"وتقول أن" - Translation from Arabic to Turkish

• olduğunu söylüyor
• ve

Dünyaya bakış açımın ilginç olduğunu söylüyor.
وتقول أن لدي طريقة مثيرة للاهتمام لرؤية العالم.

Vatican Bankası'nın kocasını öldürmediğini, ama yapanların iki kişi olduğunu söylüyor:
وتقول أن مصرف"الفاتيكان" لم يقتله، بل شخصان:

Jon Arryn'in öldürüldüğünü söylüyor. Lannisterlar tarafından. Kralın tehlikede olduğunu söylüyor.
وتقول أن (جون ارين) قتل عن طريق (الأناسترز) وتقول أن الملك في خطر

Ama annem sizin kitaplarınızı okur, kitaplarınızda bol bol yemekler ve yemek malzemeleri oluyormuş, uzun yemek sahneleri anlatıyormuşsunuz
ولكن أمي تقرأ كتابك، وتقول أن به الكثير من الطعام ومكوناته، وبه مشهد عشاء طويل.

Hatta belki suyun kutsal elzemliğini hatırlar ve suyun hayat olduğunu söylersiniz.
ربما حتى تفهم الأهمية البالغة للماء وتقول أن الماء هو الحياة.

Kadının biri aradı ve erkek arkadaşının bugünkü terörist saldırılarıyla bir bağlantısı olabileceğini düşünüyor.
لقد اتصلت إحداهن، وتقول أن صديقها ربما يكون لديه علاقة بأحداث اليوم الإرهابية

Kızım, sizin okula gidiyor ve en iyi amigoların, gösteri grubuna iltica ettiklerini söylüyor.
كما ترين , إبنتي ترتاد هذه المدرسه وتقول أن الكثير من المشجعات المميزات قد انضموا الى فِرقه العروض

Tanrılar yalan ve ihanetten bahsediyor. Size karşı sır tutanların açığa çıkacağını garanti ediyorlar.
الآلهة تهمس عن خداع وخيانة وتقول أن من لديهم اسرار عنك

Duvar kağıtlarını yırtıyor ve içlerinde birinin saklandığını söylüyordu.
كانت تمزق ورق الحائط، وتقول أن هناك شخصا مختبئا داخله.

Bunun için elimizde çok iyi bir bilgi var ve kalorinin kalori olmadığını söylüyor.
ولهذا السؤال لدينا بيانات جيدة وتقول أن السعرة الحرارية ليست سعرة