Şimdi belediye binasına geri dön, ve bunlar hiç olmamış gibi davran. | Open Subtitles | عُد إلى مقر البلدية وتصرّف كأن الأمر لم يحدث |
Diğer işaretler, bunun aceleci ve genç işi olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | والمزيد من المؤشرات تشير إلى أنّ هذا كان مجرّد حادث سريع وتصرّف شبابي |
Gitmek istiyorsan git ve insan gibi davran. | Open Subtitles | وإن كنتَ تريدُ الذّهاب فاذهب وتصرّف كالبشر |
İlaçlarını bırakıp biraz büyü ve kendin için savaş. | Open Subtitles | الآن، ضع الحبوب جانبًا وتصرّف كالرجال وعبّر عن نفسك بموقف قوي. |
-Sarhoşluk ve düzeni bozmaktan tutuklamalar. | Open Subtitles | والكثير مِنْ التوقيفاتِ لسكرانِ وتصرّف سيئِ. |
Bu son parçayı da kurmanızı ve artık o göleti kurutmanızı istiyorum. | Open Subtitles | أودُّك أن تنكبَّ على العمل بالجزء الأخير وتصرّف تلك البركة اللعينة، فنفرغ من عملنا، |
ve sonra Mapletown' dan yakın dostmuşuz gibi davrandı. | Open Subtitles | وتصرّف وكأننا تقابلنا صدفةً من مابلتون قبل سنوات، |
# ve gösterin bittiğinde, yani defterin dürülüp aptallığın herkesce göründüğünde # | Open Subtitles | # وعندما اسأت التصرف هذا عندما اصبحت أرفع وتصرّف بغباء # |
Biraz saygı göster ve buna göre davran. | Open Subtitles | أظهر بعض الاحترام وتصرّف وفقاً لذلك. |
Şimdi oraya git ve olduğun prens gibi davran. | Open Subtitles | والآن اخرج وتصرّف على حقيقتك كأمير |
Çok iyi eğitilmiş ve çok iyi bakılmıştır. | Open Subtitles | هو ورقي تدرّب وتصرّف حسنا، |
Daniel, kolunu ona dola ve doğal davran. | Open Subtitles | (دانيال)، ضع ذراعك حولها وتصرّف بشكل طبيعي. |
O zaman buraya gel ve bu konuda bir şeyler yap. | Open Subtitles | فأقبل لهنا وتصرّف حيال الأمر. |
Oraya çık ve öyle davran! | Open Subtitles | اخرج وتصرّف كما هو. |
Superman, onu kurtarmak için başıboş bir savaşçı gibi davranır ve insanlar ölür. | Open Subtitles | وتصرّف (سوبرمان) مثل المقاتل المارق لكي ينقذها ويموت الآخرين. |
ve doğal davran içeri gi... | Open Subtitles | وتصرّف طبيعياً عندما... |