"وأردت" - Translation from Arabic to Turkish

• Ben de
• istedin
• istedim
• dedim
• istemiştim
• istiyordum
• diye
• istediğim
• ve ben
• isterim
• yüzden
• istediniz
• istemiştin

Evet, birkaç günlüğüne iş amaçlı gelmem gerekiyordu Ben de seni görmek istedim.
أجل، في الحقيقة أنا في المدينة لبعض الأيّام من أجل العمل، وأردت رؤيتَكَ.

Bir yerden geldin ama bir başka yerde olmak istedin.
أنت أتيت من مكان ما وأردت أن تكون بمكان آخر

- Warren. Angela lobiden aramamı istedi ama ben sizinle karşılaşıp tanışmak istedim.
‫الأستقبال قال لي أن أتصل لكنني رفضت ‫وأردت القدوم هنا لمقابلتك وجهاً لوجه

Ama biraz erken vardık. Ben de istasyondan buraya yürüyeyim dedim.
لكننا وصلنا بوقت مبكر وأردت أن آتي سيراً من المحطة

Bebek olayını duydum da çok üzgün olduğumu söylemek istemiştim.
لقد سمعت عن موضوع الطفل بأكمله وأردت إخبارك بمدى أسفي

Sanattan oldukça etkilenmiştim ve bunu yaptığım herşeye katmak istiyordum, işim dahil.
أنا متأثرة كثيراً بالفن، وأردت إدماجه في كل ما فعلته، وحتى عملي.

Blue diye bir herif var, gerçek adı değil tabii, lakabı falan herhalde, burnunu pis işlere sokmuş, hakkında ne bulabilirim merak ediyorum.
, ذلك ليس إسمه الحقيقي , إنه كُنية نوعاً ما .. ولكنه يمرّ بمشاكل جدّية وأردت أن أعرف ما الذي أستطيع إيجاده عنه

Hayatımda diğer adamın ortaya çıkmasını istediğim hiç bir buluşmam olmadı.
لم يكن من موعد في حياتي، إلا وأردت ألا يأتي مرافقي

ve ben bin yıldır insanlık yüzünden çürüyen dünyayı temizlemek istedim.
وأردت تطهيرا لها لآلاف السنين قيمة عفن قد أصيب من قبل،

Beni Orson Lisesi'ne davet ettiğiniz için çok teşekkür ettiğimi söylemek isterim!
وأردت فقط أن أقول شكرًا جزيلًا على دعوتي لمدرسة أورسن الثانوية العزيزة

iPhone daha yeni çıkmıştı ve Ben de havalı bir telefon istemiştim.
كما تعرفون، الآيفون كان قدر صدر لتوّه، وأردت أن أقتني هاتفًا وكان لطيفًا وأحدث إصدار.

Sen bu topraklarda mutluluk, huzur ve anlayış hakim olsun istedin.
وأردت أن يعم بين الأسر المتحاربة السلام والسعادة والتفاهم

Hâlâ senin sen olduğunu görmek için burada kalmak istedim.
وأردت أن أبقي هنا لأري إن كنت ما زلت أنت

Dinle, aramadığım için özür dilerim, ama buralardaydım ve sana vesikalık resmimi, programı falan getireyim dedim.
أنا آسفة أنني لم أتصل لكنّي كنت بالحيّ وأردت أن أحضر لك أول عمل والشريط وتلك الأمور تفضّل

Hatırlıyorum, 19 yaşındayken, ilk sanat sergimi açmak istemiştim ve tüm dünyanın da bundan haberdar olmasını istemiştim.
أتذكر عندما كنت في 19 من عمري أردت بالفعل أن أقيم معرض الفنون الجميلة الأول الخاص بي وأردت أن يعرف العالم أجمع بذلك

Bir Fred Astaire olmamı istiyordu. Ben Marcus Welby olmak istiyordum.
أرادت أن أصبح المغنى فريد آستير وأردت أن أصبح د.ماركوس ويلبى.

- İşten şimdi çıktım ve nasılsın diye merak ettim.
أنا فقط غادرت العمل وأردت أن أعرف كيف هي أحوالك

Merhaba, ait olduğu adresi öğrenmek istediğim bir telefon numarası var.
لدي رقم هاتف وأردت أن أعرف إن كان يمكنك إعطائي العنوان

Bilmenizi isterim ki Avustralyalılar hakkında duyduğunuz pek çok şey doğru.
وأردت أن أخبركم أن الكثير من الأشياء التي سمعتموها حول الأستراليين صحيحة.

Kadınlarla konuşmakta pek iyi değilim, ve seninle birlikte olmayı gerçekten istiyorum bu yüzden aşk test ediciyi bana yardım etmesi için buraya kadar getirdim.
لست بارعاً في التكلم مع النساء وأردت حقاً التعرّف عليك. لهذا جلبت معي جهاز مقياس الحب ليساعدني.

Yeterince hazırlanmadan yola çıkmak istediniz, çıktık. Buraya ilk varanlar olmak istediniz. Ve öyle de oldu.
انت أردت المغادره بدون معدات وفعلنا هذا وأردت ان تكون أول الواصلين وهذا ما حصل

Jenny'yi filmde ona bindirmek istemiştin. ve o da korkmuştu.
وأردت لـ " جيني " العمل في التصوير وكانت خائفة