"هو نفسه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Aynı kişi
        
    • eskisi gibi
        
    • aynı şey
        
    • Ta kendisi
        
    • aynı gün
        
    • Kendisi de
        
    Sizdeki mektubu yazan kişiyle çocuğu kaçıranın Aynı kişi olduğunu nasıl bileceğiz? Open Subtitles وأنيّ لنا بمعرفة أنّ الخاطف هو نفسه من كتب الخطابات التي لديك؟
    Şunu hayal edebilirsiniz, İngilizce yazan O kişi, dağdan gelen çocukla Aynı kişi. Lübnan Dağı'ndaki bir köyden. TED نستطيع أن نتخيل أنه هو نفسه الذي يبدع بالإنجليزية، هو ذاته الذي أتى من الجبل. من قرية في جبل لبنان
    Aşırı alkollü gecelerin sayısı çok olursa beyniniz asla eskisi gibi olmayabilir. Open Subtitles بضع ليال من الإفراط في الشرب وعقلك قد لا يكون هو نفسه
    Bir süre önce felç geçirdi ve o zamandan beri eskisi gibi değil. Open Subtitles كان لديه السكتة الدماغية منذ بعض الوقت، ومنذ ذلك الحين لم يكن هو نفسه.
    Ve yine, hayatın fiziksel olarak kesilmesi ölümle aynı şey değildir. TED لذلك مجددا، التوقف الجسدي للحياة ليس هو نفسه كما الموت.
    Ta kendisi efendimiz, her zamanki kulumuz. Hayır dostum. Open Subtitles بل هو نفسه وخادمك الخاضع للابد
    Gün aynı gün, ama farklı şeyler gerçekleşiyor. Open Subtitles اليوم هو نفسه, لكن أشياء مختلفة تحدث.
    Bay Morley'in Kendisi de öldüğüne göre cevabı asla öğrenemeyeceğiz. Open Subtitles بما أن السيد "مورلي" هو نفسه ميّت لن نعرف الإجابة أبداً
    Katilin Aynı kişi olmadığını düşünmemin bir başka gerekçesi de bu. Open Subtitles وذلك سبب آخر لعدم اعتقادي أنّ القاتل هو نفسه
    Joe ve Lizzy Adler'ı öldüren kişinin Aynı kişi olduğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles اذا انت تعتقدين أن الشخص الذي قتل جو هو نفسه الذي قتل ليزي أدلر ؟
    Köstebekle beni takip eden kişi Aynı kişi muhtemelen. Open Subtitles على الأغلب هو نفسه من يلاحقني، وينتظر الوقت المناسب ليطلق النار علي
    Bu adamın geçen hafta sizi ezmeye çalışan kişi ile Aynı kişi olduğuna inanmam için nedenlerim var. Open Subtitles لدي سبب لأعتقد بأن هذا الرجل هو نفسه الذي حاول دهسك الأسبوع الماضي
    Bir daha asla eskisi gibi olamayız. TED لا يمكن أبداً أن يكون هو نفسه.
    Geri geldiklerinde ise Lucas bir daha hiç eskisi gibi olamadı. Open Subtitles وعندما عادوا , لم يكن لوكاس هو نفسه
    Yaşam standartları artık eskisi gibi olmayacak ama... Open Subtitles بطبيعة الحال, لن يكون مستوى معيشتهم ...هو نفسه بعد الآن, ولكن
    Ne zaman bir kadını terfi ettirmek istesem... tabuları yıkmak istesem... hep aynı şey oluyor: Open Subtitles تشجيع عندما أريد امرأة، وكسر المحرمات، هو نفسه دائما.
    Öyleyse aşk olmadan seks ile evlilik öncesi seks aynı şey mi? Open Subtitles حسنا إذن, هل الجنس بدون الحب هو نفسه الجنس قبل الزواج؟
    Acıyı dindiren aynı şey yargı gücünü de etkiler. Open Subtitles أتعلمين، الشيء الذي يسكّن ألمك هو نفسه الذي يشوّش حكمك.
    Sanırım Ta kendisi. Open Subtitles إعتقدت بأنه كان هو نفسه
    -Evet Ta kendisi, bravo! Open Subtitles نعم ، هو نفسه أحسنت
    Evet. Ta kendisi. Bay İktidarsız. Open Subtitles نعم، هو نفسه Mr. Limpdick.
    Gün aynı gün, ama farklı şeyler gerçekleşiyor. Open Subtitles اليوم هو نفسه, لكن اشياء مختلفة تحدث.
    Gün aynı gün, ama farklı şeyler gerçekleşiyor. Open Subtitles اليوم هو نفسه, لكن أشياء مختلفة تحدث.
    Kendisi de Bolşevik numarası yapmak zorundaymış. Open Subtitles وحاول التظاهر بأنه هو نفسه شيوعي
    Ailesi rehin alınmış ve hatta belki Kendisi de rehin alınmış olabilir. Open Subtitles عائلته رهينة وربما هو نفسه رهينة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more