Phil Donahue'ya benziyordu, beyaz saçlı... - İşte o adam! - Onu yakalarım. | Open Subtitles | أنه يشبه فيل دونافو بشعر أبيض ، هذا هو الرجل |
o adam aile dükkânınızı soydu ve amcanızı vurdu. | Open Subtitles | هذا هو الرجل الذي سطا على متجر عائلتكم وأطلق النار على زوج عمتك |
bu adam, bana yolladığı e-postasına cevap verdiğin adam mı? | Open Subtitles | أكان ذلك هو الرجل الذي رددت على رسالته الإلكترونية لي؟ |
Ethan Grohl'la tüm bu konuşmaları yapan adam o mu? | Open Subtitles | أنه هو الرجل الذي يتاجر جميع المكالمات مع إيثان غروهل؟ |
Senin kadar gelen tek kişi kendini bir şey için affeden bir adam. | Open Subtitles | الرجل اللذي يأتي الى الكنيسه هو الرجل اللذي لا يمكنه أن يغفر لنفسه |
Nasıl bir erkek, karnını doyuramayacağı bir kadını alır ve çocuk sahibi olur? | Open Subtitles | ما هو الرجل الذي يتخذ زوجة و ينجب اطفال لا يستطيع ان يطعمهم؟ |
Bu o adam bayım. Orada gördüğüm adam bu. | Open Subtitles | هذا هو , ياسيدى , هذا هو الرجل الذى رأيته فى المنزل |
Galip Bey'in zamanındaydı o Nedim. Bak, o adam. | Open Subtitles | نديم كان موجوداً على وقت السيد غالب هذا هو الرجل. |
Ama bilmesini istediğim tek bir şey var. Onun midesini bulandıran o adam benim de midemi bulandırıyor. | Open Subtitles | لكن ما أريدها أن تعرفه حقاً ، أن هذا الرجل التي يقززها ، هو الرجل الذي يقززني أيضاً |
Çocuklar, size oldukça acayip gelebilir ama, bütün bunları başlatan işte o adam. | Open Subtitles | يبدو غريبا ربما ل يا رفاق، هاه؟ حسنا، وقال انه هو الرجل الذي بدأت كل هذا. |
Michael Scott'ın emlak versiyonu hayal et, işte o adam aynen öyleydi. | Open Subtitles | مثل نسخة عقارية من مايكل سكوت وهذا هو الرجل |
Hugh Tompson, bu adam My Lai katliamını durduran kişi. | TED | هذا الرجل هج تومسون، هذا هو الرجل الذي أوقف مجزرة ماي لاي. |
- bu adam, efendim. Gördük. - Kazaydı. | Open Subtitles | هذا هو الرجل يا سيدى , لقد رآيناه كانت حادثة |
Yani adam o değil mi? Hayır. | Open Subtitles | تختبيء من زوج يعترف بكونه في المبنى ليلة الجريمة إذا هو الرجل صحيح ؟ |
Ama bir adam ailesine şart koşuyorsa, oğluna biraz disiplin gösteriyorsa kötü adam o mu olur? | Open Subtitles | والرجل الذى يدعم عائلته ويقسو قليلاً على ولده هو الرجل السئ ؟ |
Arkasındaki adam "Bir zamanlar Kremenchuk'lı bir adam vardı" mı? | Open Subtitles | هل هو الرجل الذي قال كان هناك رجل من كريمنشوك؟ |
Dünyanın en basit erkeğiyle evli. Ona göre, dünyadaki en iyi erkek. | Open Subtitles | لقد تزوجت أبسط رجل بالعالم بالنسبة إليها، هو الرجل المثالي، إنه يتلعثم |
Altı ibneyi öldüren adamdı. | Open Subtitles | هذا هو الرجل الذي قتل أولئك الشواذ الستة |
Aileni yok eden adam bu diye bana garanti verdiler. | Open Subtitles | لقد أكدوا لي أن هذا هو الرجل الذي دمر عائلتك |
Bazen kötü adam kendini bildin bileli savaştığın adamdır. Hey, Perry! | Open Subtitles | وأحياناً يكون الشرير هو الرجل الذي كنت تصارعه منذ مدة طويلة |
Tamam, Adamımsın, iyi şanslar. | Open Subtitles | حسناً, أنت هو الرجل إذهب ونل منه, يا فتي |
Alışverişten döndüğünde burada olan adam mı o? | Open Subtitles | هل هو الرجل الذى كان هنا عندما أحضرتِ البقالة ؟ |
İşte Adamımız o. | Open Subtitles | هذا هو الرجل الذي نريده |
- Mesela futbol toplu adam da ne? - Ona sadece futbol denir. | Open Subtitles | مثلا, من هو الرجل الذي بحوزته كرة كرة القدم؟ |
Visalia'daki adam kim? | Open Subtitles | من هو الرجل في فاسيليا محمود فاهين الرجل اسمه محمود فاهين بفاسيليا |