"والخطأ" - Translation from Arabic to Turkish

    • yanlışı
        
    • yanlışın
        
    • yanılma
        
    • yanlıştan
        
    • neyin yanlış
        
    • ayırt
        
    • yanlışa
        
    • yanlışla
        
    • yanlış ve
        
    • veya yanlış
        
    • ya da yanlış
        
    • ve yanlış
        
    Bu doğruyu yanlışı ayırt edemeyen cahil birisi için nazik bir dildir. Open Subtitles وهل الكلام المهذب يكون مع بائع جوال، لايستطيع التفرقة بين الصواب والخطأ.
    Doğruyu ve yanlışı ayırt etmek için telif hakları uzmanı olmak gerekmez. Open Subtitles لاتحتاج أن تكون خبيراً في الممتلكات الفكرية لتعرف وتميز بين الصواب والخطأ
    Ama onlar doğru ve yanlışın güçlü hissine sahipti. Open Subtitles ولكن، كان لديهم قدرة فِطرية على التمييز بين الصواب والخطأ
    Milyonlarca yıldan fazla, farklılık ve seçim, farklılık ve seçim- deneme ve yanılma, deneme ve yanılma. TED لقد تم عبر ملايين السنين .. عن طريق التمايز والانتخاب التمايز والانتخاب التجربة والخطأ التجربة والخطأ
    Doğruyu yanlıştan ayırt edemiyor, sonuçların idrakinde değil. Open Subtitles لم يستطع التمييز بين الصواب والخطأ أو أن يفهم عواقب أفعاله
    Bu yeni Dünya'da neyin doğru, neyin yanlış olduğunukim biliyor ki? Open Subtitles من يعرف ما هو الصواب والخطأ في هذا العالم الجديد ؟
    "Ahlaki belirsizlik" ise "Televizyon programları, doğru ile yanlışı ayırt edebilmeme engel oluyor." TED الغموض الأخلاقي هي عروض تلفزيونية . التي لا تقوم على التميز في الفرق بين الصواب والخطأ.
    Doğruyla yanlışı ayırt edemez. Open Subtitles في عالم تنقلب فيه موازين الصواب والخطأ على عقبيها
    Doğruyla yanlışı ayıramıyor musun? Open Subtitles ليس لديك أي احساس بالصح والخطأ ربما لا .كيف
    Doğrusu, yanlışı bir kenara... beni fena halde köşeye sıkıştırdın. Open Subtitles بوضع الصح والخطأ جانباً لأنك تضعني في وضع مخيف
    Bana doğruyu ya da yanlışı anlatmak senin haddine değil. Open Subtitles لست فى موقف لتخبرنى بما هو الصواب والخطأ
    Doğruyu ve yanlışı ayırt edebilir ve çevresinde sahip olduğu yeri anlayabilirdi. Open Subtitles كان لديه حس أقوى بالصواب والخطأ وفهم متنامِ لمكانه في العالم
    Bir bok anlamıyorum ama doğru ile yanlışın farkını biliyorum! Open Subtitles ربما لا أعرف شيئاً لكنني أعرف الفرق بين الصواب والخطأ!
    Bu kız şu anda gerçeklerin... yada doğru ile yanlışın ne olduğunu ayıramıyor. Open Subtitles هذه الفتاه ليس لديها مفهوم عن الواقعيه او الفرق بين الصواب والخطأ
    Biliyorum, olay da burada yasaları incelemek için avukatları kullanabiliriz ama doğru ile yanlışın ayrımını gerçekten bilen kişiler gerekli bize. Open Subtitles أعلم , ولكن ها هو الأمر يمكننا الإستعانة بمحامون لتنفيذ القانون ولكن نحتاج حقاً لأشخاص يعلمون الفرق بين الصواب والخطأ
    Ve deneme yanılma yoluyla mucizeler yaratan sadece bu biyolojik sistemler değil. TED وليست فحسب النظم البيولوجية التي تبدع المعجزات عبر التجربة والخطأ
    Bunu hiç söylememeliydim... çünkü doğruyu yanlıştan ayırt etmedeki mükemmel yeteneğinle... kendini işbirlikçi gibi hissetmiş olursun. Open Subtitles لا , عليّ الا أقول هذا لأنكِ ستشعرين بما لديك من حس للصواب والخطأ بأنكِ كاملة بشكل أو بآخر
    Neyin doğru neyin yanlış olduğuyla ya da yakalanıp yakalanmamakla bir ilgisi yok. Open Subtitles لا شيء يتعلق بالصواب والخطأ ولا يتعلق بخوفي من أن يتم اكتشافي حتى
    Ve tüm iyi polisler gibi, o da kanunlara, doğruya ve yanlışa ve aralarındaki ince, kırılgan çizgiye inanıyor. Open Subtitles و هو مثل الشرطيين الجيدين هو يؤمن بالقانون... فى الصح, والخطأ... والخيط الرفيع الذى بينهما
    Çok yemem ve yanlışla doğru arasındaki farkı bilmem. Open Subtitles لن آكل طعام كثير ، ولا أعرف الفرق بين الصواب والخطأ
    Senin gibi alçaklar, yanlış ve doğru terimini tamamen değiştirdi. Open Subtitles انتم أيها الأوغاد من غيّـر معاني الصواب والخطأ
    Neyin doğru veya yanlış olduğuna, kimin deli olduğuna biz karar veririz. Open Subtitles نحن نقرر ماهو الصواب والخطأ من المجنون والعاقل
    Gerçekler yanıltıcı olabilir, söylentiler ise doğru ya da yanlış çoğunlukla açıklayıcı olurlar. Open Subtitles حسناً، الحقائق قد تكون خاطئة، بينما الإشاعات فتحتمل الصّواب والخطأ دوماً تكشف الحقائق
    Doğru ve yanlış hakkında meraklıydı. TED وكان يشعر بالقلق بشأن ماهو الصواب والخطأ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more