"هذه الأنحاء" - Translation from Arabic to Turkish

    • Buralarda
        
    • Buralardan
        
    Bir altı-patlar Buralarda 25 dolardan fazla etmez. Open Subtitles مسدس بستة طلقات لا يساوي أكثر من 25 دولارا في هذه الأنحاء
    Suçlulardan ve hırsızlardan başka kimse yok mu Buralarda? Open Subtitles ألا يوجد أحد فى هذه الأنحاء سوى المساجين, والأشقياء ؟
    Aslında Buralarda yiyecek bulmak oldukça zor. Open Subtitles واقعاً، من الصعب الحصول على طعام هذه الأنحاء
    Bir tür köpekbalığı olduğunu biliyorum, ...fakat, Buralardan değil. Open Subtitles أعلم أنها نوع من سمك السلور، لكنها ليست من هذه الأنحاء
    - Ayrıca, baskın yaptığımız esrar türü Buralardan değildi. Open Subtitles بالإضافة، فإنّ الحشيش الّذي صادرناه لم يكن من هذه الأنحاء
    Kızın annesi hala Buralarda oturup oturmadığını öğrenmeliyiz. Open Subtitles لابد أن نرى إن كانت والدة البنت لا تزال تعيش في هذه الأنحاء.
    Buralarda kılıç taşıyan genç bir çocuk gördünüz mü? Open Subtitles هل رأيت ولدا صغيرا يحمل سيفا في هذه الأنحاء ؟
    Buralarda sana iş veren tek kişi benim ama sen işin içine ettin. Open Subtitles أنا الوحيد الذي لا يزال يسمعك في أي مكان من هذه الأنحاء وأنت تتلفظ بهذه التفاهات
    Onu Buralarda bulamazsınız efendim! Open Subtitles أوه ، فإنك لن تجد واحد في هذه الأنحاء ، يا سيدي
    Siz de benim Buralarda kanun olduğumu unutuyorsunuz. Open Subtitles يبدو أنك نسيت أنا من يمثل القانون في هذه الأنحاء
    Buralarda olaylar biraz delice. Open Subtitles إنّه يوم سيء نوعاً ما فالأشياء جنونيّة في هذه الأنحاء
    Dedikoduları duymuştum. Block artık Buralarda pek popüler değil. Uzak durmak isteme sebeplerinden biri de buydu. Open Subtitles لقد سمعت الهمسات, لم يعد مشهوراً في هذه الأنحاء مزيداً ربما هُناك سبب لمنح هذا
    Buralarda küçük bir kız çiftliğini arıyoruz. Open Subtitles نحن نبحث عن مزرعة أرانب صغيرة في هذه الأنحاء
    Bir ara yağ çekmeyi de denemelisin. Buralarda çok iş görür. Open Subtitles من المفترض أن تجرب الإطراء في بعض الوقت إنه يقوم بدور جيد في هذه الأنحاء
    Caleb Brewster, Buralarda kadınların yarısından daha cesur ve yetenekli olduğunu bildiğim başka bir adam düşünemiyorum. Open Subtitles كالب بروستر ، لا أستطيع أن أفكر في رجلاً في هذه الأنحاء شجاعاً و مقداماً أكثر من نصف النساء اللائي أعرفهنّ
    Buralarda peyote tüttürenleri pek sevmeyiz. Open Subtitles نحن لا نؤمن بهراء الصبار المدخن في هذه الأنحاء
    Buralarda kızları koruyan bir maskeli olduğunu duymuştum. Open Subtitles ترامت إليّ شائعات عن مقنّعة تحمي الفتيات في هذه الأنحاء.
    50 yıldır Buralardan altın çıkarılmıyor. Open Subtitles لن ينقّب أحد عن الذهب في هذه الأنحاء قبل 50 سنة من الآن.
    Kendisi Buralardan geçmiş olabilir. Open Subtitles من المحتمل أنه قد عبر من هذه الأنحاء
    Bakın "Buralardan" dedim. - Tam bir kovboy gibi konuştum. Open Subtitles أنصت لقولي : "هذه الأنحاء"، أتكلّم وكأنّي راعي بقر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more