Tatlım, oraya alışman biraz zaman alacak ama orada çok mutlu olacaksın. | Open Subtitles | عزيزتي، سوف تستغرقين بعض الوقت للتعود على هذا وستصبحين سعيدة جداً هناك |
Bir gün Cenova'yı geri alacağız ve sen kraliçe olacaksın. | Open Subtitles | يوماَ ما سنستولي على جنوفيا ثانية وستصبحين الملكة |
Bir gün Cenova'yı geri alacağız ve sen kraliçe olacaksın. | Open Subtitles | يوماَ ما سنستولي على جنوفيا ثانية وستصبحين الملكة |
Sen de ünlü modern bir dansçı olacaksın ve ben de seninle ilgili pahalı kitaplar yayınlayacağım. | Open Subtitles | وستصبحين راقصة عصرية شهيرة وسأقوم بنشر كتاب باهظ الثمن عنك |
Sonunda ağzın bir karış açık tımarhanelik olacaksın ve bir daha asla eskisi gibi olamayacaksın. | Open Subtitles | وستصبحين معتوهة ومجنونة، ولن تعودي أبدا كما كنتِ. |
Beni bir daha asla düşünmeyeceksin ve yeni birini bulacaksın, sonra her zamankinden daha mutlu olacaksın. | Open Subtitles | لا تفكّري بي مُجددًا، فستجدي شابًا جديدًا وستصبحين معه أسعد من أيّ وقت مضى |
Okula gitmeyeceksin ve model olacaksın? | Open Subtitles | لن تدرسي في الجامعه وستصبحين عارضه أزياء؟ |
Ama başıma gelen en iyi şey olduğunun da farkındayım ve müthiş bir abla olacaksın. | Open Subtitles | ولكني أعلم أيضاً أنك أعظم شيء قد حدث لي بأي وقت مضى وستصبحين شقيقة كبرى مدهشة |
ve sen muhteşem bir Genovia kraliçesi olacaksın. | Open Subtitles | وستصبحين أنت ملكة رائعة لجنوفيا |
O zaman boyunduruğun zincirlerinden kurtulmuş bir vampir olacaksın. | Open Subtitles | وستصبحين حرة من أغلال الإستعباد |
ve yeni dünyanın tanrıçası olacaksın. | Open Subtitles | وستصبحين الإله الأنثى للعالم الجديد |
ve yeni dünyanın tanrıçası olacaksın. | Open Subtitles | وستصبحين الإله الأنثى للعالم الجديد |
İstediğim kızsın ve olacaksın. | Open Subtitles | أنت الفتاة التي أحتجتها .وستصبحين. |
Yarın evleniyorsun. Bu kalenin Kraliçesi olacaksın. | Open Subtitles | غداً يوم زفافك وستصبحين ملكة هذه القلعة |
ve onların seninle uğraşamayacağı kadar meşhur olmuş olacaksın. | Open Subtitles | وستصبحين مشهورة ولا يمكنهم المساس بك |
ve güzel bir anne olacaksın. | Open Subtitles | وستصبحين أماً جميلة |
Tek yapacakları mahkemeye gidip iflas ettiğini belirtmek ve işleri devralmak. | Open Subtitles | كل ما عليهم فعله هو الذهاب إلى المحكمة ويعلنون إفلاسك ويتولون أمرها ستعين المحكمة من يتسلمها وستصبحين خارجا |
Bütün üniversite arkadaşların ya evlenmiş yada evleniyor ve sende burada tek başına dikilmiş duruyorsun. | Open Subtitles | كل أصدقائك متزوجون أو سيتزوجون وستصبحين وحيدة |