"هوائي" - Translation from Arabic to Turkish

    • hava
        
    • anten
        
    • şişme
        
    • antenle
        
    • antenine
        
    • havalandırma
        
    • havayla
        
    • antenini
        
    • antenleri
        
    • Oksijenimi
        
    • antene
        
    • anteni
        
    Gelişmiş hava kameralarıyla donanımlı bir şekilde çok uzak mesafelerden zum yapabilirler. Open Subtitles بتسلّحهم بنظام تصوير هوائي متقدّم فيمكنهم أن يكبّرو الحدث من مسافة بعيدة
    Ufak beze parçalarının içinde kalan hava yalıtkan görevi görüyor ve ısı aktarımını yavaşlatıyor. Böylece 250 derecelik fırın dondurmayı eritmiyor. Open Subtitles شرك هوائي صغير في جيب رغوي يعمل كالعازل يبطئ تحول الحرارة لذا فحتى في فرن درجتة 450 فالأيس كريم لن يذوب
    Yüksekten uçmuşsunuz ama hava boşluğuna yakalandınız. Open Subtitles أنت كُنْتَ تَطِيرُ عالياً، لَكنَّك ضَربتَ جيب هوائي.
    Güzel Sanatlar Akademisi projeye katıldı, böylece çatılarına başka büyük bir anten inşa ettik, tam olarak NSA ve GHCQ'nun dinleme istasyonunun ortasına. TED انضمت أكاديمية الفنون للمشروع، وهكذا قمنا ببناء هوائي آخر ضخم ووضعه على السطح، تحديدا في وسط المسافة الفاصلة بين مراكز التنصت التابعة لهما.
    Dışına sağa sola dönen bir anten tutturulmuş içi boş bir kutudan ibaret. TED انها قطعة من البلاستيك جوفاء مع هوائي يدور حولها
    - Acil verici ve işaret fişeği fırlatmak için Bir hava kilidi var bir oluk gibi Open Subtitles هناك عائق هوائي لاسقاط الشعلات الضوئية والمرسلات الطارئة
    Bir arka hava merdiveni. Bir pilot acil çıkışı. Open Subtitles واحد أو اثنان ابواب الكابينه وسلم واحد هوائي
    Mediastininde hava ve subdural hematom. Omurgasına bak. Open Subtitles انه ورم دموي و تجمع هوائي في المنصف أنظر إلى هذا , أنظري إلى العمود الفقري هناك
    Doppler's sağ ventrikülde hava gösteriyor. Open Subtitles لا يوجد أيّ احتباس هوائي في البطين الأيسر
    Denge kaybı, patolojik hıçkırık, akciğerlerden hava sızıntısı kırık uyluk kemiği ve şimdi de taşikardi. Open Subtitles فقدان التوازن الفواق المرضي تسرّب هوائي بين الرئتين
    İleri bölümde bir hava geçirmez kapak var. Open Subtitles هناك مدخل هوائي في القسم الأمامي للسفينة أجل نعتقد بأنه مدخل هوائي
    Öyle ki sinyalleri belirli bir taşıyıcı frekansında yayımlamayı ve yalnızca tek frekansa duyarlı tek frekansa uyumlanmış bir dizi anten ile bu sinyallerin yalnızca birinin algılanmasını ve bu sayede bilgi iletimini gerçeklemeyi düşünüyordu. Open Subtitles كان ليبث الاشاره الي تردد محدد ويوجد اكثر من هوائي حساس مضبوط علي نفس التردد تلتقط واحده فقط من الاشارات وتكون
    Bakır yapraklı bir küreyle taçlanmış 44 metrelik bir anten binanın üzerinden yükseliyordu. Open Subtitles ورفع هوائي طوله 145 قدم فوق المبني ينتهي بكره من النحاس
    Bu detaylı ve gelecekçil görüşünde, Güneş'in enerjisinden bir anten ile faydalanmanın yollarından bahsetti. Open Subtitles في هذه الرؤيا المستقبليه المفصله شرح طرق نقر طاقة الشمس بإستخدام هوائي
    Ve Japonya'da da, bu mikrodalgaları 60 Hz'e dönüştüren bir anten kullanarak elektrik elde edersiniz. Open Subtitles وفي اليابان، يكون هناك هوائي يحول تلك الموجات
    Yüksek frekanslı anten dizilimi hâlâ çatırdıyor. Open Subtitles لاقط هوائي إي إتش إف ما زال يحصل على خشخشة
    Bir fraktal anten. Open Subtitles إنه هوائي مبني على مبدأ نمط هندسي متكرر لإلتقاط إشارة ما
    - Şu anda bir arkadaşın çamaşır odasındaki şişme yatakta konaklıyorum. Open Subtitles حالياً أنا مُقيم مع صديق على فراش هوائي في غرفة الغسيل الخاصة به
    Kimseyle bağlantı kuramıyorum o yüzden antenle ilgili bir sorun olduğunu farz ediyorum. Open Subtitles إنه شامل، لذا أعتقد أنها مشكلة هوائي أتريد بعض المساعدة ؟
    Ama sütyeni arabamın antenine bağlanmıştı. Open Subtitles لكن بعدها خلعت حمالة صدرها على هوائي سيارتي
    Mağaranın tepesinde bir havalandırma deliği var. Ben oradan içeri gireceğim. Open Subtitles الآن، هناك منفذ هوائي على قمةِ ذلك الكهفِ.أنا سَأَدْخلُ خلال هناك.
    Seni havayla taşımamı istersen söylemen yeter. Open Subtitles إذا تحتاج نقل هوائي إلى الأسفل , فقط قل الكلمة
    Bir diğer örnek, en sevdiğim böceklerden, olan sinek -bunlardan nefret etmeye bayılıyorum- ve şimdi bir culex pipiens (adi sivrisinek) 'in antenini görüyorsunuz. TED مثال آخر، واحده من الحشرات المفضلة لدي، أحب أن أكره هذه، إنها البعوضة، وأنتم ترون هوائي بعوض الكيوليكس.
    Bu bir 148 radyosu, siyaha boyanmış telefona benzesin diye antenleri kesilmiş. Open Subtitles إنه جهاز لاسلكي، 148 مطلي باللون الأسود هوائي مقصوص، لكي يبدو كهاتف عادي يستخدم موجات قافزة وانتشار الطيف
    Oksijenimi yenilemek için zamanında kalkamazsam kalp çarpıntısı yaratıyor. Open Subtitles ، إذا لم أستيقظ من حين لآخر لتجديد هوائي فتلك هي النهاية
    Ama her uzun yüklü kablo gibi o da kazara bir antene dönüştü. TED ولكن كأي سلك طويل مشحون, أصبح من غير قصد هوائي.
    Yuvarlak bir vücudu, iki kolu ve çok uzun, kafa benzeri anteni var, tek amacı ise dikkati kendine doğru çekmek. TED لديه جسم مكور، ذراعان، و هوائي كالرأس، طويل جداً، و هدفه الوحيد هو جذب الانتباه لنفسه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more