"وسأرى" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bakalım
        
    • bakayım
        
    • bakacağım
        
    • bakarım
        
    • göreceğim
        
    • görüşeceğim
        
    Böyle devam et. Bakalım seni başka ofise alabilir miyim? Open Subtitles وسأرى ما يمكنني عمله حيال مكتب جميل في زاوية المبنى
    Bakalım daha çok test için onu ikna edebilecek miyim. Open Subtitles وسأرى ما إذا كان بإمكاني أن أُحضره لمزيد من الفحوصات
    Otur, bir şeyler sipariş et, ben de bakayım onu bulabilecek miyim. Open Subtitles أختر كرسي و أطلب الطعام وسأرى إذا كنت أستطيع إحظارها إلى هنا
    Biliyor musunuz? General'i burada benimle bırakın. Tamir edebilir miyim bir bakayım... Open Subtitles فقط اتركُ جنرال مَعي وسأرى ما يمكن عمله لاصلاحها
    Kaldırmayacağım, bununla değiştireceğim. ve nasıl göründüğüne bakacağım. Open Subtitles لن أزيلهـا ، سأستبدلها بتلك وسأرى كيف تبدو فحسـب
    Bana ihtiyacım olanı getirirsen ama, ben de eve döndüğünde bacaklarına kavuşabiliyor musun bir bakarım. Open Subtitles أعطني ما أريد, وسأرى كيف يمكنك الحصول على أقدام عندما تعود للوطن
    Ama yoluma devam ediyorum. Bu işin nerede bittiğini göreceğim. Open Subtitles أجل، بالطبع، لكن سأبقى في مساري، وسأرى أين سينتهي هذا الشيء.
    Taraflarda odamda görüşeceğim. Open Subtitles وسأرى مستشار في غرفي
    Bakalım kemikler mi kırılacak, kalpler mi birleşecek? Open Subtitles وسأرى إن كانت العظام ستتحطم أم القلوب ستتوحد
    lyi, pekala o zaman Merkezi Depo'yla bağlantı kurmam gerekecek ve bir dahaki sefere yetiştirebilirlermi bir Bakalım. Open Subtitles حسناً، أنا سوف اتصل بالتجهيز المركزي وسأرى إذا يمكنهم ارسال البعض في المرة القادمة
    İçeri buyurun. Bakalım sizi yönlendireceğim bir adres bulabiliyor muyum? Open Subtitles تفضلي بالدخول وسأرى إن أمكنني العثور على عنوان توجيهي
    Bak ne diyeceğim, benim için bu duyuruyu oku ve Bakalım baban için yemek bulabilecek miyiz? Open Subtitles أخبرك، أقرأي هذا البلاغ عني، وسأرى إذا إستطعنا أن نعطي أبوك بعض الغذاء
    Otelinize dönün, bana bahsettiğiniz fotoğrafı indirin ve neler yapabilirim bir bakayım. Open Subtitles إرجعى إلى الفندق و سأعلق الصورة بجانبى وسأرى ما يمكننى فعله
    Şimdi bana ne olduğunu söyle ve ne yapabileceğime bakayım. Open Subtitles الآن أخبرني ما الأمر وسأرى ما يمكنني القيام بهِ
    Şifreleri bana gönder, neler yapabileceğime bir bakayım. Open Subtitles أتعرف ؟ إرسل لي الشفرات ، وسأرى ما يمكني فعله
    Bir dönemliğine donduracağım, ve her şey nasıl olacak bakacağım. Open Subtitles سآخذ إجازة في هذا الفصل الدراسي وسأرى كيف تسير الأمور بعد ذلك
    Ben de birkaç çizgi roman kaçırabilecek miyim bakacağım. İyi misin? Open Subtitles وسأرى إن كان بإمكاني إحضار بعض المجلات، حسنا؟ أنت بخير؟
    Onların tekrar düşünmelerini sağlayabilir miyim bakacağım. Open Subtitles وسأرى إن أمكنني أن أجعل موظفيه يعيدوا النظر في الموضوع
    Kesip bana getir. Daha sonra ne yapabileceğime bakarım. Open Subtitles وعد ثانيةً مع اختيارك وسأرى ما يمكنني فعله حسنا؟
    Tamam, ben de hastanede ne bulabileceğime bakarım. Open Subtitles حسنًا، وسأرى ما يُمكنني إيجاده في المُستشفى.
    Steven ile konuşacağım ve bu konuda neler hissettiğini göreceğim. Open Subtitles سأتحدث إلى (ستيفن. ) وسأرى كيف يشعر بخصوص هذا الامر
    Taraflarda odamda görüşeceğim. Open Subtitles وسأرى مستشار في غرفي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more