bu programı baslattığımda kurumlar hakkında çok fazla şey bilmiyordum. | TED | الآن لم أعرف الكثير حول الحكومة حين بدأت هذا البرنامج. |
Alex, bu program için profesyonel... uzmanlığının çok ötesinde bir değer taşıyordu. | Open Subtitles | كان أليكس جزءا هاما في هذا البرنامج أكبر بكثير من خبرته المهنية |
Bu şov hayata devam etmemi sağlayan tek şeydi. | Open Subtitles | بسبب التقديرات السيئة أعتقد بأن هذا البرنامج كان الشيء الوحيد الذي كان يساعدني في حياتي |
Artık nedenini biliyorsunuz ve kanımca bu programın amacı da bu. | TED | الآن تعرف لماذا، وبالنسبة لي، هذه هي الغاية من هذا البرنامج. |
Pekâlâ, bu da işe yaramıyor. Bu şovu orijinal fikirler bularak düzeltin. | Open Subtitles | حسنا، مايزال هذا غير مجد، إصلاح هذا البرنامج سيتطلب بعض التفكير الحقيقى.. |
bu şovun başarısı benim için çok önemli biliyorsun, değil mi | Open Subtitles | انتي تعلمين ان نجاح هذا البرنامج مهم جدا لي اليس كذلك |
Tüm mücadelelerine rağmen, kaç tanesinin bu programdan faydalandığını görmek gerçekten çok dokunaklı. | TED | من المؤثر حقًا أن نرى كم منهن، على الرغم من نضالاتهن، قد استفادت من هذا البرنامج. |
Bizim ev Bu programda olsaydı ne yapardık merak ediyorum. | Open Subtitles | أتسائل ماذا كنا سنفعل لو عُرض منزلنا في هذا البرنامج |
bu yazılım interaktif kullanıma izin veriyor. Yani bu uçuş yolu ve izlediğimiz film aslında canlı olarak uçuldu. | TED | هذا البرنامج يدعم الاستخدام التفاعلي. فهذا المسار الفعلي للرحلة والفيلم الذي نراه هنا تم بالفعل تصويره حيا. |
Arkadaşın olarak sana asla bunu yapmam. Evet, seni bu programa ben soktum. | Open Subtitles | لم أكن لأفعل شيء كهذا لكوني صديق تبًا، لقد أدخلتِك في هذا البرنامج |
Bu dizi, spor hocası denizkızı olan ve büyülü kunduralar giyen bir çocuk hakkında. | Open Subtitles | هذا البرنامج حول طفل يرتدي احذية سحرية مدرسه الرياضي حورية البحر. |
bu programı One Day at a Time'ım bazı Bölümlerini yayınlamak için bölüyoruz. | Open Subtitles | والآن نقطع هذا البرنامج لنعرض لكم حلقات من مسلسل ون داي ات اتايم |
bu programı biraz değiştirirseniz, belki bütün bu bilgi işlem kaybolacaktır. | Open Subtitles | إن غيَّرتَ بِت من هذا البرنامج فربما يختفي هذا العالم برمته |
Ellerindeki bu program, saklamaları gereken sahte veriler olduğunu akla getiriyor. | Open Subtitles | أنّ لديهم هذا البرنامج يُوحي بقوّة أنّ لديهم بيانات زائفة لإخفائها. |
Enerji giderlerindeki artışı düşünürsek, bizce bu program kendimizi korumamızı sağlayabilir. | Open Subtitles | نظراً لارتفاع تكاليف الطاقة، نعتقد أنّ هذا البرنامج سيجنّبنا التعرّض لذلك. |
Bu şov sadece ilkler ve sonlar ve zımbırtılar hakkında diyelim. | Open Subtitles | لنقل بأن هذا البرنامج عن البدايات و النهايات و ما ليس كذلك |
Thaler ve benim bu programın bir parçası olmaktan ve fark yaratmaktan ne kadar mutlu olduğumuzu söylememe gerek yok. | TED | ولا حاجة لكي أقول أن تايلر وأنا كنا محظوظين لكوننا جزءا من هذا البرنامج وقد أحدثنا فرقا. |
Bu bütçeyle Bu şovu satamayız. 7 gün, 24 saat akış olmalı. | Open Subtitles | لا نَستطيعُ عرض هذا البرنامج بالميزانية التىأعطوها. |
bu şovun gözetleme tarzı bir şov olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لم أعرف بأن هذا البرنامج لديه هذا النوع من المراقبة |
Ama aranızdan bazıları, bu programdan sonra ömür boyu arkadaş olacağınıza söz veriyorum. | Open Subtitles | ولكن بعضا منكم , بعد هذا البرنامج. اعدكم سوف يصبحوا اصدقاء العمر. |
Bu programda insanlar programın sonunda oylanan politik fikirlerini sunuyorlar. | TED | و في هذا البرنامج يقدم الناس مناهج السياسة التي يتم التصويت عليها بعد ذلك. |
Seni o programa çıkarmak benim hatam diye düşünüyorum. | Open Subtitles | أشعر بأنه خطئي بأن تدخلي في هذا البرنامج |
Bu uygulama bu konuda yardımcı olmak konusunda çok iyi değil mi? | Open Subtitles | أفضل مايفعله هذا البرنامج المساعدة في ذلك، صحيح؟ |
Programımıza özel bir haber için ara veriyoruz. Sydney Finkelstein'in düşmanlığı kaçtı. | Open Subtitles | نحن نقطع هذا البرنامج لنقرأ عليكم هذه البيان |
Birkaç yıl önce, bu yazılımı oluşturan insanlarla çalışmaya başladım ve çılgın bir fikrin peşinden gitmeye karar verdik. | TED | وهكذا ومنذ بضعة سنين بدأت بالعمل مع الذين وضعوا هذا البرنامج وقررنا أن نتابع فكرة مجنونة |