"وعائي" - Translation from Arabic to Turkish

    • damar
        
    • Vasküler
        
    • bedenim
        
    • kabım
        
    • kasemi
        
    • tencere benimki
        
    damar tıkanması süsü vermek için birisi şırıngayla bir şeyler vermiş. Open Subtitles لجعل الأمر يبدو كما لو كانت قدْ أُصيبت بإنصمام وعائي هوائي
    Ama atardamar yırtılmaları ya da derialtında damar hasarları bulamadım. Open Subtitles الذي لم أجده تمزق شرياني أو تلف وعائي ضمني
    damar anomalisine eşlik eden sürekli kol hareketleri beyne giden kan akımını azaltmış olabilir. Open Subtitles شذوذ وعائي يجتمع مع حركةٍ ثابتةٍ للذارع قد يحوّل جريان الدم عن الدماغ
    Ayrıca bu sayede iki ameliyatım oldu çünkü hastada Vasküler halka var. Open Subtitles وستكون لدي جراحتان منها، لأن لديها تحلّق وعائي كامل.
    bedenim saldırıdan zarar görmüş olmalı. Gitmeliyim. Open Subtitles من المؤكد أن وعائي تضرر أثناء الهجوم
    Kalp atış hızında artış, avuç içi terlemesi, ağız kuruması ve lokal damar atmaları. Open Subtitles ما كانت أعراضكِ ؟ نبض قلب مرتفع, راحة يدّ رطبة فم جاف وخفقان وعائي محليّ
    Kan vücudumuzun heryerine gider; dolayısıyla, herhangi bir yerde damar hastalığı varsa her yerde hissedersiniz. Open Subtitles إنه ليس كذلك حقاً. الدم يذهب إلى كل أنحاء الجسد. فإذا ماكنت تعاني من مرض وعائي في أي مكان،
    Zararsız olabilirler alerjik bir reaksiyondan damar iltihabı ya da endokartit denen bir şey olabilir. Open Subtitles قد تكون غير مؤذيه مجرد إلتهاب وعائي جلدي ناتج عن حساسية وفي الغالب هو إلتهاب الشغاف
    Eğer bu çevresel damar hastalığı çalışması olacaksa, pentoksifiline başlamamış olan klodikasyon hastalarını çıkarmalıyız. Open Subtitles إذا هذا a وعائي خارجي دراسة مرضِ، ثمّ أنا أَستثنى كُلّ claudication المرضى لَيسوا على pentoxifylline.
    Uyuşturucu kaynaklı damar spazmı olabilir. Open Subtitles إنه علي الأرجح تشنج وعائي سببه المخدرات
    Sonradan damar doku olarak kullanılmak üzere perikardı çıkarıyorum. Open Subtitles أنا أقوم بإزالة "بيريكارديوم" لكي يتم إستخدامه لاحقاً كنسيج وعائي.
    - Beynine ufak bir damar balonu yerleştirip, tümörün bağlandığı ana damarı baypasa alacağız. Open Subtitles -سنقوم بإدخال بالون وعائي لدماغكِ ونضع مجازة للوعاء الدموية الكبير
    Burada, New York'ta kalp damar cerrahisi uzmanı. Open Subtitles يَعْملُ كa وعائي الجرّاح هنا في نيويورك.
    Büyük bir damar bozukluğu oluşmuş ve derhâl müdahale edilmezse korkarım ki teşhis çok kötü olacak. Open Subtitles إنه تشوه وعائي كبير... وبدون التدخل الفوري، أخشى أن الإنذار سيء للغاية.
    damar tıkanıklığını çözen bir teknolojileri var. Open Subtitles لديهم تقنية عالجت انسداد وعائي الدموي.
    Önce tüm bu belgelere imza atman, üç no'lu yataktaki hastaya damar konsultasyonu yapman ve Bayan O'Brien için toksikoloji istemen gerek. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ إشارةَ مشارك كُلّ هذه الطلباتِ، إملأْ a وعائي يَستشيرُ على سريرِ ثلاثة ويُصبحُ a tox شاشة للسّيدةِ O'Brien.
    Yapamayız. Vasküler. Open Subtitles لا يمكن إنه وعائي
    Onu okuyordum. Vasküler klemp. Open Subtitles هذا ماكنت أفعله. ملقط وعائي.
    Ama bedenim olduğun için sana minnettarım. Open Subtitles لكني أقدر لك بأنك كنت وعائي
    Tek kabım bu olduğu için biraz fırında makarna da kokabilir. Open Subtitles أنه وعائي الوحيد لذا قد يكون قليلاً بطعم المعكرونة
    Kesinlikle aynı fikirdeyim. İlk olarak, kasemi yemek odasına taşımak istiyorum. Open Subtitles بالضبط كأفكاري، أولاً أريد نقل وعائي إلى طاولة غرفة العشاء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more