| annem aslında gerçekten kızgın değildi sadece babamın arkasını kolluyordu. | Open Subtitles | والدتي لم تكن خائفة عليّ فهي كانت تهتم لأمر والدي |
| O bir yıl boyunca annem, bir kez olsun göz yaşı dökmedi. | TED | وطوال تلك السنة، والدتي لم تبكي أبداً، ولا مرة واحدة. |
| Fakir bir okula gittiğimi hatırlıyorum, çünkü annem gereken 21 rupeyi, yani yaklaşık bir buçuk doları gereken sürede biraraya getiremiyordu. | TED | أتذكر أنني أرتدت مدرسه فقيرة, لأن والدتي لم تستطع جمع ال21 روبييه أو نصف الدولار المطلوب دفعه بالموعد المحدد |
| Annemi ne yaptığına dair bir fikri yok ama senin... | Open Subtitles | والدتي لم تكُن تعلم شيئاً عمّا يسعى إليه، لكن ماذا عنكِ؟ |
| Annemi ne yaptığına dair bir fikri yok ama senin... | Open Subtitles | والدتي لم تكُن تعلم شيئاً عمّا يسعى إليه، لكن ماذا عنكِ؟ |
| annem izin vermedi ama adam 'yapabilirsin' dedi. | Open Subtitles | ولكن والدتي لم تدعني ولكن هذا الرجل قال أنه بإمكاني ذلك |
| Seni aramaya çalıştım, ama annem izin vermedi, çünkü kız kardeşim kaçırıldı. | Open Subtitles | لقد حاولت الإتصال بك ولكنّ والدتي لم تسمح لي لأنّه قد تمّ اختطاف اختي |
| annem hiç dans edemezdi. | Open Subtitles | كلا ، والدتي لم تكن قادرة علي الرقص مطلقاً |
| annem öldüğünde, ortada yoktu. | Open Subtitles | ولكن عندما ماتت والدتي لم نعثر عليه في أي مكان |
| annem Alzheimer olmasaydı, büyük ihtimal senin gibi olurdum. | Open Subtitles | فلو كانت والدتي لم يصيبها مرض النسيان لكنت بمثل حالتك الآن |
| Evden çıkarken annem otobüse almama izin vermemişti. | Open Subtitles | والدتي لم ترد السماح لي بأخذه إلى الحافلة عندما غادرت. |
| annem öldüğünde onun için yapabileceğim bir şey yoktu. | Open Subtitles | . عندما ماتت والدتي.. لم يكن هناك اي شي لافعله |
| annem, onunla konuştuğunuz andan beri, ağlayıp duruyor. | Open Subtitles | منذ أن تحدثت إلى والدتي .. لم تتوقف عن البكاء أبداً |
| Ama hikâyemin esas konusu annem kimsenin bilmesine izin vermedi. | Open Subtitles | ولكن قصتي أن والدتي لم تسمح لأحد أن يعرف |
| Bana da olmuştu. annem hastalandığında hiç uyumadım. Çıldırıyorum sanmıştım. | Open Subtitles | تعرضت لمثل هذا الموقف من قبل غندما اشتد مرض والدتي لم أستطع النوم |
| annem sadece bir yargıçla evlenmenin üstesinden gelemedi, kardeşi hayatta çok şey başarmışken. | Open Subtitles | والدتي لم تتغلب لأنها لم تتزوج إلا قاضياً بينما أخوها نجح بجدارة. |
| annem ölmeseydi belki babam beni daha çok severdi. | Open Subtitles | اظن بانه كان سيحبني اكثر لو ان والدتي لم تمت |