.

Aslında hediyen bu değil, sana başka bir şey aldım.
هذه ليست هديتكِ الحقيقية أحضرت لكِ شيء آخر

Gerçek hediyen
هديتكِ الحقيقية

Hatırlıyor musun,Cody Goldfine noel hediyeni mahvettiğini düşünüp evini onu cezalandırmak için evini tuvalet kağıdıyla sarmıştık.
أنا أعرف هذه النظرة. أتذكرين عندما اعتقدتِ أن كودي قولدفاين خرّب هديتكِ لسانتا السري،

Ben de hediyeni parça parça vermek istedim. Define avı gibi.
وأردت أن تكون هديتكِ على أجزاء

hediyeni bulmamda bana yardımcı oldu.
-كيف حالك ؟ لقد كان يساعدني لإيجاد هديتكِ

Senin Paris'ten aldığın hediyeni giyiyorum..
"إني أرتدي هديتكِ من "باريس

Asıl hediyeni o zaman alacaksın.
-ستحصلين على هديتكِ الحقيقيّة آنذاك .

hediyeni aç.
إفتحي هديتكِ.

Evet, pekala, hediyen Derek'le görüşmek istiyor. Ne?
, نعم , حسناً (هديتكِ تريد مقابلة (ديريك

Gerçek hediyen bu.
هذه هديتكِ الحقيقية

hediyen burada.
لقد اعطيتك هديتكِ هنا