"وطريقة" - Translation from Arabic to Turkish

    • yol
        
    • yolu
        
    • şekli
        
    • tarzını
        
    • ve nasıl
        
    • şeklinize
        
    • biçimimize
        
    • yöntemleri
        
    • şeklimizi ve
        
    Bunu yapmak için bir doğru, bir yanlış yol var. Henüz avucumuzda değil. Open Subtitles هناك طريقة صحيحة وطريقة خاطئة لفعل ذلك هو ليس في جيبنا حتى الأن.
    Aslında bu siparişleri tamamlamak için hem daha üretken hemde daha hatasız bir yol. TED في الحقيقة نحن لا نسعى فقط لإنتاجية أكبر وطريقة ذات دقة أعلى لملىء الطلبيات.
    Laboratuarda bunu test etmenin yolu alabildiğine küçük tutmaktan geçiyor. TED وطريقة اختبار ذلك فى المختبر هى بتبسيطه إلى أقصى درجة.
    Anand'ın aklı, konuşma şekli her şeyi normal insan gibi. Open Subtitles ذكريات آناند سلوكه وطريقة كلامه وغيرها مثل أي إنسان طبيعي
    Ve onun oyununa karşı tutkum var oynama tarzını ve kendini oyununa adayışını seviyorum. Open Subtitles وبخلاف ذلك، فأنا أتأثر بشدة بمبارياته وبطريقة لعبه وطريقة تفانيه في عمله
    Bunlar, şehirlere, işe ve nasıl yaşadığımıza dair ilginç yeni konseptler ortaya çıkmasına olanak sağlayacaktır. TED ستفعّل مفاهيم جديدة ومقنعة عن كيفية تصميم مدننا وأعمالنا وطريقة عيشنا
    Otoritenize de, işleri yapma şeklinize de lanet olsun! Open Subtitles تبًا لك ولسلطتك وطريقة إدارتك للأمور
    bana, oğluma, karıma, yaşam biçimimize hakaret ettin. Open Subtitles لقد اهنتنى, وزوجتى, وابنى, وطريقة حياتنا.
    Beni şaşırtan çok ileri seviyede teknolojide olması kalite kontrolleri ve imalat yöntemleri idi. Open Subtitles ما فاجأني كان التطور ومراقبة الجودة وطريقة التصنيع التي كانت لديهم
    Mikro kredi, piramidin altındakilerin finansal erişimlerini genişletmek için çok iyi ve yenilikçi bir yol oldu. TED كانت القروض الصغرى جيدة، وطريقة مبتكرة لتوسيع الاستفادة من التمويل لصالح أسفل الهرم.
    İkinci yol çok daha ilgi çekici. TED وطريقة الإصلاح الثانية هي أكثر إثارة للاهتمام.
    Aradığımızı bulmamızı sağlayacak bir yol bir reklam çıkartmaktır. TED وطريقة وحيدة لإيجاد ما نبحث عنه هو أن نضع إعلانًا عنه.
    Bunu yapmanın yolu da bizim için güvenin hangi noktada sendelediğini anlamak ve üstesinden gelmek için hazır bir plana sahip olmak. TED وطريقة القيام بذلك هي فهم أين تهتز الثقة لدينا والحصول على وصفة معدة مسبقًا للتغلب على ذلك.
    Bu tekstil dokunmatik paneli yapmanın yolu, tüketici elektronikleri yapmaktan daha farklı bir yaklaşım gerektiriyor. TED وطريقة صنع لوحة اللمس هذه من القماش تتطلب مقاربة مختلفة تمامًا مقارنة بصناعة الإلكترونيات للمستهلكين.
    bunu yapmanın kolay bir yolu var, ve tabii bir de zor yolu. Open Subtitles هناك طريقة سهلة لفعل ذلك وطريقة أخرى صعبة
    Ve yönetim şekli babamın bıraktığı her şeyi kaybedecek diye korkuyorum. Open Subtitles وطريقة ادارته للعمل انا قلق أن كل ماعمل عليه أبي سيضيع
    Rawls'ın tanımını duydunuz. Rawls'ın dünyaya bakış şekli, kapalı göz yaklaşımıyla. Bencil motivasyonumuzu resmin dışına itiyor. TED تعريف رولز، وطريقة رولز بالنظر للعالم، أسلوب التذوق العشوائي، يخرج دوافعنا الأنانية من الصورة.
    Cinayet yerinin ününü ve kıyafet tarzını göz önüne alarak kadının para karşılığı seks yaptığı ihtimali üzerinde duruyoruz. Open Subtitles الآن وبالنظر إلى سمعة موقع الجريمة وطريقة أرتدائها للملابس نعمل على إمكانية انها تقبل الدفع مقابل ممارسة الجنس
    Büro için yeterli nitelikleri göstermemeniz gerçeği bir kenara Amerikan halkını ve Amerikan tarzını korumak için de kendinizi adamıyorsunuz. Open Subtitles ناهيك عن حقيقة كونك لم تبدِ المُتطلّبات اللازمة لشغل الوظيفة... ولا التفانِ الكافي لحماية المواطنين وطريقة عيشهم.
    Adamın günlük rutinlerini ve nasıl korunduğunu öğrenmek için zamana ihtiyacım var,... ..fakat teorik olarak New York caddelerinin bir tanesinde,... ..gündüz vakti, ufak kalibreli, otomatik ve susturucusuz bir silah ile... Open Subtitles أحتاج لبعض الوقت الطريقة الروتينية .. . وطريقة الامان المتقن
    Kültürünüze ve yaşam şeklinize saygı duyduk! Open Subtitles احترمنا ثقافتكم، وطريقة عيشكم!
    bana, oğluma, karıma, yaşam biçimimize hakaret ettin. Open Subtitles لقد اهنتنى, وزوجتى, وابنى, وطريقة حياتنا.
    Onlar onu benim taktiğimle avlar, önce ihtiyaçlarından başlarlar uyuma, saklanma yeri ve bilgi alma yöntemleri gibi mesela. Open Subtitles سيطاردونه كما كنتُ سأفعل بدءًا باحتياجاته... كالنّومِ ومكان للاختباءِ وطريقة لجلبِ المعلومات.
    Alışveriş yapma şeklimizi, seyehat etme şeklimizi ve hatta iletişim kurma şeklimizi değiştirecekler. TED وستتغير طريقة تسوقنا، وطريقة سفرنا والطريقة التي نتعامل بها مع بعضنا البعض.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more