"هنالك خطب" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir sorun
        
    • sorun var
        
    • bir terslik var
        
    • sorunu var
        
    • şeyler var
        
    • sorun mu var
        
    • yani bu da bir
        
    Kutusuna adam boyunda kaka koyalım ki kendinde bir sorun olduğunu düşünsün. Open Subtitles دعونا نتغوط في صندوق قطته لكي يظن أن هنالك خطب ما به
    TARDIS'le ilgili bir sorun var. Başka bir şey kontrol ediyor. Open Subtitles هنالك خطب ما أصاب التارديس شيء ما يتحكم بها
    Eğer bir sorun olmasaydı, buraya gelmezdi. Open Subtitles لم تكن ستتواجد هنا إن لم يكن هنالك خطب ما
    - Son birkaç aydır bir terslik var. Open Subtitles الأشهر القليلة الماضة .. هنالك خطب ما
    Kızının, karnında... karnında bir sorunu var Open Subtitles ...للطبيب، طفلتها هنالك هنالك خطب ما في بطنها
    Neden olduğunu bilmiyorum. Ama yanlış bir şeyler var, öyle olmalı. Open Subtitles لا أعلم لماذا، لكن هنالك خطب ما بها لابد من ذلك
    Ön gösterimi iptal ettiğin için filmle ilgili bir sorun mu var diyorlar. Open Subtitles أرادوا التأكد أن هنالك خطب ما في الفلم بما أنك ألغيت العرض
    Hadi yüzleşelim, eğer onlar benim yaşımda olsaydı hala bekar olacaklardı yani bu da bir sebep olacaktı. Open Subtitles أعني, لنواجه الأمر, إذا كنّ بعمري وما زلن عازبات فلابد أن هنالك خطب ما
    O silahlı adamlardan uzak dur, oldu mu? Haklıydın. bir sorun var. Open Subtitles و لكن ابتعد عن هؤلاء الرجال المسلحون ، فهمت؟ لقد كنت محقاً ، هنالك خطب ما
    Bende bir sorun varsa, gerçekten büyük bir sorun? Open Subtitles ماذا لو كان هنالك خطب بي؟ شيء خطير جداً؟
    bir sorun olduğunun farkındasındır ama adını koyamazsın. Open Subtitles مثلما تعرف بأن هنالك خطب لكنك لا تعرف ما يكون بعد
    Evet ama kardeşimde bir sorun var ve bu sizin hatanız olabilir. Open Subtitles أجل، لكن هنالك خطب بأخيّ . وقد يكون خطأك
    Her zaman bende bir sorun olduğunu düşündüm. Open Subtitles أتعلمين , لا طالما شعرتُ بأن هنالك خطب ما بي
    bir sorun olduğunu biliyor ama bir şey hatırlayamıyor. Open Subtitles يعلم أنّ هنالك خطب ما لكن لا يمكنه تذكّر أي شيء
    Size söylüyorum, bir terslik var. Open Subtitles هنالك خطب ما ولا ريب
    bir terslik var, her şey birbirine karıştı. Beni ısırdı. Sanırım Korkuluk'un sinir gazı bütün vücuduna yayılmış. Open Subtitles هنالك خطب ما, الرؤية غير واضحة تماماً، لقد عضني أظن أن رذاذ (كرين) للخوف يغلي في عروقه
    Manny, pencereyi arala. Bu çocuğun bir sorunu var. Open Subtitles (ماني), إفتح النافذة من فضلك, هنالك خطب ما بهذه الفتاة
    Duke'te ters giden bir şeyler var. Mara onu kurtarabileceğini söylüyor. Open Subtitles هنالك خطب ما في دوك مارا قالت بانها قادرة على انقاذه
    "sorun mu var?" Sorumuz da bu, değil mi? Open Subtitles هنالك خطب ما؟ هل هنالك خطبٌ ما, هذا السؤال؟
    Hadi yüzleşelim, eğer onlar benim yaşımda olsaydı hala bekar olacaklardı yani bu da bir sebep olacaktı. Open Subtitles أعني, لنواجه الأمر, إذا كنّ بعمري وما زلن عازبات فلابد أن هنالك خطب ما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more