"واحدة لكن" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir
        
    Kurallara uyan biri bir kez saldırır, ama tekrar yapması için yine kışkırtılmalı. Open Subtitles شخص يتبع القانون قد يثور مرة واحدة لكن ليكرر الأمر سيحتاج لإستفزاز مماثل
    bir seferlik olması gerekiyordur, ama bittiğinde, elde edilecek başka güçler olur. Open Subtitles مفترض بها ان تكون لمرة واحدة, لكن عندما تنتهي, هناك نفوذ يكتسب
    Sadece ufak bir öpücüktü Melissa'dan ayrıldıktan sonra görüşmeye başladık. Open Subtitles لقد كانت مجرد قبلة واحدة لكن بعد انفصالهما بدأنا نتواعد
    Elimizde bir dedektör kamyon var ama yayının bu köyden gelme ihtimali var. Open Subtitles لدينا فقط مفتش بشاحنة واحدة لكن هناك احتمال أن تكون آتية من القرية
    Bunu sadece bir kez söyleyeceğim ancak bence biraz boş vermişsin. Open Subtitles سأقول فقط هذا مرة واحدة لكن أشعر أنّك لا تهتمين قليلًا
    İklim değişikliği tek bir ülkede çözülemez ancak tüm dünya birlikte çalışırsa çözülebilir. TED تغير المناخ لا يمكن حله بواسطة دولة واحدة لكن يجب حلها بعمل كل العالم سوياً.
    bir keresinde onunla konuşma fırsatı yakalamıştım ama nahoş bir şey olmuştu. Open Subtitles كانت لدينا فرصة للتحدث مع واحدة لكن شيئاً غريباً حدث
    Belki de tüm insanların bir tek büyük ruhu var, paylaştığı. Open Subtitles ربّما كلّ الرجال حصلوا على روح عالية واحدة لكن لكلّ شخص جزء
    Ve bu yalnızca ayın bir döngüsü sürecinde gerçekleşti. Open Subtitles ولقد كان لمرة واحدة لكن لدورة قمرية واحدة
    bir resmini asacak, ama bir şartım var. Open Subtitles أنه سَيُعلّقُ لوحة واحدة لكن هناك شرط واحد
    bir tane var, ama nerede olduğunu ve ne yaptığını bilmiyorum. Hiç bir fikrim yok. Open Subtitles يوجد عندي واحدة لكن ماذا تفعل الان واين تكون ، لا يوجد لدي فكرة
    Sadece tek bir gösteri yapıyorum, ancak dürüst olmak gerekirse, Bugünlerde işlerin çoğunu adamlarım yürütüyor. Open Subtitles في الحقيقة انها خدعة واحدة لكن الجماعة يقومون بالعمل على اكمل وجه
    Onunla sadece bir kez karşılaştım, ama sonra, ben... Open Subtitles , لقد قابلته مرة واحدة . . لكن بعد ذلك , أنا
    Onunla sadece bir kez karşılaştım, ama belki başlangıç olarak onunla konuşmayı deneyebilirim. Open Subtitles , لقد قابلته مرة واحدة . . لكن ربما علي ان أبدأ بالتكلم معه أولاً
    Yeni bir tercüman bulduk ama, o da İngilizce konuşamıyordu. Open Subtitles وجدنا واحدة لكن حسناً, هي لاتتحدث الإنجليزية
    bir kolunu kaybettiğini duymuştum, ama görünüşe göre ikisini de kaybetmişsin. Open Subtitles لقد سمعت أن لديك ذراعا واحدة لكن يبدو أنك فقدت الإثنتين الآن
    O diziyi bir kere izledim ama bana garip gelen birşeyi söyleyim mi? Open Subtitles أتعلمون .. لقد رأيت ذلك المسلسل مرة واحدة لكن علي إخباركم ماهو الغريب حقاً بالنسبة لي
    bir kere çıktım, ikincisi olmaz, asla olmaz. Open Subtitles , خرجت مرّة واحدة , لكن ليس مرّتين إطلاقاً
    Aslında bir numara biliyorum ama kimseye söylememelisiniz. Open Subtitles انا لدي خدعة واحدة لكن يجب ان لا تخبرا احدا
    Bu adamın sadece bir götü var ama göt kremini yüzüne sürüyor diye kafanız karışmasın sakın." Open Subtitles هذا الرجل لديه مؤخرة واحدة لكن لا تتشوشوا لأنه أيضاً يستعمل مرهم مؤخرته على وجهه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more