bu on yedinciydi. Kendini vurdu! | Open Subtitles | هذه كان السابعة عشر لقد اطلق النار على نفسه |
Tüm bu yalnızlığında, Sultan için tek bir sığınak kalmıştı, gücü de, acıları gibi sınırsız görünüyordu. | Open Subtitles | وفى كل وحدته هذه كان هناك ملجأ واحد لسلطان كانت قوته كما كانت أحزانه غير محدودة |
bu şeyin bir dozu fili devirebilirdi. | Open Subtitles | صعقة واحدة من هذه كان ينبغي أن توقع فيلاً |
bu kuralı en son, renkli kürklerin moda olduğunu duyunca çiğnemiştim. | Open Subtitles | آخر مرة أخرجت هذه كان عند سماع أن "فن فر" سيعود |
Ama bu gördüğüm en uzun kaza. | Open Subtitles | و لكن هذه كان أطول حادثة قد رأيتها في حياتي |
O yemekler paraşütle geldi... yani bir uçaktan bırakıldı... yani bu adanın üstünden uçan başka uçaklar da var. | Open Subtitles | نقالة الطعام هذه كان عليها مظلة مما يعني أن طائرة ألقت بها هنا مما يعني أن هناك طائرات أخرى تعبر من فوق الجزيرة |
Kedi bir tarafa, bu şekilde esip gürlemen yanlıştı biliyorsun. | Open Subtitles | ضع القط جانباً ، تعرف أن خروجك بطريقتك هذه كان خطأ |
Sıra ondaydı, o yüzden hâkime söylemeni istiyorum. Ona bu işle alakam olmadığını... | Open Subtitles | هذه كان من المفترض أن تكون قضيته أريد منك أن تتحدث للقاضي إن أمكن ، واشرح له الموقف |
bu, bir zamanlar, dünyadaki en bozulmamış Tiranazor iskeletiydi . | Open Subtitles | هذه كان يجب أن تكون الهيكل العظمي الأكثر إبهاراً في العالم |
Hatırlarsın, bu sen kaybolmadan önce annemle birlikte yaşadığımız evdeydi. | Open Subtitles | اتذكر, هذه كان معي أمنا في المنزل حيث نعيش قبل ان تختفي |
Bunu yapan adam o kadar iyi ki, bu herkese göre gerçek. | Open Subtitles | الشخص الذي قام برسم هذه كان ماهراً للغاية لذا فهي تبدو حقيقية لأي شخص |
Hanımefendisi Londra'dan ayrılmak zorunda kalınca bu Nita'nın bırakılması gerekiyordu. | Open Subtitles | نيتا هذه, كان يجب ان تختفى, عندما كان يجب على سيدتها الرحيل من لندن |
bu yüzden, hepimizin geçmişi unutması gerektiğini size söylediğimde.. | Open Subtitles | . ظننت أنّ بوسعك الإستفادة من هذه كان من المفترض به أن يسلّمها للنّاس |
Ve bu mayo temmuzda bitmeliydi ve ben de tekrar çalışmalıydım. | Open Subtitles | و حلة السباحة هذه كان يفترض أن تنتهي في يوليو و أضطر لإعادة العمل عليها بإستمرار لكنني تمكنت من هذا الجزء,أترى |
bu fotoğraf binlerce kişinin hayatını kurtarabilirdi. | Open Subtitles | صورة مثل هذه كان من المفترض أن تنقذ الآلاف |
Sanırım bu arkadaşlık tamamıyla bir hataydı. | Open Subtitles | أعتقد أن موضوع الصداقة هذه كان فكرة سيئة |
Bunu her kim yerleştirdiyse, yayını almak için teknik uzmanlığı yetersizmiş bu yüzden her şeyi bu sürücüye depoluyorlarmış bu da görüntüleri almak için defalarca eve girmek zorunda kaldıklarını gösteriyor. | Open Subtitles | الذى زرع هذه كان قليل الخبره لكى يبث العرض لذلك كل شئ مخزن على هذا القرص وهذا يعني أنهم قد |
Bana göre Tetrahymena adlı bu yosun canlısı çok merak ettiğim temel bir sır hakkında çalışmak için harikaydı: hücrelerimizde kromozom adı verilen DNA sarmalları. | TED | حسنًا، بالنسبة لي، رباعية الغشاء، زبد البرك هذه كان طريقة رائعة لدراسة السر الأساسي، كنت أكثر فضولاً حول: هذه الحزم من الأحماض النووية في خلايانا التي تسمى بالكروموسومات. |
bu yunuslar PCB lerin,diyoksinlerin... ...ve ağır metallerin... ...büyük yüklü parçalarıydı. | TED | و أجزاء الدلفين هذه كان فيها كميات كبيرة من "البي سي بي" الديوكسين والمعادن الثقيلة. |
bu Alp cennetinde geçen bir yaz herkesi rahatlatmalıydı. | Open Subtitles | الصيف في جنة "الالب" هذه كان من الممكن ان يكون ترويحا عن النفس |