"هذه الكاميرا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bu kamera
        
    • Bu kamerayı
        
    • şu kamerayı
        
    • O kamerayı
        
    • O kamera
        
    • Şu kamera
        
    • Bu kamerayla
        
    • Bu kameranın
        
    • kamerası
        
    • bu kameraya
        
    • o fotoğraf makinesini
        
    • kamera bu
        
    Bu şey bileğimde takılı dururken Bu kamera sayesinde gözüm üzerinizde olacak. Open Subtitles هذه الكاميرا تساعدني في مراقبتكم أيها الأغبياء بينما هذا الشيء يعيق كاحلي
    Bu kamera hareket sensörleriyle donanımlı ve hayvanlar önüne geldiğinde fotoğrafını çekiyor. TED هذه الكاميرا مجهزة بحساس حركة وتصور الحيوانات عندما تمشي أمامها.
    Endişelenmeyin. şirket bize Bu kamerayı gönderdi, Open Subtitles لذا لا تقلقوا . أرسلت الشّركة لنا هذه الكاميرا توا
    Sen şu kamerayı çekmediğin için çocuğun ölecek olması seni rahatsız etmiyor mu? Open Subtitles هل يزعجك أن هذا الصبيّ سيموت لأنك لا تريدين أن تطفئي هذه الكاميرا
    Ne diyorsun, Trip? Çek O kamerayı suratımdan! Open Subtitles تريب ماذا ستقول لنا ابعد هذه الكاميرا عن وجهي
    Evet, güya Bu kamera geçirdiği estetik ameliyatı teşhis edebiliyormuş. Open Subtitles نعم ، من المفترض أن هذه الكاميرا هي لكشف جراحته البلاستيكية
    Bu kamera diplerde ne olup bittiğini belirleyebiliyor. Open Subtitles كي تعرف هذه الكاميرا ماذا يجري في الأسفل
    Bu kamera gelecek nesiller için. Hoşçakalın diyecek. Open Subtitles هذه الكاميرا للأجيال القادمه، أنني ألقي الوداع
    Bu kamera gece görüşlü, her şeyi gün gibi görebiliriz. Open Subtitles , هذه الكاميرا لديها تصوير ليلي سنراك كما لو أنك بالصبح
    Onun sekreteri verdi bize Bu kamerayı. Open Subtitles هذه الكاميرا ارسلها لنا السكرتير الخاص به
    Arabanın ön koltuğunun altında Bu kamerayı buldum. Open Subtitles وجدت هذه الكاميرا أسفل المقعد الأمامي للسيارة.
    Ailemden istedim ve bana Bu kamerayı aldılar. Open Subtitles سألت والدي وأنهم حصلت لي هذه الكاميرا أيضا.
    Bir de şu kamerayı konser sırasında takar mısın diye sormak istedim. Open Subtitles وأسألك ما إذا كنت تفكّر في أن ترتدي هذه الكاميرا أثناء العرض.
    şu kamerayı burnumdan çekmezsen peynirli omlet gibi çevireceğim seni. Open Subtitles "حسن ، ابعد هذه الكاميرا عن وجهي" "قبل أن أقلبك كبيض مقلي"
    Kapa şu kamerayı. Kapalı. Open Subtitles أوقف هذه الكاميرا أوقف الكاميرا
    O kamerayı da alıp benden uzak durabilir misin biraz lütfen? Çalışmak istiyorum. Open Subtitles أرجوك أبعد هذه الكاميرا فانا أحاول الدراسة
    O kamera bana lazım. Sadece neler olduğunu bana anlat. Open Subtitles ـ اريد هذه الكاميرا ـ رجاءً اخبريني ما الذي يحدث
    Bütün bunları partinize getirdim. Şu kamera beni ürkütüyor. Open Subtitles أحضرت كل هؤلاء لحفلكم هذه الكاميرا تخيفني
    Arka cebinde bulduğumuz Bu kamerayla öldüğü gün çekim yapılmış. Open Subtitles هذه الكاميرا الرقمية التي وجدت في حقيبته أؤخذت يوم وفاته
    Bu kameranın içindeki onca delili görünce ağzını kapalı tutamayacaksın. Open Subtitles لن تغلقي فمكِ عندما تري الصور التي إلتقطتها كل الأدلة في هذه الكاميرا
    Bu holograf kamerası, görüntünü yarım milden yansıtabilir. Open Subtitles هذه الكاميرا ستحدد لك الطريق على بعد نصف ميل
    Ama bu kameraya geçtiğimizde, kayboldular. Open Subtitles و لكن عند النظر إلى هذه الكاميرا فلا نرى شيئا
    Artık eve dönmeni ve o fotoğraf makinesini indirmeni istiyoruz evlat. Open Subtitles بنى، نتمنى عودتك للوطن و نتمنى أن تدعك من هذه الكاميرا اللعينة
    O kamera bu araştırmanın parasını ödüyordu. Open Subtitles هذه الكاميرا تم شراؤها خصيصا لهذه المهمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more