"هنا حسناً" - Translation from Arabic to Turkish

    • Tamam
        
    • buraya
        
    • buradan
        
    Evet, tabii ki burada olacağız. Tamam. Hoşça kal. Open Subtitles أجل , بالطبع نحن سنكون هنا حسناً , وداعاً
    Gidene kadar, buradasın, Tamam mı? Ve burada kurallar var. Open Subtitles حتى ذلك الحين أنت هنا , حسناً ونحن لدينا قوانين ٌ هنا
    Onu buraya getirmeyeceğini söylemiştin. Aslında çok çaresiz kaldım. Open Subtitles لقد قلت انك لن تحضريه هنا حسناً ، لقد يئست
    Sen görev sırasında kayboldun ve ben buraya düştüm. Tamam, bitirin. Open Subtitles تريد المساعدة وأنا أنتهيت هنا حسناً ، أنتهت
    Sonraki seansta buradan devam edelim, olur mu? Open Subtitles الجلسة القادمة , سنبدأ من حيث وقفنا هنا , حسناً ؟
    Ama buradan çıkana kadar yazmaya başlamayacaksın, değil mi? Open Subtitles لا أريد أن أراك تكتب حتى نغادر من هنا حسناً ؟
    Tatlım, burada olmamalısın, Tamam mı? Open Subtitles عزيزتي لا يجدر بكِ التواجد هنا , حسناً ؟
    Bakın, hanginizin doğruyu söylediğini bilmiyorum, Tamam mı? Open Subtitles انظرو , لا اعلم من هو الذي يخبر الحقيقة هنا , حسناً ؟
    Burada ki işim biter bitmez size katılacağım,Tamam mı? Open Subtitles أنا سَأَلتحقُ بكم حالما أَنهي هنا حسناً.
    Amiral bizi buradan çıkaracak Tamam mı? Open Subtitles سيقوم الأدميرال بإخراجنا من هنا , حسناً ؟
    Gibbons'ı buraya getir. Anlaşıldı. Yoldayız. Open Subtitles إحضري غيوبنز هنا حسناً ، نحن في طريقنا إليك
    - Sadece buraya gel yeter. - Seni pencereden görebiliyorum. Open Subtitles ـ فقط , تعالِ إلى هنا , حسناً ـ أستطيع رؤيتك من خلال النافذة
    buraya hemen gelip buna on bin verebilecek bir herif tanıyorum. Open Subtitles أعرف الذي أتى إلى هنا , حسناً الآن . سوف أعطيك من أجلها عشرة الاف دولار
    Sadece burada sizinle olmak, buraya ait oldugumu hissetmek bu kadar basit, artik bir sahtekar gibi hissetmiyorum. Open Subtitles تصور .. فقط معرفة أني معكم جميعاً تحسسني بالانتماء إلى هنا حسناً ..
    Bir şey yok. Söyledim size. buraya gelemezsiniz, Tamam mı? Open Subtitles لا عليك انظر , لقد قلت لك انك لا تستطيع ان تكون هنا حسناً ؟
    Üniversiteli, yolum tıkandı. Beni buradan çıkar. Peki, X, gemi limanı 400 metre, tam önünde. Open Subtitles أيها التلميذ ، أخرجني من هنا حسناً يا أكس أذهب إلى القوارب إنها على بعد ربع ميل من عندك
    -Sağ ol şef, buradan sonrasını ben alıyorum. Open Subtitles شكراً أيتها الرئيسة سأتولى الأمر من هنا حسناً يا رفاق
    Onu buradan çıkar... Geri dön, temizle... Her şeyi boşlat. Open Subtitles اخرجي تزيني وارجعي إلى هنا حسناً يا رقيب
    Evet, sarışından uzak tutacağım, buradan götüreceğim. Open Subtitles أجل، أجل. سأبقيها بعيداً عن الشقراء المجنونة وأخرجها من هنا. حسناً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more