"وانها" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve
        
    • Ayrıca
        
    • o da
        
    • üstelik
        
    • söyledi
        
    ve ortak bir soydan geldiğini görüyoruz. Nükleotid çeşitliliğini incelediğimizde, TED وانها جاءت من نفس الأصل اذا نظرت في تنوع النكليوتيدات
    ve o bir çakıltaşı değil. Ender bulunan turuncu bir kehribar. Open Subtitles وانها ليست صدفة, انها نادرة, كهرمان برتقالى مقطع على شكل مثلث.
    ve eski askeri dosyasının içine sıkıştırılmış sanki bir şey ifade etmiyor gibi. Open Subtitles وانها محشوة فقط في ملف جيش القديمة مثل ذلك لا يعني أي شيء.
    Ayrıca, Güneye gitmenin başka avantajları da var: orada su daha sıcak, ve Molalar orada daha arkadaş canlısı. TED وانها أيضا مكان عظيم للذهاب إلى أسفل الجنوب لأن الماء أكثر دفئا ، وMolas هي نوع من ودية هناك.
    Sadece bir odamız var. Ama korkarım o da boş değil. Odayı o tuttu. Open Subtitles ليس لدينا سوى واحدة , وانها اتخذت من قبل هذا الرجل , هناك
    Harika bir planım var, üstelik çok akıllıca. Open Subtitles حسنا، لدي خطة عظيمه رائع وانها مضمونة على الاطلاق
    Bir keresinde bana, burada yaşadığı ve... tanınmaktan çekindiği için... gizli tuttuğunu söyledi. Open Subtitles قال لي مره بسبب حقيقة انهم الاثنان من نفس المدينه وانها مقربان جدا
    ve eğer yapacağımız iyiliği düşünürsen fazla cömert olmadığını görebilirsin. Open Subtitles وانها ليست سخية عند النظر الي الخير الذي ستفعله لنا.
    doğru olan budur, ve tüm bunlar o derin duyguları yaşamak içindir. Open Subtitles هذه هي الحقيقة، وانها على وشك الذهاب لهذا، هذا الشيء مستوى الأمعاء.
    Bu birlikte yeni bir hayata başlamanın resmi ve alışveriş listemizi üstüne asabiliriz. Open Subtitles ومن هو بداية حياة جديدة لدينا معا وانها سوف تصمد قائمة البقالة لدينا.
    Senin ne kadar başarılı olduğunu anlatıp durdum ve bundan çok etkilendi. Open Subtitles لقد تم الذهاب يوم ويوم حول كيفية بارع كنت وانها معجبة جدا.
    ve bu, sadece güvenlik ile ilgili değil eşit haklar ile ilgili ve... Open Subtitles وانها ليست فقط حول السلامة، انها أيضا عن على الحقوق على قدم المساواة
    Gangsterler hakkında kitap yazmıştı ve babası da bir gangsterdi. Open Subtitles هي قد كتبت عن العصابات وانها كانت ابنت احد الرؤساء
    Belki Roma'ya olan gezisi başarısız olmamıştır ve güç topluyordur. Open Subtitles مكن ان رحلتها لروما لم تكن فاشله وانها تجمع جيشا
    Her şehrin böyle şeyleri ve ona hayranlık duyanları vardır. Open Subtitles نعم . كل مدينة له نصيبه من العلم وانها المعجبين
    Gelişimsel açıdan uygun değil, ve özellikle de kötü çocuklar için. Peki ne yapmalıyız? TED وانها ليست الوسيلة التي يجب ان ينمو فيها الاطفال وتحديداً بالنسبة للاطفال الذكور إذا ما الذي يجب القيام به حيال هذا ؟
    Bunu birisinin ağzından ilk kez duyuyorum Ayrıca bu açık sözlü olduğum nadir anlardan birisidir. Open Subtitles هذة هى المره الأولى يقول أحد هذا الكلام عنى وانها واحدة من المرات القليلة حين أكون
    Ayrıca biliyor musun bir Sonic Youth albümü daha aldım. Open Subtitles وتعرف ماذا لقد اشتريت اشرطتك وانها مقرفة عبارة عن ضوضاء فقط
    o da bana Yahudi inanışına göre, onun gerçek bir birey olmadığını söyledi. Open Subtitles لذا قالت لى أمى عن القانون اليهودى وانها لم تعد شخص بعد
    üstelik bitkisini öldürmüş sayılmam. Open Subtitles وانها ليست كما لو أنا فعلا قتل النباتات لها.
    Kocasna yemin ettigini ve herkesin buna inanmasn istedigini söyledi. Open Subtitles قالتْ بأنّها تُقسمُ لزوجِها. وانها تريد الجميع ان يصدقوا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more