-Bak biliyor musunuz Bu iyi değil. -Tamam. -Sizin olsun sizin tarafınız. | Open Subtitles | هل تعلم، هذا ليس جيدا حسناً جميعكم لديكم جانبكم |
Sorun ne biliyor musun? Bu iyi değil. Tamam! | Open Subtitles | هل تعلم، هذا ليس جيدا حسناً جميعكم لديكم جانبكم |
- Fırlatma sistemleri cevap vermiyor. - Bu iyi değil. | Open Subtitles | نظام الأطلاق لا يعمل هذا ليس جيدا |
Tatlım, Bu hiç iyi değil. Hem de hiç. | Open Subtitles | اوه عزيزي هذا ليس جيدا ,ليس جيدا على الاطلاق |
Sen Relaxi-Cab dedin. Bu hiç iyi değil. | Open Subtitles | أتيت بسيارة الأجرة المريحة هذا ليس جيدا ً |
Aslında, çok fazla düşünmüyorum. Bu benim için iyi değil. | Open Subtitles | فى الحقيقه,أنا لا أفكر كثيرا . هذا ليس جيدا لى |
Ah, Bu iyiye işaret değil. | Open Subtitles | هذا ليس جيدا |
Bu iyi değil, hackerlar, iyi değil. | Open Subtitles | هذا ليس جيدا, ايها القراصنة, ليس جيدا |
Bu iyi değil. Hiç iyi değil. | Open Subtitles | هذا ليس جيدا ذلك ليس جيدا على الإطلاق |
Oh, bundan nefret ediyorum. Bu iyi değil. | Open Subtitles | اكرة هذا هذا ليس جيدا |
Bu iyi değil. Bu iyi değil. | Open Subtitles | هذا ليس جيدا ليس جيدا |
Bu iyi değil. | Open Subtitles | آه، هذا ليس جيدا. |
Yani, Bu iyi değil. | Open Subtitles | اذن هذا ليس جيدا |
- Bu hiç iyi değil. - Bak bu beni üzdü, Jim. | Open Subtitles | ـ هذا ليس جيدا ـ حسن ، هذا يؤلمني يا جيم |
- Bu hiç iyi değil. - Bak bu beni üzdü, Jim. | Open Subtitles | ـ هذا ليس جيدا ـ حسن ، هذا يؤلمني يا جيم |
Bu hiç iyi değil, Mike. Hemde hiç. | Open Subtitles | "هذا ليس جيدا يا "مايك ليس جيدا على الإطلاق |
Kimin yazdığı umrumda değil. Lanet yazı gazetelerde! Bu hiç iyi değil, Ben. | Open Subtitles | لا اكترث لمن كتب هذا الكلام اللعين هذا ليس جيدا لنا "بين" |
Tabii bu hâlâ yeterince iyi değil, ve dünyanın hâlâ bir sürü sorunu var. | TED | حاليا، ما يزال هذا ليس جيدا بما يكفي، وما يزال العالم مليئا بالمشاكل. |
Bu iyiye işaret değil. | Open Subtitles | هذا ليس جيدا. |
- Hoş olmamış. - Hem de hiç. | Open Subtitles | هذا ليس جيدا - ليس جيدا على الاطلاق - |
Bu iyi olmadı. Kendine sandığımızdan daha çok güveniyor. | Open Subtitles | هذا ليس جيدا ، هو لديه الكثير من الثقة اكثر مما ظننا |
Bu doğru değil. Tekrarlayım olur mu? | Open Subtitles | هذا ليس جيدا دعنا نقرأها ثانية |
Bu çok da iyi bir şey değil, çünkü enerjiyi içeriye gönderen lazer enerjisi elde edilen enerjiden daha fazlaydı, ama yine de iyiydi. | TED | الآن، هذا ليس جيدا بما يكفي، لأن ذلك الليزر الذي تضع تلك الطاقة داخله كان أكثر طاقة من ذلك، لكنه كان جيدا. |