"هناك لأجل" - Translation from Arabic to Turkish

    • için orada
        
    • için oraya
        
    • için oradaydık
        
    Üzgünüm. Kraliçemiz için orada olamadigima üzgünüm. Open Subtitles أنا آسف، آسف لعدم وجودي هناك لأجل الملكة
    - Teslimat için orada bulunacaklar mı? Open Subtitles -هل سيكونون هناك لأجل التسليم؟
    SANATIN İÇİN ORADA OL Open Subtitles كوني هناك لأجل فنك
    Bir şeyi bulmak için oraya girdiğini biliyorum ama önce şunu söyle karım hayatta mı? Open Subtitles أعرف إنكَ داخلٌ إلى هناك لأجل شيء معين لكن أخبرني أولاً هل زوجتي حية؟
    Yıl dönümü için oraya ulaşmak istiyorlarmış. Open Subtitles يحاول الناس الوصول إلى هناك لأجل الذكرى السنوية
    Hepimiz bilim için oradaydık. Open Subtitles كان جميعنا هناك لأجل هذا الغرض.
    Ve çocuklar için orada olacaksın. Open Subtitles وستكوني هناك لأجل أولادك
    Michael için orada olmalıyız, lanet olsun! Open Subtitles يجب أن أكون هناك لأجل (مايكل)، اللعنة!
    Michael için orada olmalıyız, lanet olsun! Open Subtitles يجب أن أكون هناك لأجل (مايكل)، اللعنة!
    Richard'ın işi için oraya sık giderdik. Open Subtitles غالباً ما كنا نذهب هناك لأجل عمل "ريتشارد".
    İş için oraya taşınmıştı. Open Subtitles لقد انتقل هناك لأجل العمل.
    Aynadan çekilmiş olmalı. - Sanford Wells'in düğünü için oradaydık. Open Subtitles كنّا هناك لأجل زفاف (سانفورد ويلز)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more