Neyin gerçek olduğunu neyin olmadığını kabullenmek zorundayız. Bu, bizi birarada tutan şey. | Open Subtitles | علينا أن نتفق على ما هو حقيقي أم لا هذامايوثقصلاتناببعضنا. |
gerçek olduğunu sandığın hiçbir şey gerçek değil! Söylediklerin çok saçma! | Open Subtitles | إنه مزيف، لا شيء تعتقد أنه حقيقي هو حقيقي |
Bu bir Holywood seti değil, Bu gerçek. | Open Subtitles | وهذه ليست مجموعة هوليوود ، هذا هو حقيقي. |
Bununla beraber, Bu gerçek. | Open Subtitles | مع هذا ، هو حقيقي |
Üzgünüm, ama Bu doğru. | Open Subtitles | أنا خائف هو حقيقي. |
Nelerin gerçek olduğuna odaklanmalıyım, tamam mı? | Open Subtitles | لستَ حقيقياً. هذا ليس حقيقياً أوَتعرف؟ سأركّز على ما هو حقيقي. |
O Fantom değil. O gerçek. | Open Subtitles | هو ليس المتصيّد الشبحي هو حقيقي |
Neyin gerçek olduğu Walter'ı pek ilgilendirmiyor gibi. | Open Subtitles | يبدو أن ما هو حقيقي لا يهم (والتر) كثيراً. |
Oraya taşındığımızdan beri neyin gerçek olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لست أدري أي أمر هو حقيقي ما عدت أعرف ذلك منذ انتقالنا إلى هناك |
Artık neyin gerçek olduğunu bilmiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | كنت لا تعرف ما هو حقيقي بعد الآن ، أليس كذلك؟ |
Galiba aklımı kaybediyorum. Neyin gerçek olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | أشعر كما لو كنت أفقد عقلي لا أستطيع تمييز ما هو حقيقي |
Neyin gerçek olduğunu artık ben de bilmiyorum Yalnızca... keşke burada olsaydın. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما هو حقيقي بعد الآن أتمنى فقط لو كنتَ هنا |
Bu gerçek mi yoksa sadece rüya mı? | Open Subtitles | هَلْ هو حقيقي أَو فقط حلم؟ |
Bak neyin gerçek olduğunu biliyorum. Ve Bu gerçek. | Open Subtitles | -أنا أعرف ما هو حقيقي ، وهذا حقيقي |
Bu gerçek, tamam mı? | Open Subtitles | هذا هو حقيقي , موافق؟ |
Bu doğru ya da olası ise, orada bir kelle avcısı var ve her istediği kişinin görünümüne bürünebiliyor. | Open Subtitles | إذا هو حقيقي أو محتمل،... ... بأنكتقول- بأنّ هناك شخص ما مثل هذا هناك،... ... هذاصيّادالوفرة- هو يمكن أن فقط يصبح أي واحد. |
Ben de biraz kendimden uzaklaşırım, farklı bir bakış açısı kazanıp neyin gerçek olduğuna odaklanabilirim diye düşündüm ve bir de baktım ölmüşüm. | Open Subtitles | لذلك ظننت بأنه يجب أن أخرج عن النطاق الطبيعي و أصبح موضوعية و أركِّز على ما هو حقيقي و فجأة, أنا ميتة |
O gerçek olabilir mi? | Open Subtitles | إنّه مذهل، هل هو حقيقي ؟ |
Neyin gerçek olduğu umurumda olmasın istiyorum. | Open Subtitles | لا أريد النظر لما هو حقيقي |
- Gerçek miydi? - Elbette gerçek! | Open Subtitles | ـ هو هو حقيقي ـ بالطبع كذلك |
"Bu yerin gücü elle dokunulabilir derecede gerçektir" | Open Subtitles | هذا المكان ذو القوى هو حقيقي ويمكن إيجاده ودخوله، |
Bahsettiğiniz kurabiyeler gerçek mi, sembolik mi? | Open Subtitles | كعك السكر الذي تتحدثين عنه، هل هو حقيقي أم رمزي؟ |
Gerçek olan gerçek kalacak, Annie. İşimiz o gerçekle baş etmek. | Open Subtitles | ما هو حقيقي سيكون حقيقي عملنا هو التعامل مع تلك الحقيقة |
Bu düş bana, şu anki uyanışım kadar gerçek geliyor. | Open Subtitles | الحلم هو حقيقي الآن تماماً مثل حياتي اليقظة |
Gizli servisle ilgili söylediklerin doğru mu? | Open Subtitles | هل هو حقيقي ماقلتة حول الخدمة السرية البريطانية؟ |
Bir seferinde, neyin gerçek olduğundan emin olamadığın için beni aramıştın. | Open Subtitles | لقد إتصلت بي ذات مرة، لأنك لم تثق بنفسك في تمييز ما هو حقيقي. |
turquare@gmail. com Ancak zaman öğretebilir bize neyin gerçek ve neyin efsane olduğunu. | Open Subtitles | الوقت وحده هو من يستطيع أن يعلمنا ما هو حقيقي وما هو اسطوره |