"والآن نحن" - Translation from Arabic to Turkish

    • Ve şimdi
        
    • Şimdi de
        
    • Şimdi ise
        
    • şimdi biz
        
    • Şimdiyse
        
    • ve artık
        
    Ve şimdi bir çok yönden o limitlere geldik. TED والآن نحن بكل تأكيد نتجاوز هذه الحدود على عدة جبهات
    Bu deneyim, hayatlarımızı değiştirdi. Ve şimdi biz, bu deneyimi değiştirmeye çalışıyoruz. TED لقد غيرت هذه التجربة حياتنا. والآن نحن نسعى لتغيير التجربة.
    Ekonomik gelişimin kolay kazanımlarını kullanıp bitirdik Ve şimdi daha zor sorunlara geçiyoruz. TED لقد تعودنا على الفوز السهل نتيجة النمو الاقتصادي، والآن نحن ننتقل إلى مشاكل أصعب.
    Polimeri içine yerleştirdik, Şimdi de suyu ekliyoruz. TED لقد غرسنا البوليمر في الداخل، والآن نحن نضيف الماء.
    Bir hafta önce, burası toksik bir araziydi, Ve şimdi ise... ilk hasatımızı kaldırıyoruz. Open Subtitles قَبْلَ إسبوع، هذا المكانِ كَانَ أرض مُقفَرّة سامّة، والآن نحن نحصل على حصادنا الاول
    Mercanlar uzun zamandır mücadele ediyorlar ki şimdi biz de öyle. TED ودائماً ما تلعب الشعاب المرجانية اللُعبة الطويلة المدي، والآن نحن كذلك.
    Şimdiyse banyo kapısındaki yarıktan tuvalet kâğıdı atmamız için birbirine homurdanan iki vahşi hayvan gibi olduk. Open Subtitles والآن نحن ثنائي من الحيوانات الجامحة نصرخ على بعضنا لرمي بعض ورق المرحاض عبر الشق الموجود في باب الحمام
    Yani, elimizde hedef ve sorunlar vardı Ve şimdi çözümlerin ne olduğunu bulmamız gerekiyordu. TED إذا، كان لدينا هدف وكانت لدينا قضايا، والآن نحن بحاجة إلى معرفة ما هي الحلول.
    Mağaralarda başladık, sonra klanlara ve kabilelere, sonra köylere ve kasabalara taşındık Ve şimdi hepimiz küresel vatandaşlarız. TED بِدءاً من الكهوف، وانتقالاً إلي العشيرة والقبيلة، ثم إلي القُري والمدن، والآن نحن جميعاً مواطنون عالميون.
    Bu bir neden sosyal organizasyonların avcı toplayacı köylerden ilkçağ devletlerine, imparatorluklara kadar oluştuğuna dair Ve şimdi küreselleşmiş dünya içinde oldumuza dair. TED وهذا هو السبب نمو التنظيم الإجتماعي الذي ذهب من مجمع قرية الصيادين إلى الدولة القديمة ، والإمبراطورية، والآن نحن هنا في عالم العولمة.
    Ve şimdi bu kadar yaklaşmışken, tam yakalayacakken... Open Subtitles والآن نحن قريبين للغاية عندما أخيراً أنتهينا
    Bunun amacı savaşları önlemekti Ve şimdi arabalarımıza petrol yetmediği için küplere biniyoruz. Open Subtitles الذي يُقْصَدُ تَفادي الحروبِ، - والآن نحن فقط نُفجّرُه لأن إسْتِنْفاذ بنزينِ سيارتِنا.
    Nova Grubu ile buranın arasında sınır koyabilmek için kendi hayatımı ortaya koydum, Ve şimdi NTAC'dan onlardan birini mi kaçırıyoruz? Open Subtitles لقد عرضت حياتي للخطر لأحمي هذا المكان من نوفا والآن نحن الذين نخرجهم من القيادة الدولية
    Ve şimdi burada, bu salak labirentte mumyayı ararken kaybolduk. Mumya mı? Open Subtitles والآن نحن هنا تائهون في هذه المتاهة الغبيّة بحثاً عن المومياء
    İki bankacıyı dolandırdık, Şimdi de bir tren istasyonundayız. Open Subtitles قمنا بخداع المصرفي، والآن نحن في محطة سكة الحديد
    Şimdi de sizlerle saraydayız, herkes gece boyunca bayram yaptı. Open Subtitles والآن نحن نأخذك إلى القصر, حيث كل شخص يحتفل طوال الليل.
    Şimdi ise, yapabileceği şeyi düşününce konuşmaya çekiniyoruz. Open Subtitles كلانا تحدث معه, والآن نحن خائفين من التحدث معه بسبب ما يمكن أن يقوم به
    Şimdi ise bu haldeyiz ki artık her neyse durumumuz aynı şeyi sipariş ettin. Open Subtitles والآن نحن نفعل هذا، أياً كان هذا، وأنت تطلب نفس الشيء.
    Şimdiyse cevabı bulmaya yaklaştık. Open Subtitles والآن نحن قريبين من إيجاد الإجابة
    İlk kavgamızı yaptık, ve artık devam edebiliriz. Open Subtitles كانعندنامعركتناالأولى, والآن نحن يمكن أن ننتقل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more