Henry. Bu ne sürpriz? | Open Subtitles | هنري هذه مفاجأة |
Johhny! Bu ne sürpriz. Umarım bu açık fikirlili olduğunu gösteren bir şeydir. | Open Subtitles | جوني) ، هذه مفاجأة ، آمل أن يعني هذا) أنّك فتحت عقلك |
Öyle görünüyor. Yine de, bahse girerim büyük bir Sürpriz oldu, değil mi? | Open Subtitles | هذا ما يبدو, على أى حال أنا متأكد أن هذه مفاجأة كبيرة |
Bu onlar için Sürpriz oldu, ve sürprizleri sevmezler. | Open Subtitles | كانت هذه مفاجأة لهم و هم لا يحبون المفاجآت |
Bu bir sürpriz olacaktı, ahmak kafalı. | Open Subtitles | من المفترض أن تكون هذه مفاجأة يا صاحب رأس المؤخرّة |
Güzel bir sürpriz. Ne kadar kalacaksın? | Open Subtitles | هذه مفاجأة لطيفة كم مضى على قدومك في المدينة ؟ |
bu sürpriz bizim için mutluluk oldu. | Open Subtitles | هذه مفاجأة كاملة لنا وإن كان المرء سعيداً |
Şaşırtıcı evet, bilirsin şu beyin okuma gücümle kafasına daldım | Open Subtitles | هذه مفاجأة أجل،كماتعلمين, دخلت إلى رأسه بسحر عقلي |
Bu ne sürpriz. | Open Subtitles | حسناً,هذه مفاجأة |
Dylan, Bu ne sürpriz. | Open Subtitles | ديلان، هذه مفاجأة |
Bu ne sürpriz. | Open Subtitles | هذه مفاجأة ترحيب |
- Bu ne sürpriz. | Open Subtitles | حسنًا، هذه مفاجأة |
Bunca yıldan sonra senin sesini duymak hoş bir Sürpriz oldu. | Open Subtitles | ولقد كانت هذه مفاجأة سارة لسماع صوتك بعد سنوات عديدة. |
Bu çok saçma. Merhaba, Sürpriz oldu. | Open Subtitles | حسناً , هذا سخيفاً فحسب هاي , هذه مفاجأة |
- Vay be, bu Sürpriz oldu. | Open Subtitles | تنظرين إليه على جسم نجمة أفلام إباحية هذه مفاجأة |
Duyduğuma sevindim. Çok hoş bir Sürpriz oldu. | Open Subtitles | سعيد لسماع ذلك . هذه مفاجأة لطيفة |
Güzel bir sürpriz. | Open Subtitles | ـ مرحباً ـ مرحباً هذه مفاجأة جميلة، صحيح؟ |
Aman ne Şaşırtıcı. | Open Subtitles | حسناً ، هذه مفاجأة كبيرة |
Bak buna şaşırdım! | Open Subtitles | حسناً، هذه مفاجأة |