"وسادتك" - Translation from Arabic to Turkish

    • yastığının
        
    • Yastığını
        
    • yastığına
        
    • Yastığın
        
    • yastık
        
    • yastığa
        
    • yastığında
        
    Eğer yastığının altında bir bıçak saklarsan şeytanlar ve hayaletlerle ilgili kabuslar görmezsin. Open Subtitles إن احتفظتِ بسكين تحت وسادتك لن تري أى كوابيس عن الأشباح والأراوح الشريرة
    O kutuyu gece yastığının altına koy. Open Subtitles أتعتقد بأنك لو وضعت تلك العلبة الصغيرة تحت وسادتك في الليل ستأتي
    Belki yastığının altında birkaç tane el bombası olur. Open Subtitles ربما سوف تكون هناك قنبلتين يدويتين في وسادتك
    Sabahın ışıkları birazdan Yastığını aydınlatacak. Open Subtitles سيظهر نور الشمس قريباً سيُسلّط الضوء على وسادتك
    Bak ne diyeceğim, İlgilenmiyorum. Hey, neden yastığına çıkma teklif etmiyorsun? Open Subtitles أقول لك ماذا، لستُ مهتمّة، لمَ لا تطلب مواعدة وسادتك عوضاً عن ذلك؟
    Yüzünü yıka, yoksa Yastığın boydan boya gülücükle kaplanır. Open Subtitles واغسِل وجهكَ, وإلّا غطّت الابتسامات وسادتك.
    Yastıklarınız için birkaç tane Eğlence720 yastık kılıflarından getirdim. Open Subtitles لقد أحضرت البعض أغطية للوسادات من شركتنا من أجل وسادتك
    Tatlım, o broşürleri yastığının altına bırakan devlet üniversitesi perisi değildi. Open Subtitles حبيبي , لم تكن جنية جامعة المجتمع التي تركت منشوراتها تحت وسادتك
    Dişini yastığının altına koyduğunda yanına bir de not yaz.. Open Subtitles اكتبِ رسالة وضعيها بجانب سنك عندما تضعيه اسفل وسادتك
    Ayrıca yastığının altına ufak bir şey koyuyorum. Open Subtitles والبحث، أنا ستعمل ترك حافة صغيرة تحت وسادتك.
    yastığının altına biraz lavanta koymayı deneyebilirsin. Open Subtitles ربّما تحاول وضع زهور الخزام أسفل وسادتك.
    Ve sabah uyandığında.. ...yastığının altında bir çanta nakit olacak. Open Subtitles وأنت تستيقظ في صباح غداً مع كيس ممتلئ بالمال تحت وسادتك.
    Tamam, bu gece onu yastığının altına koy. Open Subtitles حسنا .. ضعيه تحت وسادتك الليلة
    Neden yastığının altında silah olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعرف سبب احتفاظك بالمسدس أسفل وسادتك
    Eğer sen de benim gibiysen yastığının altında her daim bir silah vardır. Open Subtitles وإن كنتِ مثلي، فلديك مسدّس تحت وسادتك.
    Bunu yastığının altına koyuver bak nasıl bebek gibi uyuyorsun. Open Subtitles ضعيه أسفل وسادتك وستنامين مثل الطفل
    Kocamla konuşuyorum. Neden kendi Yastığını kendin almıyorsun? Open Subtitles أتحدّث إلى زوجي، فلِمَ لا تحضر وسادتك اللعينة بنفسك ؟
    Yastığını yumuşatmak için, yan dönmeni bekliyordum. Open Subtitles فقط انتظرك للإنقلاب لذا أنا يمكن أن أنفش فوق وسادتك.
    Sen, belki, gece yastığına başını koyarken... 7bin kişiyi öldürüp 1 kişiyi kurtardığın için kendinle gurur duyabilirsin. Open Subtitles لذا ربما يمكنك أن تضع رأسك على وسادتك وتشعر بالفخر لإنقاذ رجل واحد بينما 7 آلاف يموتون
    Senin yastığına sarılacak ve senin duşuna işeyecek. Open Subtitles سيسيل لعابه على وسادتك, و يتبول في مغطسك
    Kullanılmış ikiz yatağına kıvrıl, battaniyeni kızarkadaşınmış varsay, Yastığın ile oynaş, ve işide büyüklere bırak. Open Subtitles نام علي سريرك التوأم ، تتظاهر بانها بطانية صديقتك و ضاجع وسادتك و أترك العمل للناضجين
    Tıpkı bahşişlerimizi ya da senin yastık kılıfında bulduğumuz krakeri paylaştığımız gibi. Open Subtitles أو رقاقة القمح التي وحدناها في كيس وسادتك.
    Kaçtım çünkü sarhoş olup benimle seviştin ve ardından yastığa kapanıp hıçkıra hıçkıra ağladın. Open Subtitles رحلت لانه كان عليك ان تكون ثملا لتعاشرنى ثم بدات تنتحب على وسادتك بعدها
    Ve bu sabah yastığında saç buldun. Open Subtitles و هذا الصباح وجدت شعراً على وسادتك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more