"والشكر" - Translation from Arabic to Turkish

    • sayesinde
        
    • sayende
        
    • sağ
        
    • sayenizde
        
    • teşekkür
        
    • sayemde
        
    Ama bu sergi sayesinde öyleyim, bir Japon bebeğinin ruhu ardındaki ustalığı bana sahiden öğretti. TED ولكني كذلك، والشكر يعود لهذا المعرض، والذي بالفعل علمني الحرفيّة التي تكمن وراء روح الدمية اليابانية.
    Artık savaş bölgelerine aceleyle gitmek yoktu, fakat akıllı telefonum sayesinde hem anne hem de gazeteci olabilirdim. TED ولم يعد هناك اندفاع إلى ساحات الحروب والشكر لجهازي الذكي الجديد، بإمكاني أن أكون صحفية وأمًا في ذات الوقت.
    Geminin kontrolünü ele geçirdiklerinde, senin sayende, bana ihtiyaçları kalmadı. Open Subtitles عندما تحكموا بالسفينة بالكامل والشكر لك , لم يعد يحتاجوا إلي
    Çünkü sayende iki yabancıdan farkımız yok. Open Subtitles بسبب .والشكر لك نحن مازلنا غرباء عن بعضنا
    Merhum sevgilisi Max'le kaçacakmış. Charlie sağ olsun. Open Subtitles خططت للهروب مع عشيقها الذي هو الان ميت , والشكر لشارلي
    Hayır. Sizin sayenizde. Bütün günümü öbür tarafa geçmek için harcadım ve şimdi de onun hala burada olduğunu mu öğreniyorum. Open Subtitles لا، لا، لقد قضيت اليوم كله أبحث عن ضوء لعين والشكر لك
    Tekrar inandığı şey uğruna savaştığı için bana teşekkür etmeliydi. Open Subtitles والشكر لي فقد بدأ أبي بالصراع من أجل ما يؤمن به داخل قلبه
    Ama artık her şey değişti, Meyve Suyu Gevşetici sayesinde. Open Subtitles لكن كل ذلك تغير ، والشكر يعود لآلة "مستخلصة العصير"
    Babam gibi öncü insanlar sayesinde. Babanın bir öncü olduğunu söyleyebilirsin. Open Subtitles والشكر يعود للمضيفين القدامى مثل أباك بإمكانك أن تقولي أنه كان ..
    Gizemli kız sayesinde, güzel bir barış yapacaklar. Open Subtitles هما سيتوصلان إلى مصالحة سعيدة, والشكر للعذراء الغامضة
    Olayın 10 saat öncesinde yapılan uyarı ve mecburi tahliye sayesinde şu ana kadar tsunami ile doğrudan ilintili ölüm gözlemlenmedi. Open Subtitles حالياً لا حادثة إتسمت مباشرةً بالفيضان والشكر بدورنا لإنذار الساعات العشر والإخلاء الإلزامي
    Ata prestijimiz sayesinde yüksek memur olabildin. Open Subtitles أصبحتَ موظفاً كبيراً، والشكر لهيبة الأسلاف.
    Ana gezegeniniz kurtuldu sen ve arkadaşların hayatta kaldınız ve hepsi benim Sıfır Nokta Modüllerim sayesinde. Open Subtitles وأنت ورفاقك نجوتم والشكر لوحدات الطاقة الصفرية الخاصة بي
    Hapishanenin bu bölümünü ben kontrol ediyorum ama sayende, dünyadaki 54 dublörün kontrolü de artık bende. Open Subtitles أنا المسيطره على هذا الجناح من السجن، والشكر لكم، أنا أيضا أتحكم بـ 54 عميل حول العالم
    sayende sokağa düşeceğim. Pardon. Open Subtitles سينتهي بي المطاف في الشارع, والشكر لك سيدي.
    Ve sayende, üzerinde çalıştığım son dosya çözümsüz kaldı. Open Subtitles والشكر لك, آخر قضية عملت فيها ما تزال غير محلولة
    sayende, sonunda bunu doğru yapacak parayı buldum. Open Subtitles والشكر عائدًا إليكِ لأني أستطعت أخيرًا جمع المال للتقاط صورة جديدة
    Hematomayı almayı başardık Senin sayende yaşayacak. Open Subtitles لقد إستعطنا نزع كتلة الدم وقد نجت والشكر لك
    Merhum sevgilisi Max'le kaçacakmış. Charlie sağ olsun. Open Subtitles خططت للهروب مع عشيقها الذي هو الان ميت , والشكر لشارلي
    Elektronik sigara sağ olsun, her yerde bulunabiliyor artık. Open Subtitles والشكر للسجائر الإلكترونية فهو متوفر بوفرة
    Soytari olabilirim ama sayenizde yasayan bir soytariyim. Open Subtitles قد أكون أحمقاً ولكن أعيش كالأحمق والشكر لكِ
    Soytarı olabilirim ama sayenizde yaşayan bir soytarıyım. Open Subtitles قد أكون أحمقاً ولكن أعيش كالأحمق والشكر لكِ
    şimdi okul müdürü olduğu için bana teşekkür etmeli Türkiye'desin, değil mi? Open Subtitles والآن والشكر لي أصبح مديراً أنت في تركيا أليس كذلك؟
    Savaştaki en önemli adam öldü, sayemde. Open Subtitles الرجل الأكثر نفوذا في المجهود الحربي ميت , والشكر لي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more