Bu dava hakkinda bilmem gereken özel bir sey var mi? | Open Subtitles | هل هنالك شىء مميز على أن عرفه عن هذه القضيه. |
Tamam. İkinize de Bu dava için çalışmanızı emrediyorum. | Open Subtitles | حسنا، أنا سأجعل كلاكما تعملان على هذه القضيه |
Güven bana, FBI bu davayı olabildiğince çabuk kapatmak istiyor. | Open Subtitles | المباحث الفيدراليه إنهم فقط يريدون غلق هذه القضيه ثق بي |
bu davayı daha erken bir duruşmaya almanızın bir yolu yok mu? | Open Subtitles | هل هناك اى امكانيه ان تدرج هذه القضيه لميعاد مبكر؟ |
Belki çocuklar Bu davada size yardımcı olabilirler. | Open Subtitles | ربما هؤلاء الرجال يستطيعون المساهمه في هذه القضيه |
Polis yetkilileri ile biraz önce konuştum ve bana bu olaya en iyi adamlarını tahsis ettiklerini söylediler. | Open Subtitles | لقد قابلت أحد القادات الحكوميه للتو 000 ولقد أكد لى أنهم يضعون أفضل رجالهم فى هذه القضيه |
Bir maymun bile bu davaya bakabilir ve en kötü kaybeder. | Open Subtitles | القرد يستطيع ان يجرب هذه القضيه دون ان يجعلها اسوا مما هى عليه |
Damien yolda ve güvendiği tek kişi sensin. Bu dava onun ifadesine bağIı. | Open Subtitles | و انت الوحيد الذي يثق به هذه القضيه تعتمد علي شهادته |
Zaten mantıklı gelseydi Bu dava şimdiye kadar çoktan çözülmüş olurdu. | Open Subtitles | انا مندهش انكم لم تنهوا هذه القضيه الى الان |
- Bayan Lyons eğer Bu dava trene binmiş gidiyorsa biletini sırf sizin elinizden aldığı içindir. | Open Subtitles | اذا كانت هذه القضيه على قطار سريع خارج المدينه و بسبب انك اشتريتي لها تذكره بالدرجه الاولى |
Neredeyse hayatımın yarısını Bu dava üstünde harcadım. | Open Subtitles | لقد قضيت تقريبا نصف حياتي على هذه القضيه |
Bu dava için kariyerini yaktın. | Open Subtitles | لقد احرقت مستقبلك العملي من اجل هذه القضيه |
Bu bilgi ile harekete geçemeyiz, çünkü Bu dava artık bizim değil. | Open Subtitles | لانستطيع أن نتصرف بهذه المعلومات لأن هذه القضيه لم تعد مهمتنا |
bu davayı almam için bana güveninize teşekkür ederim. | Open Subtitles | سيد هينكن ، شكرا على ثقتك فى ، باعطائى هذه القضيه |
Avukatın bu davayı basına taşıma çabası mahkemenin önüne geçemez, ama onu son derece tehlikeye sokuyor. | Open Subtitles | بل واحذر من محاوله الدفاع لجر هذه القضيه الى الصحافه واى شئ خارج هذه المحاكمه سنضعه فى اعلى المحذورات |
Eğer bu davayı iyi sonuçlandırırsam terfi bile alabilirim. | Open Subtitles | أتعلمين أننى إذا عملت جيدا فى هذه القضيه فربما أنال ترقيه |
Hepsi bu kadar mı, yani bu davayı çözmemde yardımcı olabilecek anlatabileceğin bir şeyler yok mu? | Open Subtitles | الآن إذا كان هناك أى شئ على الإطلاق أى شئ يمكنك إخبارى به لنحل هذه القضيه |
Taşaklarını kapıya sıkıştırıp ezmeme izin ver, ben de bu davayı şu dakika geri çekeyim. | Open Subtitles | هذا هو العدل سأنهي هذه القضيه الان اذا تركتني اغلق هذا الباب على اعضائك |
Sana makul bir şekilde anlatmaya çalıştım, ama sen yapmayacaksın, ve artık Bu davada değilsin. | Open Subtitles | سيدى ، اعتقد انه يعنى طالما ان هذه القضيه مازالت قضيتى |
Bu davada buranın polisi ile bir iş birliği içerisindeyim. | Open Subtitles | انى اعمل مع الشرطه المحليه في هذه القضيه |
Bak Bu davada çok iyi bir iş çıkarıyorsun. | Open Subtitles | حسناً أيها الشريف، أنتم تقومون بجهد عظيم على هذه القضيه |
Polis yetkilileri ile biraz önce konuştum ve bana bu olaya en iyi adamlarını tahsis ettiklerini söylediler. | Open Subtitles | لقد قابلت أحد القادات الحكوميه للتو ولقد أكد لى أنهم يضعون أفضل رجالهم فى هذه القضيه |
Los Angeles'da bu davaya 3.5 yıl boyunca baktım. | Open Subtitles | لقد عملت فى هذه القضيه لمده ثلاث سنوات ونصف فى لوس انجليوس |
Bu vakayı çözmekte uzmanlığınızdan faydalanabilirim. | Open Subtitles | بالتأكيد يمكنني الإستعانه بخبراتك لحل هذه القضيه |