| Ben de o kadar iyi değilim, ama bir deneyelim derim. | Open Subtitles | حسناً، وأنا كذلك لستُ بخير. ولكن أعتقد أنه يجب أن نحاول |
| Tarihin, olması gereken gibi olmasını istiyorsun, Ben de öyle. | Open Subtitles | وأنت تريد للتاريخ أن يصير إلى أحداثه الصحيحة، وأنا كذلك |
| Bir aileyi daha mahvetmek istemediğini söylemiştin. Ben de istemiyorum. | Open Subtitles | قلتَ أنّك لا تحتمل تدمير عائلة أخرى، وأنا كذلك أيضاً |
| Bu da böyle birşey. Onların 5 yıllık planları vardır, Benim de. | Open Subtitles | إنه نفس الشيء لديهم الخطط الخماسية، وأنا كذلك |
| Zorlandığımız zamanların en güçlü iki kelimesi: Ben de. | TED | إن أقوى كلمتين يمكننا سماعهم عندما نكون في حالة كفاح: وأنا كذلك. |
| Ama bu savaş, herkes askere yazılıyor. Hemen gidiyorlar. Ben de gidiyorum. | Open Subtitles | لكنها الحرب يا أنسة أوهارا والجميع ذاهبون للتطوع فوراً وأنا كذلك |
| - Ben de. Ama işleri organize etmek için yapmam gereken çok şey var. | Open Subtitles | وأنا كذلك ، ولكن هناك الكثير من الأعمال التي يجب إنجازها بالخارج |
| - Seni gördüğüme sevindim, Ken. - Ben de, Terry. Konuşacak çok şeyimiz var. | Open Subtitles | كان من دواعى سرورى أن رأيتك وأنا كذلك ، هناك كديث كثير عن |
| - Hapşırdığını ilk defa görüyorum. - Ben de. | Open Subtitles | ـ إنها المرة الأولى التي أراه فيها يعطس ـ وأنا كذلك |
| Ben de. Kaçıp gidebiliriz. Otobüs parasını birinden ödünç alırız. | Open Subtitles | وأنا كذلك ، قد نتمكن من العرب من المدينة واقتراض ثمن تذكرتيّ الحافلة |
| Yeminin kutsallığına inanırım. Bir insan ve Federal Hükümet'in üyesi olarak, Ben de öyleyim. | Open Subtitles | تتحدث وكأنك رجل وزميل بالمكتب الفيدرالي، وأنا كذلك. |
| Ama mesele, kendimi iyi hissetmemi istemendi ve Ben de iyi hissediyorum. | Open Subtitles | لكن ما أقصده أنك أردتني أن أشعر بالتحسن من شكلي ، وأنا كذلك |
| Ben de öyle. Sadece elimden geleni yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | وأنا كذلك أنا فقط أحاول أن أكون أحسن ما يمكن |
| Amerikan olacaklar. Linda Amerikan, Ben de Amerikanım. | Open Subtitles | سيكونون أمريكيين ليندا أمريكية وأنا كذلك |
| Bu topraklar hala bana yabancı, ve Ben de onlara. | Open Subtitles | هذه الأرض ما زالت تبقى أجنبيه لي: وأنا كذلك |
| Bu topraklar hala bana yabancı, ve Ben de onlara. | Open Subtitles | هذه الأرض ما زالت تبقى أجنبيه لي: وأنا كذلك |
| - Hatırlıyorum. Oradaydım ben. - Ben de. | Open Subtitles | ـ أنا أتذكر ذلك, لقد كنت هناك ـ وأنا كذلك |
| Benim de öyle. Bu gece onun köşesine ihtiyacım var. | Open Subtitles | وأنا كذلك ، أحتاج إلي عاموده الصحفي الليلة |
| - Kılıf olarak Bence de iyi bir fikir. | Open Subtitles | وأنا كذلك أعتقد أنها فكرة جيدة ولكن كغطاء |
| O benim herşeyim, ve Bende onun için öyleyim. | Open Subtitles | إنها كل شيء بالنسبة إليّ وأنا كذلك بالنسبة لها أيضاً |
| Aynen ama bahse girerim senin hikayende kotilyon dansında yumruklaşma yoktur. | Open Subtitles | وأنا كذلك . على الرغم أننى أراهن لم تتضمن نوعية مشاكلى. |
| Bilmukabele efendim. | Open Subtitles | . وأنا كذلك , سيّدي |