Onu değil, babasını. Tanık koruma programındalar. kaçtılar. | Open Subtitles | لست أبحث عنها بل والدها كانا ضمن برنامج حماية الشهود ثم هربا |
Will Rollins Davis... dün gece Westin Hills'den kaçtılar. | Open Subtitles | ويل رولينز وابن ديفيس هربا من المصحة أمس |
1931'deki kıtlıkta ailem kaçtı ve yolda giderken açlıktan öldüler. | Open Subtitles | في مجاعة 1931 والديّ هربا... وماتا جوعًا على الطريق. |
1880 yılında, galiba iki tanesi bir gösteri esnasında kaçmışlar. | Open Subtitles | يبدو أن أثنين من الفهود هربا خلال عرض عام 1880 |
Onlar kandırılmıştı. Kralın oğulları Malcolm ve Donalbain kaçmış bu yüzden onlardan şüpheleniliyor. | Open Subtitles | كانا مأجورين مالكوم ودونالبين ابنا الملك هربا |
Şu şeytani uzay kadınlardan kaçmak için dün gece bu gezegene geldik. | Open Subtitles | لقد جئنا لهذا الكوكب بالأمس هربا من قبضة عاهرات الفضاء الشريرات هؤلاء |
Şu iki aşağılık herif. Tünelden kaçtılar? | Open Subtitles | بسبب هذين الأحمقين، لقد هربا بواسطة النفق |
Şu iki aşağılık herif. Tünelden kaçtılar? | Open Subtitles | بسبب هذين الأحمقين، لقد هربا بواسطة النفق |
Kapı komşusu olarak büyüdüler, gençken birlikte evden kaçtılar. | Open Subtitles | كبرا معاً بنفس الحي و هربا معاً كمراهقين |
Etrafa şiddet saçarak kaçtılar, masum bir adamı öldürdüler ve ortadan kayboldular. | Open Subtitles | إنهما هربا بشكل عنيف والذي أسفر عن قتل رجل بريء. وتلاشيا في الهواء. |
ikiside kaçtı ve benim... ... bunla uğraşmam gerekti. | Open Subtitles | كلاهما هربا وكنت مضطرة للتعامل معه |
- Onlar... Ne yazık ki kaçtı. | Open Subtitles | يؤسفني أن أخبركِ بأنّهما قد هربا |
Sayın Başkan, Falcon dört hedefin ikisini öldürdü ama diğer ikisi kaçtı. | Open Subtitles | سيدي الرئيس, "الصقر" اغتال هدفين من الأربعة أهداف, لكن اثنان هربا. |
Alanı tetkik ediyorlar. Ama duruma bakarsak uzun zaman önce kaçmışlar. | Open Subtitles | يقومون بتمشيط المنطقة لكنّ النتيجة على الأرض أنّهما هربا منذ مدّة |
Şerif. Olaydan sonra şüpheliler kaçmışlar. | Open Subtitles | أيها المأمور المشتبهان هربا مباشرةً بعد وقوع الحادثه |
10 milyon doları alıp kaçmışlar. | Open Subtitles | و هربا و في حوزتهما 10 مليون دولار |
Hayır, ben baygınken kaçmış olmalılar. Çakallar. | Open Subtitles | لا , من المؤكد أنهما هربا عندما كنت فاقداً للوعي , المراوغان |
O dönemde Newton verem salgınından kaçmak için aile çiftliğine dönmüştü. | Open Subtitles | حين عاد نيوتن إلى مزرعة عائلته هربا من تفشي وباء الطاعون |
Savaştan kaçan mülteciler İtalya'ya sığınırlar. | Open Subtitles | اللاجئين وصلوا إلى إيطاليا هربا من الحرب |
Lordum, konu geçen ay kaçıp giden kahya yardımcısı ve müdireyle ilgili. | Open Subtitles | سيدي فيما يتعلق بمساعد رئيس الخدم و مديرة المنزل اللذان هربا الشهر الماضي |
Tabii, ben arkamı döndüğümde siz giderseniz şüphelilerin kaçtığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | الا لو ادرت ظهري و رحلتما يمكنني قول أن المشتبهان هربا |
Adını bilmiyoruz ama Greg ve Ruby'nin birlikte kaçtıklarını iddia etmişti. | Open Subtitles | لم نعرف اسمها، ولكنّها ادّعت أنّ (جريج) و(روبي) قد هربا معًا |
Şüpheli kadın ve erkek kaçıyor, batıdaki geçitteler. | Open Subtitles | المشتبهان بهما قد هربا عبر الممر الممتد |