"واحدةً" - Translation from Arabic to Turkish

    • tane
        
    • birini
        
    • birisi
        
    • tek bir
        
    • biriydi
        
    • biriydim
        
    • bir tanesini
        
    • teker
        
    • bir kez
        
    Bir bebek istiyordum. Şimdi Tanrı kucağıma bir tane indirdi. Open Subtitles أردت طفلاً، والآن وهبني الرب واحدةً بحضني.
    Evet, ne olur ne olmaz diye yanımda bir tane getirmiştim. Open Subtitles لدي عملات 20 فقط هل معك 100 ؟ أجل أحضرت واحدةً للضرورة
    Bu beyaz altın. İthal. Bir daha ki sefere sana da bir tane alırım. Open Subtitles ذهبيّة بيضاء، مستوردة، لابدّ أن أجلب لكَ واحدةً عندما أجدكَ المرة القادمة
    Kıtlığı sonlandırması gereken bir bitki en trajik kıtlıklardan birini yarattı. TED نباتٌ كان من المفترض أن ينهي مجاعة خلق واحدةً من أفظع المجاعات.
    Tabi, çok paralı birini soyarsam başka. Open Subtitles إلاّ إذا سرقتُ شخص بحوزته مال كثير، فإذاً ليس عليّ أن أسرقَ إلاّ مرةً واحدةً فقط
    Bir çizik daha yapmak isterdim ama görünüşe göre birisi benden erken davranmış. Open Subtitles سأكون سعيدةً بإعطائك واحدةً آخرى ولكن يبدو أن هنالك من وصل إليك أولاً
    Argonautlar tek bir güvercin serbest bıraktı ve iz bırakmadan yolundan gittiler. TED أطلقَ المغامرون حمامة واحدةً وأسرعوا في عقبها حتى يعبروا بأمان.
    Kendine de bir tane yolla ve "sedir" olarak değiştir. Open Subtitles أرسلي واحدةً لنفسكِ "بديل كلمة "زنزانة سجن " اكتبي "أريكة
    Aslında müşterilerinden biri olsaydım bir tane senden, bir tane de sen alışverişteyken yedeğinden sipariş ederdim. Open Subtitles في الحقيقة, لو كنتُ واحداً من زبائنك, كنت لأطلب واحدةً منكِ مع واحدة احتياطية عندما تكونين في المتجر
    Erkekler için bir tane açtım. Kızlar için de açmayı düşünüyorum şimdi. Open Subtitles أنشأت واحدةً للصبية، والآن أعتزم إنشاء واحدةٍ للفتيات.
    12 saat sonra bir tane daha vereceğiz. Open Subtitles و سنُعطيكِ واحدةً أُخرى لتأخذيها بعدَ 12 ساعة
    O yüzden, gelecek sefer canınız sosisli çektiğinde bunlardan bir tane alın. Open Subtitles لذا عندما تشتهون الهوت دوغ، تناولوا واحدةً من هذه.
    - Yüzüne sürekli bir tane çizmemi ister. Open Subtitles لذا هو دائماً يظطرّني أن أرسم واحدةً على وجهه
    Kızlarımdan birini daha öldürmeden o herifi yakalamak istiyorum, hepsi o. Open Subtitles أريد القبض على هذا الرجل قبل أن يقتل واحدةً أخرى من فتياتي
    Haklısın. Sönmüş mumların kokusunu alacak. En azından birini yakmalı. Open Subtitles صحيح، ستشم رائحة الشموع المحترقة لذا سأشعل شمعةً واحدةً على الأقل
    Kızlarımdan birini daha öldürmeden o herifi yakalamak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أقبض على هذا الرجل قبل أن يقتل واحدةً أخرى من فتياتي
    İçmedim. İki şişe satın almıştım. birini lavaboya döktüm. Open Subtitles أنا لم أشربها، لقد إشتريت زجاجتين سكبتُ واحدةً منهم
    Sanki birisi bir düğmeyi çevirdi de, güneşli günler birbiri ardına gelir oldu. Open Subtitles .كما لو أنّ أحدهم قد ضغط على زرّ تبديل، أتت الأيام المشمسة واحدةً تلو الأخرى
    Araştırmamı tamamlamama sadece tek bir adım kaldı! Open Subtitles أنا بعيدٌ خطوةً واحدةً فقط من إكمالِ بحثي
    İlk resimlerimden biriydi. Open Subtitles كانت واحدةً من أوائل اللوحات التي رسمتُها
    Artık sandığınız canavar değilim! bir zamanlar... sizlerden biriydim. Open Subtitles لست المتوحّشة التي تظنّونها فيما مضى كنتُ واحدةً منكم
    Lütfen, bir tanesini devirsen o da şansındandır. Open Subtitles أرجوك. ستكون محظوظاً إن أسقطت واحدةً حتّى
    Aşık olduğum bütün o soylu hayallerin teker teker ölüyor. Open Subtitles كلّ أحلامك الشريفة التي أحببت رأيتها تذوي واحدةً تلو الأُخرى.
    Aramızda sadece bir kez terapiye giderek iyileşebileceğini düşünen biri var mı? TED بعد كل شيء ، من يعتقد منكم أنه بامكانه الذهاب للعلاج مرة واحدةً فقط فيتعافى؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more