Bir hafta önce, kendi şovumun yıldızıydım, Ve şimdi Hemşireleri geri çeviren adamım. | Open Subtitles | قبل أسبوع كنت نجم في عرضي الخاص والآن أنا الشخص الذي رفض الممرضات |
Charlie orada hayatımı kurtardı Ve şimdi bende onun parasıyla ilgileniyorum. | Open Subtitles | تشارلي أنقذ حياتي في السجن والآن أنا مسؤول عن أموال تسويته |
4 ay izin yaptım şimdi de işe dönmeye hazırım. | Open Subtitles | وأخذت أربعة أشهر إجازة والآن أنا جاهزة للعودة إلى العمل |
Ben evlenmek istemediğim zaman sende istememiştin, Şimdi ben istiyorum. | Open Subtitles | عندما لم أرد الزواج، كنتم تلحون علي والآن أنا راغب |
Ve şimdi de ben gidiyorum. | Open Subtitles | والآن أنا كذلك سأغادر رجل شرطة سكران ومفلس ويحتاج للمخدرات |
Şu, şu emlak bürosundaki berbat işe girdim, bütün ayak işlerini ben yapıyordum Ama şimdi yılda 100,000 $ civarında kazanıyorum. | Open Subtitles | وقمت باستلام تلك الوظيفة في مكتب العقارات كنت عمليا المرمطون والآن أنا أنظر قدما إلى رقم من 6 خانات أنا ذكي |
- Artık Amerika'da yaşıyor ve araba parçası satıyorum. - Hı, hıı. | Open Subtitles | والآن أنا أعيش في أمريكا وأقوم ببيع قطع السيارات |
Ve Şu anda bu rüyalar ülkesindeyim. Neler hissettiğimi tahmin edebilirsin. | Open Subtitles | والآن أنا في هذا المكان المذهل يمكنِك أن تتصوري كيف أشعر |
Artık ben bunun hem mümkün olduğunu hem de nasıl yapılacağını biliyorum. | Open Subtitles | والآن أنا أعرف أنه ليس أن ذلك ممكنا فحسب بل كيفية بناؤها |
Şimdi ise, zincire vurulmuş haldeyim, tıpkı halkım gibi ve başımı eğerek selamlamak zorundayım. | Open Subtitles | والآن أنا مقيّد، مثل شعبي، وعلي أن أحني رأسي |
- Buraya arkadaşımla geldim, ama onu kaybettim, Ve şimdi tamamen yalnızım. | Open Subtitles | , جئت إلى هنا مع صديقتي , لكنني فقدتها والآن أنا وحيدة |
500 yıl boyunca yanımda olan oydu Ve şimdi tamamen yalnız kaldım. | Open Subtitles | كانت الشخص الوحيد الموجود دائماً خلال 500 عام، والآن أنا وحيد بالكامل. |
Ve şimdi ben kızlardan biriyle evleniyorum ve tamamen panik olmuş haldeyim. | Open Subtitles | والآن أنا سأتزوج واحد من هؤلاء البنات وأنا مرعوبة جدا حيال هذا |
Babamı aramaya geldim, Ve şimdi anneyim. | Open Subtitles | وقد جاء تبحث عن لي عنق الرحم، والآن أنا أم. |
şimdi de oğlumun da bu yükü sırtlandığını görüyordum. | TED | والآن أنا أرى ولدي يحمل هذا العبء أيضًا. |
Aptal bir tuğla Ve şimdi de kundakçı mı oldum? Hayır, hayır. | Open Subtitles | , طابوقة غبيّة واحدة والآن أنا مُشعل حرائق ؟ |
Son birkaç ilişkimde senin gibi düşünen insanlarla çıkmıştım Ve şimdi ben de senin gibiyim. | Open Subtitles | أعتقد أني واعدت أناس مثلك في علاقات ماضية والآن أنا مثلك |
Onunla sadece konuşmak istedim. Evet, şimdi de ben seninle konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | كنت أرغب أن أتحدث إليه - نعم، والآن أنا أتحدث إليك - |
Bütün hayatım boyunca bu hikâyeyi bana anlattın Ve şimdi de ben sana anlatıyorum. | Open Subtitles | كنت تروي ليّ هذه القصة طوال حياتي والآن أنا أرويها لك. |
Sabahleyin şans getirsinler diye giymiştim Ama şimdi lanetli olduklarına ikna oldum. | Open Subtitles | لبستهم هذا الصباح من أجل الحظ الجيد والآن أنا مقتنعة أنها ملعونة |
Ama şimdi haberleri bile izleyemiyorum. | Open Subtitles | مثير فوق الصحنِ قَبْلَ شهر، والآن أنا لا أَستطيعُ رُؤية الأخبارِ حتى. |
Senin yaptığın kodlar üstün bir zekâ tarafından değiştirildi. - Artık biyolojik bir saatli bombayım. | Open Subtitles | لقد قمت بصنع كائن له ذكاء متفوق والآن أنا كائن بيولوجي شرس |
Senin kim olduğunu bilmiyorum, evlat, ve Şu anda, umrumda bile değil. | Open Subtitles | , لا أعرف من أنت , بني والآن , أنا لا أهتم |
Artık ben onun adını ve yüzünü biliyorum. O da benim ismimi ve yüzümü biliyor. | Open Subtitles | والآن أنا أعرفه إسمه ووجهه وهو كذلك يعرفني |
Şimdi ise, zincire vurulmuş haldeyim, tıpkı halkım gibi ve başımı eğerek selamlamak zorundayım. | Open Subtitles | والآن أنا مقيّد، مثل شعبي، وعلي أن أحني رأسي |
Şimdi size pek de sormaya can atmadığım bir soru soracağım. | Open Subtitles | والآن أنا بحاجة إلى أن أسألكي ؟ سؤالاً لست فخورةً به |