"وراء ظهرك" - Translation from Arabic to Turkish

• arkandan
• Arkanda
• arkaya koy
• başının arkasına koy
• arkanızda
• arkanızdan
• iş çevirir

Phylly, arkandan veya yüzüne kilonla alakalı yaptığım çizimler yüzünden özür dilerim.
فيلي أنا اسف عن الاشياء التي قلتها عن حجمك ومن وراء ظهرك

Bu yaşa geldin herkesin arkandan güldüğünü bilmiyor musun?
دون دون ان تعرف ان الجميع يضحك عليك من وراء ظهرك ؟

Fakat duymuşsundur, arkandan seni hep kötülerken.
ولكن تعلم, هو دائما كان يفتخر بك بالكلام من وراء ظهرك,

Bu kasabadaki her adamla bir kolun Arkanda dövüşebilirdin.
وانت يمكن ان تبارز اي رجل في البلدة بيد واحدة وراء ظهرك

Seni arkandan kazıklamak yerine, yüzüne baka baka kazıklıyor.
تغير طفيف، ينتقل من خداعك من وراء ظهرك إلى خداعك في وجهك.

Eğer yüzüne bile gülebiliyorsa arkandan neler söylediğini tahmin et.
, وإنها لو ضحكت فى وجهك تخيل ما يمكن ان تقوله . من وراء ظهرك

Bunu yaptığını düşünen tek kişi ben değildim. Herkes arkandan böyle olduğunu konuşuyordu. Harika.
لم أكن أنا من قال ذلك كل شخص كان يقول هذا من وراء ظهرك

İnsanlar ne derse desin, Bay Cromwell ister yüzüne karşı ister arkandan sen hâlâ benim birinci vekilimsin.
مهما يقول الناس ، ياسيد كرومويل إما أمام وجهك أو وراء ظهرك لا تزال وزيري الأول

Söylemek istemiyorum ama yeğenin senin arkandan bağımsızlığı için savaşıyordu.
أنا أكره ماسأقوله لك ، ولكن ابن أخيك قرر العمل لحسابه الخاص من وراء ظهرك

arkandan iş çeviriyormuşum gibi konuşma.
و لا تتصرف و كانني افعل ذلك من وراء ظهرك

Evet..bunu herkes biliyor..ya da arkandan gülüyordu
أجل، أجل، الجميع يعرف بهذا. لكنّهم قرّروا السخرية منكِ من وراء ظهرك.

arkandan iş çevirmemeliydim ve seni defileden çıkartmaya çalışmamalıydım.
لم يكن حرياً بي التصرف وراء ظهرك ومحاولة تخريب مسيرتك

Tevekkeli herkes arkandan senin için buzdan kraliçe diyor.
فلا عجب أن يدعونك ملكة الثلج من وراء ظهرك

Kızın senin arkandan gülmesi utanç verici.
إنه لأمر مخزي أنها كانت تضحك عليك من وراء ظهرك

arkandan seni aşağılayan bu adamları savunuyorsun.
أنت تدافع عن هولاء الرجال الذين قامو بإهانتك من وراء ظهرك.

Diz çökmeni ve ellerini Arkanda birleştirmeni istiyorum.
أريدك أن تسجد أسفل و ضع أيديك وراء ظهرك.

Eğer bu korkunç olayı Arkanda bırakmaya çalışırsan küçük kalbinin arzu ettiği her şeyi vereceğim.
إن أمكنكِ ان تتركي هذا الحادث الرهيب وراء ظهرك سأُعطيكِ كل ما يرغب به قلبكِ الصغير

Öpüşmek yok. Ellerin Arkanda olacak.
ياللفرحة - لا من دون تقبيل ضع يديك وراء ظهرك -

Ellerini arkaya koy. Konuşmama hakkın var.
ضع يدك وراء ظهرك لك الحق في البقاء صامتاً

- Ellerini başının arkasına koy.
الأيدي وراء ظهرك.

Ölüm arkanızda.
الموت وراء ظهرك

arkanızdan ne işler çevirdiğini söylemek benim üstüme vazife değil.
لست انا التى تخبرك بما يحدث من وراء ظهرك

O itler arkamdan her türlü iş çevirir.
من الممكن أن يخدعوك من وراء ظهرك