Bunun gibi basit bir geometrik sistem, segmentlerin iç hareketlerini bir parça kontrol eder. | TED | إذا نظام هندسي بسيط يُنسّق نوعا ما الحركة الداخلية للأجزاء. |
geometrik bir üçgenin alanını araştırdığım çok daha büyük bir numara bu. | TED | انها قطعة اكبر بكثير كـ مثلث هندسي من المساحة هنا |
Bu noktaya ulaştığımızda başka zorluklarla karşılaştık, hem mühendislik hem de kullanılabilirlik açısından, çünkü pratikte kullanılabilirliğinden emin olmalıydık. | TED | وعندما وصلنا لهذه المرحلة، واجهتنا صعوبات أخرى، من منظورين هندسي واستخدامي، لنتأكد من أننا قادرين على جعلها مستخدمة عملياً. |
Eğer bir lise robot kulübüne veya bir üniversite mühendislik sınıfına girerseniz bu istatistik size çok tanıdık gelebilir. | TED | قد تبدو هذه الإحصائية مألوفة لو دخلتم نادي الروبوتات في المرحلة الثانوية أو فصل هندسي أكاديمي. |
Ama mühendis bakışıyla yaklaşmış. | Open Subtitles | لكنه كان ينظر إليه من منظور هندسي |
mühendis kafasına sahip birisi mühendis olmalıdır. | Open Subtitles | شخص بدماغ هندسي يجب أن يكون مهندساً. |
piksel sayısıdır. Bu aynı zamanda son derece esnek bir Mimari. | TED | في أي لحظة من اللحظات. وهي أيضاً عبارة عن شكل هندسي مرن للغاية |
Turkuaz gibi belirli kristaller, çoğu çevresel koşulda yeterli boşluk verilse de görülebilir geometrik şekillere dönüşmezler. | TED | وبعض البلورات، كالفيروز، تنمو بشكل هندسي غير قابل للتمييز في معظم الظروف البيئية، حتى مع توفر المساحة الكافية. |
Bunu elbette kelimeler aracılığı ile yapacağım, ama bir de geometrik bir şekil kullanacağım: çember. Yani konuşmam boyunca, pek çok çemberle karşılaşacaksınız. | TED | وطبعا سأفعل ذلك بمساعدة الكلمات, وأيضا بمساعدة شكل هندسي, وهو الدائرة. وفي أثناء كلامي, ستصادفون عددا من الدوائر. |
İçinden ışık geçen geometrik bir cisim gibi. | Open Subtitles | مثل شكلٍ هندسي عندما تعبر من خلاله الأضواء |
Hayat çiçeği, bünyesinde tüm katı maddelere, gerçekten var olabilecek tüm şekillere uyan geometrik bir temel barındırır | Open Subtitles | و في داخل زهرة الحياة تلك أساس هندسي لجميع المواد الصلبة الأفلاطونية؛ التي هي أساس كل الأشكال التي يمكن أن توجد. |
Biliyor musunuz, bu oyunun geometrik yapısında Hesaplamalı Karmaşıklık Teorisi'nin uygulamaları vardır. | Open Subtitles | أنت تعلم، وبناء هندسي من تلك اللعبة لها تطبيقات في نظرية التعقيد الحسابي. |
Odanın etrafına yerleştirin, bize geometrik taramaları çıkaracak. | Open Subtitles | ضعهم بجميع أنحاء الغرفة وسنحصل علي فحص هندسي |
Onu mühendislik yaklaşımı olarak adlandırabiliriz, Ve mühendislik yaklaşımının alanımız içinde olduğunu iddia ediyorum. | TED | بمنظور هندسي وأنا أدّعي الآن أن هذا المنظور قريب |
Dahice fikirler, yaratıcılık ve iyi bir mühendislik sezgisi ile yapabilecekleriniz sınırlıdır. | TED | إذاً .. لنقل أن هنالك الكثير الذي يمكن لشخص واحد القيام به بفكرة ذكية ولامعة ومبدعة وبحدس هندسي جيد |
Ancak hiç kimsenin bunu gerçekleştirebilecek bir mühendislik planı yok. | Open Subtitles | ولكن لا أحد لديه برنامج هندسي لتحقيق ذلك |
Daniel Kottke, teknisyen mühendis, kurucu üye son görüşmemizde Bay Kottke'nin kurucu hisselerindeki haklarıyla ilgili anlaşmaya varmamıştık. | Open Subtitles | (دانييل كاتكي)، فنّي هندسي في اجتماعنا الأخير، لا أظن أننا وصلنا إلى اتفاق بشأن وضع السيد (كاتكي) ضمن المؤسسين |
Burada, muhafaza amaçlı kullanılan geleneksel iki boyutlu bir Mimari mühendislik çizimi görüyorsunuz. Ve tabii ki biz bunları 'fly-through' animasyonlarla, yapıların arasında dolaşarak anlatıyoruz. | TED | وهنا ترون تصويرا تقليديا ثنائي الأبعاد لرسم هندسي معماري يُستعمل لحفظ معالم الموقع وطبعا نروي القصص عبر محاكاة حاسوبية لعملية الطيران فوقه. |
"Mimari olmadan, hatıra olamaz." | Open Subtitles | -اصمت " بدون تصميم هندسي لا يوجد ذكرى" |