Ama aynı zamanda da bu köydeki her kadının 18'ine girdiğinde... vampir olmasını sağlayan yüzyıllarca yıllık lanetin kalkmasını sağlayacak anahtar da aynı şey. | Open Subtitles | والشيئ الوحيد الذى يجعل تلك المدينه لا تعيش فى سلام بدون لعنه هى ان تجعل من كل فتاه تكمل سن ال 18 مصاصه دماء |
Sonra hatırladığım ilk şey yüzeye çıkmaya çalışmamız, ve kurtarma botuna ulaşmamız. | Open Subtitles | والشيئ التالي الذي أعرفه هو أنّنا كنّا نتقلّب من أجل التشبث بالطوف. |
O yüzden elde var bir. Diğer şey ise, bu çok heyecan verici bir bilim. | TED | هذا شيئ, والشيئ الآخر هوه أنه علم ممتع. |
Tek ortak noktaları ise insanları palayla doğramak. | Open Subtitles | والشيئ الوحيد المشترك بينهم هو انهم جميعاً يشرحون الناس بالسواطير |
Ve gerçekten umduğun şey için Zaman zaman onlar yanıp biter, Bu gece göremeyeceğiz, Bu yüzden, | TED | والشيئ الذي تتمناه حقا هو أن تتعطل كليا الأمر الذي لن نراه هذه الليلة.اذا. |
Şayet benim bir arkadaşım öldürülmüş olsaydı... ve katil ile benim aramdaki tek şey Miranda... ben ne yapardım biliyor musun? | Open Subtitles | مشابه لقَسَم ميراندا إذا صيقي قد قُتِل والشيئ الحيد بيني وبين القاتل هو ميراندا |
Bana söyleyeceğin diğer şey aramızda uzaylıların olduğu mu? | Open Subtitles | والشيئ الآخر الذي ستقوله لي بأن الغرباء سيشتركون في هذا. |
Ve bundan sonra bildiğim tek şey, dükkânın içinde olduğum. | Open Subtitles | والشيئ الآخر الذي أعرفه أني كنت في ذلك المخزن |
Çok iyi gizlenmiş şey hakkındaki şey ise gidip gitmediklerini asla tam olarak bilmemen. | Open Subtitles | والشيئ الجيد حول حسن إخفاء الأشياء هو أنّك في الواقع لا تعلم أنها إختفت. |
Onu mutlu eden tek şey bilmediğimi sanıyor olması. | Open Subtitles | والشيئ الوحيد اللذي يجعلها سعيده أن تظن أني لا أعلم |
Önemli olan benim haklı çıkmış olmam. Diğer önemli şey ise... | Open Subtitles | حسناً , الشيئ الأهم هو أنني كنت علي حق والشيئ الآخر المهم يكون |
Onunla ilgili en göze çarpan şey ne kadar da göze çarpmadığıdır. | Open Subtitles | والشيئ الأكثر لفتا للنظر بخصوصه هو أنّه لم يكن لافتا للنظر. |
Benim için tek önemli olan şey sana göz kulak olmak. | Open Subtitles | والشيئ الوحيد المهم بالنسبة لي هو أن أقوم برعايتك |
Ve taşıyıcı şirket tarafında olan da aynı şey. | TED | والشيئ ذاته يحصل عند جانب الحامل. |
Ama lanet olası şey, o kalemle onun üstünü çizecekler. | Open Subtitles | ...والشيئ المـُثير هو أنـّك لن تستطيع الإقتراب ! من قلمه |
Sonra duyduğum şey..bu çok konuşan adamı kocalığa kabul ediyor musunuz ? | Open Subtitles | والشيئ التالي الذي سمعته كان "ميريل جوديث بيكر" هل تقبلين بهذا الرجل زوجاً لكِ ؟ |
Sonrasında ise otoparkta olduğumuzu, onunla mücadele ettiğimi, onun beni yakalayıp, yere indirdiğini hatırlıyorum. | Open Subtitles | والشيئ التالي الذي عرفته ... أني بمنطقة إنتظار، و ...قاومت، و كان يمسكني ويضعني على الارض |