"ورثتُ" - Translation from Arabic to Turkish

• miras kaldı
• almışım
• bana kaldı
• miras kalan

Burası bizimkilerden miras kaldı yani kredisi yok ama bakım masrafı var.
ورثتُ المكان مِن اجدادي لذا ليس هناك عليه رهن، لكن هناك صيانة

Bunlarla benim bir alakam yok. Sadece lanet ev bana miras kaldı.
ليس لي علاقة بكل هذا أنا ورثتُ ذلك المنزل اللعين وحسب

24 yaşımdayken bana 10 milyon dolarlık boru hattı işi miras kaldı.
لقد ورثتُ 10 ملايين دولاراً من أعمال النفط عندما كنتُ أبلغ 24 عاماً

Bu sinirimi de babamdan almışım. Şimdi git.
ولقد ورثتُ عصبيّتي من والدي، غادري الآن.

Annemle babam ben çocukken öldü ve reşit olunca para ve mal mülk bana kaldı.
توفي والدي عندما كنت صبياً. وعندما بلغت.. ورثتُ المال و الممتلكات.

Bana miras kalan 200 hektarlık arsayı evliliğinde kullanman için sana vermeyi düşünüyorum.
ورثتُ خمسمائة فدان والتى ستؤول إليك بمناسبة زواجكِ

miras kaldı, ağabeyim diğer eşini aldı. Bu onundu.
أنا ورثتُ واحداً ، وورث أخي (جراي) الآخر ، هذا كان له.

Bana bir ev miras kaldı.
لقدْ ورثتُ بيتاً

- Hayır.Büyükannemin apartmanı miras kaldı.
العمل ؟ - لقد ورثتُ شقة جدتي .

Biliyorsun, bir süre önce biraz miras kaldı.
-تعلم بأنّي ورثتُ قبل مدّة

Müşkülpesentliğimi senden almışım.
أظن بأني ورثتُ منكِ الأنتقائية

İnce damarlıyım. Annemden almışım.
فلديّ أوردة ضيّقة ورثتُ ذلك من والدتي

Hayır, annemden bana kaldı.
لا, ورثتُ ذلك عن أمي

-Onun borçları ve pislikleri bana kaldı.
ورثتُ ديونه وضياعه ...ورثت محاميه جوردان - أخبرني ماذا حدثث لطفلتي؟

Babamdan miras kalan bir müşteri.
لقد ورثتُ عميلاً.