"والصبر" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve sabır
        
    • ve sabırla
        
    • ve sabrı
        
    • sabırlı olmak
        
    • sabır ve
        
    Çocuk okulda başarısız olunca, bu iyi adam anlayış ve sabır göstermiş. Open Subtitles وعندما يخفق الفتى في الدراسة، كان يظهر ذلك الرجل الطيب الفهم والصبر.
    Dürüst iletişim, karşılıklı saygı, nezaket ve sabır; bunları her gün yapabiliriz. TED التواصل المفتوح، والاحترام المتبادل، واللطف، والصبر... يمكننا ممارسة هذه الأشياء كل يوم.
    Sen benim rehberimsin, benim idolüm, Bilgi ve sabır yazı tipi. Open Subtitles بل أنتي معلمتي, ومن أطمح إليه وينبوع للمعرفة والصبر
    Çalışma ve sabırla, iyi bir oyuncu olacaksın. Open Subtitles مع العمل والصبر عليك أن تكوني ممثلة جيدة.
    Birçok terslik karşısında cesareti, kararlılığı ve sabrı olmasa mucize mümkün olmazdı. Open Subtitles وبدون شجاعته وتصميمه، والصبر في مواجهة العديد من النكسات، فإن المعجزة لم تكن لتتحقق
    - Bütün ihtiyacımız zekî ve sabırlı olmak. Open Subtitles كل ما نحتاج إليه هو الذكاء والصبر
    Hayatımda yaptığım en iyi hamlelerde disiplin, sabır ve güven istedim. Open Subtitles أفضل خطوات اتخذتها في حياتي تطلبت الكثير من الانضباط والصبر والثقة
    Tamam. Peki 'zaman ve sabır' şuna nasıl cevap olabilir? Open Subtitles حسناً كيف سيجيب الوقت والصبر على هذا ؟
    Zaman ve sabır istiyor. Ama sonunda göreceksin ki.. Open Subtitles الوقت والصبر كلاهما وسائل للتعزية
    Tedavi edilebilir. Zaman ve sabır lazım. Open Subtitles من الممكن علاجه بمزيد من الوقت والصبر
    Sakin ol. Bu işler zaman alır ve sabır gerektirir. Open Subtitles إهدأ، هذه الأشياء تستلزم الوقت والصبر.
    Para ve sabır aynı hızla azalır. Open Subtitles النقود والصبر يغادران بنفس المعدل
    Benim de sizden istediğim bu; zaman ve sabır. Open Subtitles وهذا ما أطلبه منك، الوقت والصبر
    En tepede -- inanç ve sabır. TED وتمامًا عند القمة-- الإيمان والصبر.
    General Jung-Lu Sağduyu ve sabır öngörüyor. Open Subtitles الحكمة والصبر من أجل ماذا؟
    - Aynıdır. - Zaman ve sabır. Open Subtitles ...وهذا يمكن أن يأتي مع الوقت والصبر
    Ama yoğun çalışma ve sabırla kendini geliştirebilir. Open Subtitles ولكن مع بعض التدريب والصبر فقد تصبح شيئاً عظيماً
    Daha sonra sevgi ve sabırla seni sinek gibi ezeceğim. Open Subtitles وبعد ذلك بالكثير من الحب والصبر سوف اسحقك
    Merak etme sakın, zamanla ve sabırla her şey yoluna girecek. Open Subtitles -اجلسي لا تقلقِ ، مع مرور الوقت والصبر سيكون كل شيء على ما يرام.
    Berlin artık yaşamak için ilginç bir yer değil ama ılımlılığı ve sabrı öğrenmek için iyi bir okul. Open Subtitles ...برلين لم تعد مكانا جيدا للعيش، لكن لكنها مدرسة جيدة لتعليم الاعتدال والصبر
    Moralo Eval'in zamanı ve sabrı azalıyor. Open Subtitles مورالو ايفال الوقت ينفذ والصبر
    - Bütün ihtiyacımız zekî ve sabırlı olmak. Open Subtitles كل ما نحتاج إليه هو الذكاء والصبر
    Bilmiyorum acaba iyi bir anne olacak kadar sabır ve zamana sahip olabilir miydim... yani... Open Subtitles لا أعرف إذا لدي الوقت والصبر لأكون أم جيدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more