Şu anda ihtiyacım olan destek ve dostluk bu. | Open Subtitles | هذا هو نوع الدعم والصداقة الذي أحتاجه الآن |
Sana yaşattığım onca şeyden sonra bana gösterdiğin hoşgörü, nezaket ve dostluk... | Open Subtitles | وبعد كل ماجعلتك تقاسيه التَّحَمُّل، والطيبة، والصداقة التي أظهرتها لي، |
- Çok tatlı bir teklifti ve üzerinde ciddi bir şekilde düşündüm. - Ancak iş ve dostluk bir arada yürümez. | Open Subtitles | وقد درسته دراسة جيدة، لكن العمل والصداقة لا يتوازيان. |
Temelde aşk ve arkadaşlık aynıdır. | Open Subtitles | في الأساس، الحبّ والصداقة هما الشيء ذاته. |
Güvenle işlenmiş bir ilişki ve arkadaşlık. | Open Subtitles | رباط الثقة والصداقة. أليس كذلك؟ |
Bay Jordan, ben Kenneth Parcell, iş arkadaşı ve dostunuz. | Open Subtitles | أنا (كينيث بارسل)، من العمل والصداقة |
Mantıklı reddedişlerin, desteğin ve arkadaşlığın için. | Open Subtitles | و... سياسة الإنكار، الدعم والصداقة. |
Amacımız, barış ve dostluk - | Open Subtitles | للسعي إلى السلام فقط والصداقة ، والتعليم... |
Arlarında çok ciddi bir bağ ve dostluk vardı. | Open Subtitles | هُناك رابطة كبيرة من الثقة والصداقة. |
Para, sevgi ve dostluk için. | Open Subtitles | الحب والمال والصداقة. |
- Saygı ve dostluk duyduğum kişiler. - Dostluk. | Open Subtitles | الاحترام والصداقة - والصداقة تجاههم- |
ve dostluk için. | Open Subtitles | والصداقة. |
Tamam, fedakarlık ve arkadaşlık hakkındaki bu güzel filme daldığım için özür dilerim. | Open Subtitles | انا آسف لاني ادمعت من فلم جميل عن التضحية والصداقة. -فأنا اعتذر |
Bildiğiniz üzere her yıl öğretmen ve öğrencilerden oluşan bir jüri ders, spor ve arkadaşlık ilişkileriyle öne çıkan bir öğrenciyi seçiyor. | Open Subtitles | وكما تعلمون، ففي كلّ سنة تتشكّل لجنة التحكيم من الطلاب والمعلمين لاختيار الطالب الذي تميّز في الدراسة والرياضة والصداقة .. |
İyi niyet ve arkadaşlık göstergesi olarak bir hediye. | Open Subtitles | عرض لإثبات حسن النية والصداقة |
Bay Jordan, ben Kenneth Parcell, iş arkadaşı ve dostunuz. | Open Subtitles | أنا (كينيث بارسل)، من العمل والصداقة |