"هو يعلم أنه" - Translation from Arabic to Turkish

• olduğunu biliyor
• farkında

Varisler kiminle birlikteyse, gücünde onda olduğunu biliyor .
هو يعلم أنه إذا كان لديك الورثة، فأنت تملكين كل القوة.

Hayır, kırmadın. Kel olduğunu biliyor.
كلا، لم تفعلي، هو يعلم أنه أصلع

Bunun için çok geç olduğunu biliyor.
. هو يعلم أنه متأخر جداً على ذلك

Varlığın farkında ise doğayla uyum içinde olmalıdır.
هو يعلم أنه إذا أراد أن يكون للشيء حضور، فلابد أن يأخذ برأي الطبيعة.

Söyleme. Yakalandığının farkında. Neden polisi aramadın ki?
لا,لاتفعلي,هو يعلم أنه ضُبط لماذا,لماذا لم تستدعي الشرطة؟

Evet, bir varilden fazlasının olduğunu biliyor.
أجل، هو يعلم أنه وضعنا في موقف حرج

Bir muhbir olduğunu biliyor, ama muhbirin Hill olduğunu bilmiyor.
هو يعلم أنه يوجد واشي, و لكن لا يعلم أنه (هيل).

Hayır. Dinleyin, bunun tuzak olduğunu biliyor.
لا, إنتبه, هو يعلم أنه فخ.

Başının dertte olduğunu biliyor. O...
هو يعلم أنه في مشكلة

- Bu sayede başının belada olduğunu biliyor!
لذلك, هو يعلم أنه في مأزق!

O gece arabayla gitseydi Etienne'in hâlâ yaşıyor olacağının farkında.
هو يعلم أنه لو أخذ السيارة في تلك الليلة آتيني سيكون على قيد الحياة

O da sıçtığını biliyor. Bunun farkında.
هو يعلم أنه أخفق

- Kusursuz olmadığının farkında.
- هو يعلم أنه لم يكن كاملا-