"وارادت" - Translation from Arabic to Turkish

    • istedi
        
    • istiyordu
        
    Bunu size yardım etmek için yaptığını tarafsız bir kaynağın bilmesini istedi. Open Subtitles وارادت مصدر مستقل لتأكيد انها تعمل لحسابك
    Seninle tanışmak istedi. - Paco. Open Subtitles ولكنها تشعر بالإهتمام بما نفعل وارادت القدوم
    Annem aradı dün gece. Her zaman yapmak istediği şeyi yapmak istedi. Open Subtitles امي اتصلت البارحة وارادت ان تفعل الشيء الذي لطالما ارادت فعله
    Sen öğrenmeden önce bunu kendi türünün öğrenmesini istiyordu ve onlara kiminle birlikte olduğunu anlatacaktı. Open Subtitles قبل ان تعرفها هي ارادت ان تعرف نوعها وارادت ان تخبرهم مع من هي كانت
    Kruczynski mutlu değildi. Hayatına devam etmek istiyordu. Open Subtitles لم تكن سعيدة وارادت ان تفعل هذا
    Üstüne meyve suyu döktü, okul için temiz giyinmek istedi. Open Subtitles لقد سكبت العصير على قميصها وارادت قميص نظيف للمدرسة
    Bebeğini doğurdu, kucağıma bebeği aldım ve adadan ayrıldım San Francisco'da indim ve basın benimle görüşmek istedi çünkü adaki üç hafta beni Hindistan ilişkilerinde uzman yaptı. TED لقد أنجبت، وأستقبلت طفلها، وغادرت الجزيرة، هبطت في سان فرانسيسكو، وارادت الصحافة الحديث معي لأن أسابيعي الثلاثة على الجزيرة جعلتني خبيراً في الشئون الهندية.
    Babanla evli değillerdi ama buna rağmen ama buna rağmen, seni o kadar çok seviyordu ki seni yanına almak istedi. Open Subtitles ولم تكن متزوجة من ابيك حتى... وحتى وإن احببتك كثيراً و... وارادت ان تحتفظ بك...
    Çok üzüldü ve bildiklerini ifşa etmek istedi. Open Subtitles لقد كانت منزعجة جداً وارادت فضح ذلك
    Ona biraz para ödünç verdim, o da bana teşekkür etmek istedi. Open Subtitles لقد اقرضتها بعض المال وارادت ان تشكرني.
    Dövme yaptırmak istedi, ben de yaptırdım. Open Subtitles وارادت رسم وشم فرسمته لها
    ve herşeyin mükemmel olmasını istedi.. Open Subtitles وارادت ان يبدو كل مثالي ورائع
    Hayatına devam etmek istiyordu. Open Subtitles لم تكن سعيدة وارادت ان تفعل ذلك
    Hayatına devam etmek istiyordu. Open Subtitles وارادت ان تفعل هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more