"والقفز" - Translation from Arabic to Turkish

    • atla
        
    • atlamak
        
    • zıplamak
        
    • ve zıplayanın
        
    • zıplamaktan
        
    Sağ el, sol el. Omuz. atla. Open Subtitles أولاً اليد اليمنى ثم اليسرى ثمّ رفع الكتف والقفز
    Durma ibne, atla sadece. Open Subtitles هيا أيها والقفز فقط.
    Sizi vurup, sonra da o bombanın üzerine atlamak için hazırız. Open Subtitles نحن مستعدين تمامًا لإطلاق النار عليك، والقفز علي القنبلة اليدوية.
    Çünkü, bizim ebeveynlerimiz bizi büyütürken bize vücudumuzun kurşun için değil, uçurtma uçurmak, ip atlamak ve karnımız çatlarcasına gülmek için olduğunu öğrettiler. TED لأن لدينا آباء أنشأونا لكي نفهم بأن أجسامنا لم تُعدّ للجانب الآخر من الرصاصة، ولكن لتطيير الطائرات الورقية والقفز على الحبل والضحك حتى ننفجر من السعادة.
    Koşmak, zıplamak, ateş etmek bunlar sizin işiniz... Open Subtitles الجرى , والقفز , واطلاق النار على الناس انة جزء
    Oraya çıkmak ve bir astronot gibi zıplamak istiyorum. Open Subtitles أود الدخول والقفز كرواد الفضاء.
    Sen, koşan ve zıplayanın yanındaki! Open Subtitles -أنت, بهذا الركض والقفز !
    Sen, koşan ve zıplayanın yanındaki! Open Subtitles -أنت, بهذا الركض والقفز !
    Belki gençken yapabilirdim ama şimdi koşmak ve zıplamaktan başka yapmam gereken şeyler var. Open Subtitles اظن انني فعلتها عندما كنت صغيرا. ولكن الان هناك أشياء اخرى أود أن أفعلها عوضا عن الركض والقفز.
    - Willie, atla şu kahrolası sepete. Open Subtitles ويلي، والقفز في سلة الدموية.
    - Hadi atla. Open Subtitles - - هيا ، والقفز.
    - Tuttum seni, atla. Open Subtitles - وهنا نذهب والقفز. حسنا.
    Daha hızlı yüzmek. Çatıdan atlamak. Open Subtitles السباحة بسرعة، والقفز من فوق سطح...
    Beynindeki hastalık yüzünden bir yanardağın içine atlamak üzere tutulmuş bir adamın hikayesidir. Open Subtitles وهي قصة رجل يُوظف للذهاب والقفز داخل البركان لأنّ لديه غيمة في دماغه. -أهذا ما لديك يا (دينوزو)؟
    Soytarısın. Tüm yaptığın dans etmek ve oraya burada zıplamak. Open Subtitles إنك مهرّج، كل ماتفعله هو الرقص والقفز.
    Bir daha masadan atlayıp karşıya geçip, bezini tuvalete smaç basıp sifona zıplamak yok. Open Subtitles حسنا, إياك والقفز من طاولة تغيير الحفاضات وثم تتدحرج على الأرض, وترمي حفاضتك في المرحاض بطريقة كرة السلة وتقفز لضغط مقبض جرف الماء
    Sudan ve zıplamaktan nefret eden bir kurbağa. Open Subtitles ضفدع يكره الماء والقفز

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more