Kız arkadaşım ve kocasıyla bu kadar iyi vakit geçirebileceğimi hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | أتعرفون, لم أعتقد مطلقا أنني سأقضي وقت طيب متسكع مع صديقتي وزوجها |
Hayır, kocasıyla sadece haftasonları için gelirler. | Open Subtitles | كلا , هى وزوجها جائوا خلال اجازات نهاية الاسبوع |
Bayam Ferris bana yazmaya katkın olmadığını, bütün işi kocasının yaptığını söylediğinde, | Open Subtitles | حينما أخبرتني زوجته أنك لم تساهم في الكتابة وزوجها مارس كل العمل |
Eski karını ve kocasını öldürmekle suç lanıyorsun. | Open Subtitles | كنت رسميا احد المشتبه بهم في جريمة قتل بك من زوجته السابقة وزوجها. |
Dişi ve eşi onlara daha aylar boyu besin sağlamak zorundalar. | Open Subtitles | سيلزم الأنثى وزوجها أن تمدّهم بالطعام لشهور. |
Eminim ki, kardeşime ve kocasına yük oluyoruz. | Open Subtitles | وأنا متأكدةٌ من أننا حمّلنا أختي وزوجها الكثير |
Kız kardeşim ve kocasıyla birlikte yaşıyorum. İstersem ömrümün sonuna kadar onlarla yaşayabilirim. | Open Subtitles | أسكن مع أختي وزوجها ويوافقان على سكني معهما |
Şu an kardeşim ve kocasıyla kalıyorum. Ne yapacağıma karar verene kadar. | Open Subtitles | وأعيش الآن مع أختى وزوجها إلى أن أبدأ حياتى من جديد |
Ne yapacağıma kadar verene kadar kızkardeşim ve kocasıyla yaşıyorum. | Open Subtitles | وأعيش الآن مع أختى وزوجها إلى أن أبدأ حياتى من جديد |
Kız arkadaşım ve kocasıyla bu kadar iyi vakit geçirebileceğimi asla tahmin etmezdim. | Open Subtitles | أتعرفون, لم أعتقد مطلقا أنني سأقضي وقت طيب متسكع مع صديقتي وزوجها |
Biri Yeşil Bölgedeki evinde kocasıyla birlikte vurmuş. | Open Subtitles | قتلها شخصُ وزوجها بمنزلهما بالمنطقة الخضراء. |
kocasıyla ikisinin bir çiftlikleri varmış. | Open Subtitles | كان لديها مزرعة هي وزوجها وأحبت الحيوانات |
Toplumumuzda Arap kadınları için asıl mutluluk kaynağı çocuklarının ve kocasının mutluluğu ve refahı olmalıdır. | TED | بالنسبة للمرأة العربية، ما يزال مجتمعنا يفترض أن مصدر سعادتها الأساسي يجب أن يكون سعادة وازدهار أبنائها وزوجها. |
Yukarıdaki kadın çok iyi biri. O ve kocasının iki çocuğu var. | Open Subtitles | المرأة بالاعلى لطيفة وهي وزوجها لديهما طفلين |
Çocukları olduğunu ve kocasının kendisine galeride gösterdiği her şeyin saçmalık ve sapık sanat olduğuna inandığını biliyorum. | Open Subtitles | أعرف نوع الرجل الذي تزوجت منه, أعلم أن ليس لديها أطفال. وزوجها يعتقد أن جميع ما تعرضه في معرضها هو هراء |
Üç çocuğunu ve kocasını koleraya kurban vermiş. | Open Subtitles | لقد فقدت ثلاثة أطفال وزوجها بسبب الكوليرا. |
Kızı ve kocasını bulmasına yardım etmenizi istiyor. | Open Subtitles | تريد منكم أن تساعدوها في العثور على ابنتها وزوجها. |
Dün gece de Aubrey Jacobs kızı ve eşi uyurken evdeki ofisinde öldürüldü. | Open Subtitles | وليلة امس اوبري جايكوب قتلت داخل غرفة المكتب في منزلها بينما ابنتها وزوجها كانا نائمين |
Kızı merhum kocasına verdiğimden beri her yer pırıl pırıldır. | Open Subtitles | من الوقت الذي جمعت بها وزوجها .. ...انها دوما نظيفة. |
Kısmen kör bir kadın ve kocası çalışamıyor. 7 çocuğu var | TED | وهي شبه عمياء .. وزوجها لا يمكنه العمل ولديها سبعة أطفال |
Annem ve üvey babam altı hafta önce araba kazasında hayatını kaybetti. | Open Subtitles | والدتي وزوجها لاقيا حتفهما مذ ستّة أسابيع بحادث سيّارة. |
Tabii ki ortada bir Juliette, kocası ve garaj var ancak tüm bunlar imgeleri açıklamak için kullandığımız kelimeler değil mi? | Open Subtitles | صحيح أن هنالك جولييت وزوجها والورشة ولكن هل هذه هي الكلمات والصور الصحيحة لوصف الحدث؟ |
Bayan Florrick'in kocası ile hiç gizli duruşma bilgilerini konuşmadığını teyit etmeğe veya aksini göstermeğe hizmet eder. | Open Subtitles | إما تأييد أو دحض تأكيد السيدة فلوريك أنها هي وزوجها لم يناقشوا معلومات قضائية سرية |
Yani sen ve onun kocası mı diyorsun... | Open Subtitles | هل تقصدين أنك وزوجها... ؟ |