"هنك" - Translation from Arabic to Turkish

    • var
        
    Bu veriyi elde etmek için donanım ve yazılım anlamında çok yüksek çözünürlükte çalışan bir sisteme gereksini var. TED و لكى نقوم بذلك, كان هنك الكثير من العمل الفعلى و العمل بواسطة برامج الكومبيوتر و الذى يدار بمستوى فائق جدا.
    Bu şehirde hiç görmediğim kadar güçlü yok edici bir güç var. Open Subtitles هنك قوة مدمرة اطلقت في هذه البلدة... لم اري مثلها من قبل
    - İçeride kimse var mıydı? Open Subtitles هل هنك أحد بداخلها؟ شخصان يرتديان زي القسس.
    O ıslak elbiselerden kurtulmak istersen banyoda havlu var. Open Subtitles هنك منشفة في الحمام إذا أحتجتِ إلى نزع ملابسكِ الرطبة
    Şu dolapta battaniyeler var. Lavabo da burada. Open Subtitles هناك بعض البطانيات وفي الخزنة هنك ثياب و منشفة
    Ama duyulmadan önce konuşmamız gereken kişiler var. Open Subtitles لكن هنك اشخاص نريد التحدث معهم قبل انتشار الاخبار
    Diğer yandan bu çift yumurta ikizleri ile kardeşler arasında bir farklılık var. Çift yumurta ikizleri için genel bir maruz kalma durumu söz konusu iken kardeşler arasında böyle bir şey söz konusu değil. TED و من ناحية أخرى، هناك فرق بين هذه التوائم غيرالمتماثلة و الأشقاء، باعتبار أن هنك تعرضات شائعة لهذه التوائم غيرالمتماثلة و التي ربما لا تكون مشتركة بشكل شائع بين الأشقاء لوحدهم.
    Bilmem gereken bir şey var mı, Kunal? Open Subtitles هل هنك شيء يجب أن أعرفه كونال ؟
    Bir şamandıra var, ona doğru yüzmeye çalışacağım. Open Subtitles هنك عوامة ، سأحاول أن اسبح إليها
    Şurada bir şamandıra var, oraya yüzmeye çalışacağım. Open Subtitles هنك عوامة ، سأحاول أن اسبح إليها
    Araplara kucak açan düzinelerce ülke var. Open Subtitles هنك الكثير من الدول التي ترحب بالعرب
    - Çünkü içimde kötü bir şey var. Open Subtitles لان هنك شيئ سيئ داخلي
    Ama özlemeyeceğimiz birisi de var: C. Montgomery Burns. Open Subtitles لكن هنك عجوزاً لا نفتقده بالتأكيد (و هو الراحل (سى مونتجيمرى بيرنز
    Ama hala ümit var. Open Subtitles ولكن ما زال هنك أمل
    Dışarıda senin peşinde olan insanlar var Open Subtitles هناك أناس يبحثون هنك
    - Evet hanımefendi. - Pekâlâ. Senin için umut var. Open Subtitles نعم سيدتي_ حسنا مازال هنك امل لك_
    Bunda bir yanlışlık var mı? Open Subtitles هل هنك شيء خاطئ في هذا؟
    12. dış kamera. Kameralar çalışmasa da kapsülün üzerinde bir baskı var. Tam üzerimizde 2 sinyal algılıyor. Open Subtitles الكاميرا (12) الخارجية معطلة ولكن هنك ضغط على الإستشعار إشارتين فوقنا
    - Teknede yiyecek bir şey var mı? Open Subtitles . اهنالك اش شئ للأكل هنك ؟
    Yakınlarda bir yemek kamyonu mu var? Open Subtitles هل هنك شاحنة طعام ستمر ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more