"وانت تعلم ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

• bunu sen de biliyorsun
• ve bunu biliyorsun
• Ve sen de biliyorsun

O davetiyenin hiçbir esprisi yok ve bunu sen de biliyorsun.
هذه الدعوة لا تعنى اى شئ لعين وانت تعلم ذلك

Gaddar, küçük bir bok parçası da ondan, bunu sen de biliyorsun.
لأنها غبية وحمقاء , وانت تعلم ذلك.

- Bu dosya farklı, bunu sen de biliyorsun.
هذه القضية تختلف وانت تعلم ذلك

Battın ve bunu biliyorsun. Bu yüzden parayı düşünüyorsun.
لقد اخفقت وانت تعلم ذلك وكل ماتهتم به هو المال

Hastayım ve bunu biliyorsun. Bana yardım etmelisin!
انا مريض وانت تعلم ذلك يجب عليك ان تساعدني

Ve sen de biliyorsun ama diğerlerinin de böyle açık fikirli olacağını mı sanıyorsun?
وانت تعلم ذلك لكن اتعتقد حقا بأن الاخرين يمكن ان يكونوا منفتحين؟

Bu tamamen saçmalık Ve sen de biliyorsun.
مهلاً ,انه هراء وانت تعلم ذلك

bunu sen de biliyorsun.
وانت تعلم ذلك

Lanet olası çete öldürdü onu, ve bunu biliyorsun.
الغوغاء قتله وانت تعلم ذلك, ونحن لا نريد ان نتكلم في هذا, صحيح ؟

ve bunu biliyorsun, Blake.
وانت تعلم ذلك بليك

ve bunu biliyorsun!
وانت تعلم ذلك

Ve sen de biliyorsun.
وانت تعلم ذلك