"وبالضبط" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve
        
    • tam olarak
        
    tam olarak ne kadar yürüdüğümü ve ne kadar sürdüğünü bilmem gerek. Open Subtitles أَحتاجُ لمعْرِفة بالضبط كَمْ بعيداً انا ذَهبتُ وبالضبط اد ابة أَخذَ مني.
    Tam 4 buçukta tüm katın ve güvenlik kameralarının gücünü keseceğim. Open Subtitles وبالضبط بال 4: 30 مسائاً سوف أقوم بإيقاف الطاقه للطابق بالكامل
    Bloğu aldı ve programa yerleştirdi tam da büyük balığın küçük balığı yediği yere. TED أخذ الوحدة ووضعها بالبرنامج وبالضبط عندما تلتهم السمكة الكبيرة السمكة الصغيرة.
    Ne giydiğini tam olarak hatırlıyorum... ve saçının nasıl koktuğunu... ve tam olarak ne hissettiğimi. Open Subtitles أتذكّر بالضبط ماذا كانت تلبس ورائحة شعرها بالضبط وبالضبط كيف شعرت.
    Bacakları, tam olarak bacaklarının kalçasıyla birleştiği alan. Open Subtitles أرجلها وبالضبط في مكان إلتقاء رجليها ظهرها.
    Pekala, teşekküre gerek yok, ve buraya gelip onu sayabilirsin. Open Subtitles حسنا، ما زلت لدي، لا شكر لك وبالضبط هنا على الرأس حينما يكون ذلك ضروريا
    Artık kim olduğumuzu ve nereye doğru gittiğimizi biliyorduk. Open Subtitles عرفنا بالضبط من نكون وبالضبط إلى أين نحن ذاهبين
    Bir avuç dolusu çamur almış, bir tutam papaya ile karıştırmış, markete koymuş ve bingo: Open Subtitles ،أخذت قليلاً من الطين وخلطته مع قليلاً من الببايا ،عرضته للبيع وبالضبط :
    Bütün bunlar 20 yıl önce olmuş ve piçin teki adım adım kopyalıyor onu hem de tam aynı saatte. Open Subtitles كل هذا حدث قبل 20 عاماً وبعض الأوغاد يكررون ما حدث، خطوة خطوة وبالضبط في نفس الساعة
    Gözlerine baktığınızda onların, gerçekte kim olduklarını ve neler yapabileceklerini görürsünüz. Open Subtitles "لو نظرت إلى عيونهم،" "سترى حقيقتهم،" "وماهم قادرون على فعله وبالضبط"
    Ben de saat 03:16 civarlarında kesintisiz tam 57,3 MB boyutunda yükleme yapılan yerlerin ülke çapında izini sürdüm ve en yakın bulabildiğim bir posta kodu. Open Subtitles انا تعقبت كل اللى رفع في هذه الساعه وبالضبط كل اللى رفعه بنفس الصيغه في هذه الساعه واستطعت ان اصل للرمز البريدي
    Bu aramalar ne sıklıktaydı ve tam olarak ne diyorlardı? Open Subtitles كيف وغالبا ما تحصل على هذا النوع من الدعوة وبالضبط ما هي؟
    ve tıpkı uzayda gezinen şimdiki kara delikler için olduğu gibi doğa yasaları, oldukça sıra dışı bir şeyi emreder. Open Subtitles وبالضبط مثل الثقوب السوداء الموجودة اليوم التي تسبح حولنا في الفضاء القوانين الطبيعية تخبرنا بشيء غريب للغاية
    Peki bu tam olarak ne anlama geliyor? Open Subtitles وبالضبط ما المفترض أن يعني هذا؟
    Bu kulağa harika geliyor, tam olarak ihtiyacım olan şey. Open Subtitles هذا يبدو جميلا وبالضبط ما احتاج
    - Saatin şu an tam olarak kaç? Open Subtitles كم الساعة عندك وبالضبط الثواني
    Bizim bu özel televizyon programında o tam olarak ne yapıyor olacak? Open Subtitles وبالضبط ما سيفعله هذا الفيلم الوثائقي؟
    Nereye doğru gittiğimizi tam olarak biliyorduk. Oraya ulaşmak için çok çalışmak zorunda kaldık. Bu duygu ve düşüncelerle 2010 yılı Eylül ayında Ellen MacArthur Vakfı'nı kurduk. TED نعلم بالضبط وجهتنا. لكن علينا العمل على ايجاد طريقة للوصول، وبالضبط هذا ما نفكر به، لذلك قمنا بانشاء مؤسسة "إلين ماكارث" في سبتمبر 2010.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more